TRİLEPTAL 60 mg/ml oral süspansiyon
Ağızdan, suya katarak ya da doğrudan içmek suretiyle alınır.
•
Etken Madde
1 ml oral süspansiyon 60 mg okskarbazepin içerir.•
Yardımcı maddeler
Sorbitol çözeltisi, propilen glikol, dispersiyon haline getirilebilir selüloz, askorbik asit, sarı-erik-limon aroması, metil parahidroksibenzoat, polietilen glikol-400-stearat, etanol, sorbik asit, sakarin sodyum, propil parahidroksibenzoat, saf suBu Kullanma Talimatında:
1. TRILEPTAL nedir ve ne için kullanılır?
2. TRILEPTAL’i kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
3. TRILEPTAL nasıl kullanılır?
4. Olası yan etkiler nelerdir?
5. TRILEPTAL’in saklanması
Başlıkları yer almaktadır.
2.TRILEPTAL nedir ve ne için kullanılır?
TRİLEPTAL oral süspansiyon kırık beyaz ile hafifçe kahverengi veya hafifçe kırmızı bir görünüme sahiptir. Oral süspansiyonun renginin hafifçe kırmızımsı kahverengi bir renge dönmesi normal olup, ürünün kalitesini etkilemez.
TRİLEPTAL oral süspansiyon çocuk emniyetli kapağı olan kahverengi (amber) şişelerde sunulmaktadır. Geçmeli şişe adaptörü ve bir oral uygulama şırıngası ile birlikte karton kutu içerisinde paketlenmiştir. 250 mL TRİLEPTAL oral süspansiyon içeren şişeyle birlikte 10 mLTik bir oral uygulama şırıngası temin edilmektedir.
Oral süspansiyon 1 nakde 60 mg etkin madde, okskarbazepin içermektedir.
TRİLEPTAL antikonvülsanlar ya da antiepileptikler (epilepsi (sara hastalığı) tedavisinde kullanılan ilaçlar) olarak adlandırılan bir ilaç grubuna dahildir.
TRİLEPTAL gibi epilepsi (sara hastalığı) ilaçlan (antiepileptik ilaçlar) epilepsi için standart tedavidir.
Epilepsi teşhisi konan hastalar tekrarlanan nöbetler ya da kasılmalar yaşamaktadır. Nöbetler beynin elektriksel iletişim sisteminde sürekli olmayan, anlık bir bozulmadan kaynaklanmaktadır. Normalde, beyin hücreleri sinirler aracılığıyla kaslara organize ve düzenli bir şekilde uyanlar yollayarak vücudun hareketlerini düzenlemektedir. Epilepside, beyin hücreleri zaman zaman bozuk bir şekilde gereğinden çok fazla uyarı yollamaktadır. Bunun sonucu, epilepsi (sara) nöbeti olarak adlandınlan düzensiz kas hareketleri ortaya çıkabilmektedir. TRİLEPTAL beynin “aşın uyarılabilir” duruma gelmiş olan sinir hücrelerini kontrol altında tutmak ve böylelikle bu tip nöbetleri baskılamak ya da sıklıklarını azaltmak suretiyle etkili olmaktadır.
Başlıca iki epilepsi nöbeti sınıfı vardır: yaygın ve kısmi.
Yaygın nöbetler beynin geniş bir bölgesini kapsamakta, bilinç kaybına yol açmakta ve tüm vücudu etkileyebilmektedir. Yaygın nöbetlerin de iki türü vardır: tonik-klonik (grand mal (büyük)) ve absans nöbetleri (petit mal (küçük)).
Kısmi nöbetler beynin sınırlı bir alanını kapsamakla birlikte (yani belirli bir odaktan kaynaklanır), tüm beyne yayılarak, yaygın bir tonik-klonik nöbete yol açabilmektedir. İki tip kısmi nöbet mevcuttur: basit ve karmaşık. Basit kısmi nöbetlerde, hastanm şuuru yerinde iken, karmaşık kısmi nöbetlerde, hastanm bilinç düzeyi değişmektedir.
TRİLEPTAL kısmi nöbetlerin ve yaygın tonik-klonik nöbetlerin tedavisinde kullanılmaktadır.
Genellikle, doktorunuz en etkili olacak tek ilacı saptamayı deneyecektir; fakat daha şiddetli epilepside, nöbetleri kontrol altına almak için iki ya da daha fazla ilacın birlikte kullanılması gerekebilir. TRİLEPTAL hem tek başına (yani monoterapi) hem de diğer antiepileptik ilaçlarla birlikte eşzamanlı olarak kullanılabilir.
3.TRILEPTAL nasıl kullanılır ?
Bu kullanma talimatındakilerden farklı bile olsa, doktorunuz ve eczacınızın tavsiyelerine uyunuz. İlacınızı aynen doktorunuzun ya da eczanızın önerdiği şekilde kullanınız.
Doktorunuzun size reçete ettiği doz, miligram (mg) değil mililitre cinsinden (mİ) verilmelidir. Şişeden doğru dozu çekmek için kullanılan oral uygulama şırıngası (mİ) cinsinden derecelendirilmiş olduğu için, bu önemlidir. Eğer reçeteniz (mg) cinsinden düzenlenmişse, doktorunuza ya da eczacınıza danışınız.
Doktor tarafından başka şekilde önerilmediği sürece, TRİLEPTAL her gün günde iki kere aynı saatlerde alınmalıdır. Oral süspansiyonun her gün aynı saatte alınması nöbetlerinizin kontrol altında tutulması için en iyi etkiyi sağlayacaktır. Ayrıca oral süspansiyonu ne zaman almanız gerektiğini hatırlamanıza da yardımcı olacaktır.
Yetişkinlerde (yaşlı hastalar dahil) TRİLEPTAL için alışılmış başlangıç dozu günde 10 ml’dir (600 mg). Günde iki kere 5 mlTik birer doz (300 mg) almalısınız. Bu dozlar, gerektiğinde en iyi sonuçlar alınana kadar kademeli olarak artırılabilir. İdame dozları genellikle günde 10 mİ (600 mg) ila 40 mİ (2400 mg) arasındadır. En yüksek doz, istisnai durumlarda sadece doktorunuzun gerekli gördüğü hallerde günde 70 ml’ye (4200 mg) çıkarılabilir.
TRİLEPTAL diğer bir epilepsi ilacı ile birlikte kullanılırken dozları aynıdır.
Uygulama yolu ve metodu
Her kullanımdan önce şişeyi iyice çalkalayınız. Sonra vakit geçirmeden oral süspansiyon dozunu oral şırıngaya çekerek hazırlayınız. Doz doğrudan oral şırıngadan yutulabilir ya da uygulamadan hemen önce küçük bir bardak içinde az bir miktar suya (örneğin yarım çay bardağı) karı ştı rı 1 ab i 1 i r. Tüm karışım çalkalanır ve bekletmeden içilir. Lütfen gerekirse bu konularda doktorunuza danışınız.
İlacın Hazırlanması
3. Reçetede belirtilen dozu şişeden
çekebilmek için plastik adaptör tıpaya uygun 10 mİ oral dozlama şırıngası
JL
1. İlk uygulamada şişenin boğazına doğru itilen plastik adaptör tıpa. Adaptör tıpa sürekli şişe üzerinde kalmalıdır.
2. 250 mİ ilacı içeren çocuk emniyet kapaklı şişe. Her zaman uygulamadan sonra çocuk emniyet kapağını kapatınız.
Plastik Adaptör Tıpanın Yeni İlaç Şişesine Takılması
1. İlacı içeren şişeyi en az 10 saniye çalkalayınız.
2. Çocuk emniyet kapağını sıkıca aşağıya doğru bastırarak ve saat yönünün tersine çevirerek (kapak üzerinde gösterildiği gibi) açınız.
Not: Her kullanımdan sonra emniyet kapağını kapatmak üzere kaybetmeden saklayınız.
3. Şişeyi masa üzerinde dik olarak tutun ve plastik adaptör tıpayı sıkıca şişenin boynuna doğru aşağıya itebildiğiniz kadar bastırın.
4. Emniyet kapağı tam kapatarak adaptör tıpanın tümüyle yerine oturtulduğundan emin olun.
Not: Adaptör tıpayı tam olarak
aşağıya ittiremeyebilşeniz dahi şişenin kapağını tam olarak kapattığınızda şişeye zorunlu olarak tümüyle girecektir.
Bu şekilde, şişe şırıngayla ilacı çekmeye uygun hale gelecektir. Adaptör tıpa sürekli şişenin ağzında bırakılmalıdır.
Doz hazırlamak için İlaç Dozunun Hazırlanması bölümündeki talimatların tümüne uyunuz.
İlaç Dozunun Hazırlanması
İlaç doğrudan oral şırıngadan veya küçük bir bardakta suya karıştırılarak içilebilir.
1. Şişeyi iyice çalkalayınız (en az 10 saniye). Doz hemen arkasından vakit kaybetmeden oral şırıngaya çekilmelidir.
2. Şişeyi açmak için çocuk emniyet kapağını bastırıp saat yönünün tersine çeviriniz (Not: Her zaman kullanımdan sonra şişenin çocuk emniyet kapağını kapatınız)
3. Oral şırınganın pistonunun hazne içinde tamamen aşağıya inmiş olduğundan emin olunuz.
4. Şişeyi baş yukarı ve dik tutup oral şırıngayı sıkıca plastik adaptör içine daldırınız.
5. Oral şırıngayı yerinde tutarak şişeyi dik olarak baş aşağı çeviriniz. Şırınga üzerindeki doz çizgilerini görebileceğiniz açıyla şişeyi
tutunuz.
6. Şırıngayı şişeden ayırmadan pistonu aşağıya doğru hafifçe çekerek şırınganın TAMAMEN ilaçla dolmasını sağlayınız. Pistonu hafifçe ileri doğru iterek şırınga içinde kalmış olabilecek büyük hava kabarcıklarını çıkartınız.
7. Reçetede belirtilen dozun çekilmesi: Pistonu, oral şırınga haznesi üzerinde işaretlenen doz çizgisi ya da aralığındaki ve reçetede belirtilen dozu gösteren siyah halkanın üst sınırına gelinceye kadar hafifçe yukarıya doğru itin ya da aşağıya doğru çekin.
Note: Eğer reçetede belirtilen doz 10 nakden fazlaysa, tam dozu hazırlamak için oral şırıngayı kalan doz kadar tekrar doldurmak gerekecektir.
8. Şişeyi dikkatli bir şekilde sağdan yukarı döndürünüz. Oral şırıngayı plastik adaptör tıpasından hafifçe çevirerek ayırınız. Tıpa şişede bırakılmalıdır.
9. İlacın dozu doğrudan oral şırıngadan yutulabilir (Bunun için hasta dik olarak oturmalı ve piston hafifçe itilerek hastanm ilacı yutmasına olanak tanınmalıdır). Bundan başka, uygulamadan hemen önce verilecek doz küçük bir bardakta az miktar suyla karıştırılabilir. İyice karıştırılarak tümü vakit geçirmeden içilmelidir.
10. Kullanımdan sonra çocuk emniyet kapağını tekrar kapatınız.
11. Temizleme: Kullanımdan sonra, şırınganın dış yüzeyini kuru ve temiz bir kağıt mendille siliniz.
Değişik yaş grupları
Çocuklarda kullanımı
Çocuklardaki dozlar doktorunuz tarafından çocuğunuzun ağırlığına bağlı olarak hesaplanacaktır. Başlangıç dozu, bölünmüş iki doz halinde (kg) vücut ağırlığı başına günlük 8 ila 10 mg’dır. Örneğin, 30 kg’lık bir çocuk günde iki kere 150 mg’lik bir dozla (2.5 mİ oral
süspansiyon) tedaviye başlayacaktır. Gerektiğinde, bu doz en iyi sonuçlar alınana kadar kademeli olarak artırılabilir. Çocuklar için alışılmış bir idame dozu (kg) vücut ağırlığı başına günlük 30 mg’dır. Çocuklar için en yüksek doz (kg) vücut ağırlığı başına günlük 60 mg’dır.
Yaşlılarda kullanımı
TRİLEPTAL için alışılmış başlangıç dozu yaşlı hastalarda da yetişkinlerde olduğu gibi günde 600 mg’dır.
65 yaş veya üzerindeki hastalarda, TRİLEPTAL’in etkililiği ve güvenliliğinde bir fark saptanmamıştır.
Özel kullanım durumları
Böbrek /Karaciğer yetmezliği:
Böbrek hastalığı (böbrek yetmezliği) olan hastalarda başlangıç dozu alışılmış başlangıç dozunun yarısıdır.
Hafif ve orta şiddette karaciğer yetmezliği olan hastalar için doz ayarlaması gerekli değildir.
Şiddetli karaciğer yetmezliği olan hastalarda TRİLEPTAL ile yapılmış çalışma yoktur. Şiddetli karaciğer yetmezliği olan hastalarda TRİLEPTAL kullanırken dikkatli olunmalıdır.
Doktorunuz sizin ya da çocuğunuzun TRİLEPTAL ile tedavisinin ne kadar süre devam edeceğini size söyleyecektir. Tedaviyi erken kesmeyiniz, çünkü istenen sonucu alamazsınız. Tedavinin süresi, sizin ya da çocuğunuzun nöbet tipine bağlıdır. Nöbetlerin kontrol altında tutulabilmesi için yıllar sürecek bir tedavi gerekebilir. Doktorunuza danışmadan dozu değiştirmeyiniz ya da tedaviyi kesmeyiniz.
Doktorunuz ayrı bir tavsiyede bulunmadıkça, bu talimatları takip ediniz.
İlacınızı zamanında almayı unutmayınız.
Eğer TRİLEPTAL ’irı etkisinin çok güçlü veya zayıf olduğuna dair bir izleniminiz var ise doktorunuz veya eczacınız ile konuşunuz.
Kullanmanız gerekenden daha fazla TRILEPTAL kullanırsanız
TRİLEPTAL ’den kullanmanız gerekenden fazlasını kullanmışsanız, bir doktor veya eczacı ile konuşunuz.
TRILEPTAL'i kullanmayı unuttuysanız
Yalnızca bir doz almayı unuttuysanız, hatırladığınızda bu dozu hemen alınız. Fakat eğer bir sonraki dozunuzun zamanı gelmişse, atladığınız dozu artık almayınız. Normal ilaç alma düzeninize aynen devam ediniz.
Birden fazla dozu almayı unuttuysanız ya da tam olarak emin değilseniz, doktorunuzla temas kurunuz.
Unutulan dozları dengelemek için çift doz almayınız.
TRİLEPTAL ile tedavi sonlandınldığında oluşabilecek etkiler:
Doktorunuz tarafından belirtilmedikçe, tedaviyi durdurmayınız.
4.Olası yan etkiler nelerdir ?
Tüm ilaçlar gibi TRILEPTAL’in içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir.
Yan etki geliştiğinde çoğunlukla hafif olup, genellikle tedavinin başlangıcında meydana gelmekte ve normal olarak zaman içerisinde kaybolmaktadır.
Aşağıdakilerden biri olursa, TRİLEPTAL’i kullanmayı durdurun ve DERHAL
doktorunuza bildirin veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz:
- Dudaklarda, göz kapaklarında, yüzde, boğazda ya da ağızda şişliğe eşlik eden nefes alma, konuşma ya da yutkunma güçlüğü (anafilaktik reaksiyon ve anjiyoödem bulgulan) ya da deri döküntüsü, ateş ve eklemlerde ve kaslarda ağrı gibi aşın duyarlılık tepkilerinin diğer bulgulan
- Deri ve/veya dudak, göz, ağız, burun kanallannın ya da üreme organlarının ince zarlı dış yüzeylerinde şiddetli kabarcıklanma (ciddi alerjik tepki belirtileri)
- İntihar düşüncesi
Bunlann hepsi çok ciddi yan etkilerdir.
Bu çok ciddi yan etkilerin hepsi oldukça seyrek görülür.
Eğer bunlardan biri sizde mevcut ise, sizin TRİLEPTAL’e karşı ciddi aleıjiniz var demektir.
Acil tıbbi müdahaleye veya hastaneye yatırılmanıza gerek olabilir.
- Yorgunluk, iş yaparken ya da spor sırasında nefes darlığı, solgun görünüm, baş ağnsı, üşüme, sersemlik hissi, ateşe yol açan sık enfeksiyonlar, boğaz ağnsı, ağızda ülser yaraları, normalden daha kolay kanama ya da çürük oluşumu, burun kanaması, ciltte kırmızımsı ya da morumsu benekler ya da deride açıklanamayan lekeler (kan pıhtılaşma hücreleri olan trombositlerin sayısında ya da kan hücrelerinin miktannda düşüşe bağlı belirtiler)
- Çoğunlukla yüzde, yorgunluk, ateş, bulantı, iştah kaybının eşlik edebileceği kırmızı lekeli döküntü (sistemik lupus eritematozus bulguları)
- Uyuşukluk, zihin bulanıklığı hali, kas seyirmesi ya da nöbet kasılmalarının önemli düzeyde kötüleşmesi (kandaki sodyum düzeylerinin çok düşük olmasına bağlanabilecek belirtiler)
- Sarılık ile birlikte grip benzeri belirtiler (Karaciğer iltihabı (hepatit) bulguları)
- Şiddetli üst karın ağrısı, kusma, iştah kaybı (Pankreas iltihabı (pankreatit) bulgulan)
- Kilo artışı, yorgunluk, saç dökülmesi, kaslarda güçsüzlük, soğukluk hissi (tiroid bezinin az çalışması durumunun bulgulan)
- Çok küçük çocuklarda (4 yaş altı): uyuşukluk, iştah azalması ve kolay uyanlabilirlik (kolayca aşırı tepki verme hali).
Bunlann hepsi çok ciddi yan etkilerdir.
Eğer bunlardan biri sizde mevcut ise acil tıbbi müdahaleye veya hastaneye yatınlmamza
gerek olabilir.
Bu çok ciddi yan etkilerin hepsi oldukça seyrek görülür.
Aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz, hemen doktorunuza bildiriniz veya size
en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz:
Aşağıdaki etkiler her 100 hastada 1 ila 10 hastayı etkileyebilir.
- Titreme
- Düzenli hareketlerde bulunamama
- İstemli olmayan ve kontrolsüz göz hareketleri
- Huzursuzluk ve sinirlilik
- Çökkünlük (depresyon) hissi
Bunlann hepsi ciddi yan etkilerdir. Acil tıbbi müdahale gerekebilir.
Bu ciddi yan etkiler yaygın görülür.
Aşağıdaki etkiler her 10000 hastada 1 hastayı etkileyebilir.
- Düzensiz kalp atışlan ya da çok hızlı ya da çok yavaş kalp hızı.
Bu ciddi bir yan etkidir. Acil tıbbi müdahale gerekebilir.
Bu ciddi yan etki çok seyrek görülür.
Aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz, doktorunuza söyleyiniz:
Aşağıdaki etkiler her 100 hastada 10 ’darı fazlasını etkileyebilir.
- Yorgunluk
- Baş ağrısı
- Baş dönmesi
- Sersemlik hali
- Bulantı
- Kusma
- Çift görme
Bunlar TRİLEPTAL’in genellikle hafif ila orta dereceli ve geçici yan etkileridir ve genellikle zamanla kendiliğinden düzelir.
Bu yan etkiler çok yaygın görülür.
Aşağıdaki etkiler her 100 hastada 1 ila 10 hastayı etkileyebilir.
- Güçsüzlük
- Hafıza bozuklukları
- Dikkati toplamada yetersizlik
- Algılama ve tepki göstermede yetersizlik
- Sürekli huzursuzluk durumu
- Zihin bulanıklığı hali
- Bulanık görme
- Kabızlık
- İshal
- Karın ağrısı
- Sivilceler
- Saç dökülmesi
- Denge bozukluğu
Bunlar TRİLEPTAL’in genellikle hafif ila orta dereceli ve geçici yan etkileridir ve genellikle zamanla kendiliğinden düzelir.
Bu yan etkiler yaygın görülür.
Aşağıdaki etkiler her 10000 hastada 1 hastayı etkileyebilir.
- Yüksek kan basıncı
- B9 vitamini (folik asit) eksikliği. B9 vitamini eksikliğinin bazı bulgulan şöyledir: ishal, çökkünlük (depresyon) hissi ve kan hücrelerinin sayısında azalmaya ilişkin belirtiler.
Bunlar TRİLEPTAL’in genellikle hafif ila orta dereceli ve geçici yan etkileridir.
Bu yan etkiler çok seyrek görülür.
Uzun süredir TRİLEPTAL tedavisi görmekte olan hastalarda Kemik yoğunluğunda azalma (osteopeni), kemik erimesi (osteoporoz) ve kemik kınlmaları dahil olmak üzere kemik hastalıkları bildirilmiştir.
Yan etkilerin raporlanması
2.TRILEPTAL kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
TRILEPTAL'i aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ
Eğer:
- Okskarbazepine (TRİLEPTAL’in etkin maddesi) ya da TRİLEPTAL’in bu kullanma talimatının başında listelenen yardımcı maddelerinden herhangi birine karşı alerjiniz (aşırı duyarlılığınız) varsa.
TRILEPTAL'i aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ
Eğer:
- Daha önce karbamazepine (bir başka antiepileptik ilaç) ya da diğer herhangi bir ilaca karşı normal olmayan bir hassasiyet gösterdiyseniz (deri döküntüsü ya da diğer alerji bulguları gibi). Eğer karbamazepine karşı aleıjiniz varsa, okskarbazepine (TRİLEPTAL) karşı da alerjinizin olma olasılığı %25’dir (yani her 4 hastadan l’inde aleıji gelişebilir.).
- Bir böbrek hastalığınız varsa,
- Ciddi bir karaciğer hastalığınız varsa,
- İdrar söktürücü ilaç (üretilen idrar miktarını artırmak suretiyle böbreklerin su ve tuz atmasına yardımcı olan ilaçlar) kullanıyorsanız,
- Kalp hastalığınız, nefes darlığınız ve/veya ayak veya bacaklarınızda sıvı birikimine bağlı şişme (ödem) varsa,
- Kan sodyum düzeyinizin (kandaki tuz oranı) düşük olduğunu biliyorsanız
- Kullandığınız başka ilaçlar mevcutsa (bkz. diğer ilaçlarla birlikte kullanımı).
- Kadın hastalar için: Hormonal bir doğum kontrol hapı kullanıyorsanız, TRİLEPTAL bu hapı etkisiz hale getirebilir. Bu nedenle, TRİLEPTAL kullanırken farklı ya da ilave hormon dışı bir doğum kontrol yöntemi kullanmalısınız. Bu, istenmeyen bir gebeliğin önlenmesine yardımcı olacaktır. Düzensiz vajinal kanama ya da lekelenme yaşadığınız takdirde, bunu hemen doktorunuza bildiriniz. Bununla ilgili herhangi bir sorunuz varsa, doktorunuza ya da sağlık uzmanınıza danışınız.
Eğer yukarıdaki durumlardan birine sahipseniz TRİLEPTAL kullanmadan önce doktorunuzu bilgilendiriniz.
- Dudaklarda, göz kapaklarında, yüzde, boğazda, ağızda şişme gibi bir aleıjik reaksiyon ya da ani nefes alma sıkıntısı, lenf düğümlerine şişme ile ateş, deride döküntü, kızarıklık ya da kabarma meydana gelirse, derhal doktorunuza danışınız ya da size en yakın hastanedeki acil servise gidiniz (bkz. Olası yan etkiler).
- Deri döküntüsü, kızarıklık, dudaklar, gözler ve ağızda kabarcık oluşumu, derinin soyulması gibi ciddi deri reaksiyonlan ve bunlara eşlik eden ateş ortaya çıkarsa (bkz. Olası yan etkiler). Bu reaksiyonlar bazı Asya ülkelerindeki (öm. Tayvan, Malezya ve Filipinler) hastalarda ve Çin soyundan gelen hastalarda daha sık görülebilir.
- Sanlık gibi karaciğer iltihabını (hepatiti) akla getiren belirtileri fark ederseniz (deride ve gözlerde sanlaşma) derhal doktorunuza danışınız ya da size en yakın hastanedeki acil servise gidiniz.
- Yorgunluk, iş yaparken ya da spor sırasında nefes darlığı gelişmesi, solgun görünüm, baş ağnsı, üşüme-titreme, baş dönmesi, ateşe yol açan sık enfeksiyonlar, boğaz ağnsı, ağızda ülser yaraları, normalden daha kolay kanama ya da çürük oluşumu, burun kanaması, ciltte kırmızımsı ya da morumsu benekler ya da deride açıklanamayan lekeler gibi kanla ilgili bozukluklan akla getiren belirtileri fark ederseniz, derhal doktorunuza danışınız ya da size en yakın hastanedeki acil servise gidiniz.
- Herhangi bir zaman, kendinize zarar verme ya da kendinizi öldürme gibi düşüncelere sahip olursanız. Antiepileptikler (sara hastalığının tedavisinde kullanılan ilaçlar) ile tedavi edilen hastaların küçük bir kısmında böyle düşünce veya davranışlar gözlenmiştir. Böyle bir durumda derhal doktorunuza danışınız ya da size en yakın hastanedeki acil servise gidiniz.
- Kalbiniz hızlı veya alışılmadık derecede yavaş atıyorsa bu durumu en kısa zamanda doktorunuza bildiriniz.
Bu uyarılar geçmişteki herhangi bir dönemde dahi olsa sizin için geçerliyse lütfen doktorunuza danışınız.
TRILEPTAL'in yiyecek ve içecek ile kullanılması
TRİLEPTAL aç karnına ya da yemeklerden sonra alınabilir. Alkol TRİLEPTAL’in sakinleştirici ve uyku verici etkilerini artırabilir. Alkol almaktan mümkün olduğunca kaçınınız ve doktorunuza danışınız.
Hamilelik
Doktorunuza haber vermeden hamilelik sırasında TRİLEPTAL tedavinizi kesmeyiniz.
Hamilelik
Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu fark ederseniz hemen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Emzirme
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
TRİLEPTAL’in etkin maddesi anne sütüne geçer. Bu emzirilen bebeklerde yan etkilere yol açabilir. Bu nedenle, TRİLEPTAL emzirme döneminde kullanılmamalıdır. Emzirirken herhangi bir ilaç kullanmadan önce doktorunuza ya da eczacınıza danışınız.
Araç ve makina kullanımı
TRİLEPTAL kendinizi uykulu hissetmenize ya da sersemlik haline yol açabileceği için, araç ya da makine kullanmanız sakıncalı olabilir.
TRILEPTAL'in içeriğinde bulunan bazı yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler
1 mİ TRİLEPTAL oral süspansiyon 175 mg sorbitol içerir. Dozlarla ilgili önerilere göre alındığında, en yüksek günlük sorbitol dozu 7 g olur. Sorbitol midede rahatsızlığa ve ishale yol açabilir. Eğer daha önceden doktorunuz tarafından bazı şekerlere karşı hassasiyetiniz olduğu söylenmişse bu tıbbi ürünü almadan önce doktorunuzla temasa geçiniz.
TRİLEPTAL oral süspansiyon, az miktarda her dozda 100 mg’dan daha az etanol (alkol) içerir.
TRİLEPTAL oral süspansiyon, alerjik reaksiyonlara (muhtemelen gecikmiş) yol açabilecek parahidroksibenzoatlar içerir.
Diğer ilaçlar ile birlikte kullanımı
Aşağıdaki ilaçlardan birini alıyorsanız, dozu değiştirmeniz ve/veya başka önlemler almanız gerekebilir.
• Hormonal doğum kontrol (gebelik önleyici) hapları (bkz. TRİLEPTAL’i aşağıdaki durumlarda dikkatle kullanınız bölümü).
• Diğer epilepsi ilaçlan (örneğin; karbamazepin, fenobarbital ya da fenitoin).
• Felodipin (yüksek kan basıncını tedavi etmek için kullanılan bir ilaç türü).
• Kandaki sodyum (tuz) düzeyini düşüren ilaçlar, örneğin: idrar söktürücüler (üretilen idrar miktarını artırmak suretiyle böbreklerin su ve tuz atmasına yardımcı olan ilaçlar).
• Vücudunuzun bağışıklık sistemini kontrol eden ilaçlar (örneğin: siklosporin).
5.TRILEPTAL'in saklanması
TRİLEPTAL ’i çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.
TRİLEPTAL’i 30 °C’nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız. Şişe açıldıktan sonra 7 hafta içinde kullanılır.
Son kullanma tarihiyle uyumlu olarak kullanınız.
Ambalajdaki son kullanma tarihinden sonra TRILEPTAL'i kullanmayınız.
Eğer ambalajın hasar gördüğünü fark ederseniz TRİLEPTAL’i kullanmayınız.
Ruhsat sahibi: Novartis Ürünleri
34912 Kurtköy - İstanbul
Üretim yeri: Delpharm Huningue S. A. S.
Site Industriel de Huningue 26 rue de la Chapelle F-68330 Huningue, Fransa
Novartis Pharma AG, Basel, İsviçre’den ithal edilmiştir.
KISA URUN BİLGİSİ
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
TRİLEPTAL® 60 mg/ml oral süspansiyon
2. KALİTATİF VE KANTİFATİF BİLEŞİM Etkin madde:
Bir ml oral süspansiyon Okskarbazepin 60 mg
Yardımcı maddeler:
Bir ml oral süspansiyon
Sorbitol 175 mg
Etanol 100 mg'ın altında
Parahidroksibenzoatlar 0.30 mg
Yardımcı maddelerin tam listesi için 6.1.'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM Oral süspansiyon.
Kırık beyaz ile hafifçe kahverengi veya hafifçe kırmızı oral süspansiyon.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
TRİLEPTAL, erişkinler ve 1 aylıktan büyük çocuklarda kısmi nöbetlerin (basit, kompleks ve ikincil olarak yaygın nöbetlere dönüşen kısmi nöbetlerin alt tipleri dahil) ve yaygın tonik-klonik nöbetlerin tedavisinde endikedir.
TRİLEPTAL, birinci basamak antiepileptik ilaç olarak monoterapide veya adjuvan tedavide (destekleyici) olarak endikedir.
TRİLEPTAL, nöbet kontrolünde mevcut tedavinin yetersiz kaldığı durumda diğer antiepileptik ilaçların yerine kullanılabilir (bkz. “Bölüm 5.1. Farmakodinamik Özellikler”, Klinik çalışmalar).
4.2. Pozoloji ve uygulama şekli Pozoloji:
TRİLEPTAL monoterapi şeklinde veya diğer antiepileptik ilaçlarla kombinasyon şeklinde kullanılmaya uygundur. Monoterapi ve destekleyici tedavide TRİLEPTAL ile tedaviye ikiye bölünmüş şekilde verilen klinik olarak etkili dozla başlanır. Hastanın klinik yanıtına bağlı olarak doz artırılabilir. Diğer ilaçların yerine T
RİL
EPTAL kullanılacağı zaman, TRİLEPTAL tedavisine başlanması ile beraber, alınan diğer antiepileptik ilaçların dozu kademeli olarak azaltılmalıdır. Adjuvan tedavide, hastanın toplam antiepileptik ilaç yükü artacağından, birlikte alınan diğer antiepileptik ilacın/ilaçların dozunu azaltmak ve/veya TRİLEPTAL dozunu daha yavaş artırmak gerekebilir (Bkz. “Bölüm 4.5. Diğer ilaçlarla etkileşim ve diğer etkileşim türleri”).
Trileptal yiyecek ile beraber veya aç karnına alınabilir.
TRİLEPTAL Oral Süspansiyon mililitre olarak verilmelidir (dönüşüm tablosu aşağıdadır).
Miligram olarak doz (mg)
| Mililitre olarak doz (ml)
|
10 mg
| 0.2 ml
|
20 mg
| 0.3 ml
|
30 mg
| 0.5 ml
|
40 mg
| 0.7 ml
|
50 mg
| 0.8 ml
|
60 mg
| 1.0 ml
|
70 mg
| 1.2 ml
|
80 mg
| 1.3 ml
|
90 mg
| 1.5 ml
|
100 mg
| 1.7 ml
|
200 mg
| 3.3 ml
|
300 mg
| 5.0 ml
|
400 mg
| 6.7 ml
|
500 mg
| 8.3 ml
|
600 mg
| 10.0 ml
|
700 mg
| 11.7 ml
|
800 mg
| 13.3 ml
|
900 mg
| 15.0 ml
|
1,000 mg
| 16.7 ml
|
Monoterapi
TRİLEPTAL'e günde 600 mg' lık (8-10 mg/kg) doz ile başlanmalı, günlük doz ikiye bölünerek verilmelidir. İyi terapötik etkiler günde 600 mg ve 2.400 mg arasındaki dozlarda görülmektedir. Klinik olarak uygunsa, arzu edilen klinik yanıtı elde etmek için, başlangıç dozundan itibaren yaklaşık haftalık aralıklarla günlük en fazla 600 mg'a kadar ek artışlarla doz artırılabilir. Kontrollü hastane ortamında, 48 saatlik bir süre içinde günde 2.400 mg' a kadar ulaşan doz artışı sağlanmıştır.
Adjuvan (Destekleyici) tedavi
TRİLEPTAL'e günde 600 mg' lık doz (8-10 mg/kg) ile başlanmalı, günlük doz ikiye bölünerek verilmelidir. İyi terapötik etkiler günde 600 mg ve 2.400 mg arasındaki dozlarda görülmektedir. Klinik olarak uygunsa, arzu edilen klinik yanıtı elde etmek için, başlangıç dozundan itibaren haftalık aralıklarla en fazla 600 mg/gün'e kadar ek artışlarla doz artırılabilir.
Klinik çalışmalarda, 2.400 mg/gün üzerindeki dozlar henüz sistematik olarak çalışılmamıştır.
Günde 4200 mg' a kadar doz uygulaması ile ilgili deneyim kısıtlıdır.
Uygulama sıklığı ve süresi:
Doktora danışmadan kullanılmamalıdır. Okskarbazepin aç veya tok karna kullanılabilir. Gerek monoterapide gerekse diğer antiepileptik ilaçlarla kombine edildiğinde, günde iki kez kullanılır. Doz, hastanın klinik yanıtına göre artırılabilir. Okskarbazepin tedavisi sırasında plazma okskarbazepin düzeyinin izlenmesi gerekmez.
Uygulama şekli:
Ağızdan kullanım içindir.
TRİLEPTAL oral süspansiyon kullanılmadan önce şişe iyice çalkalanmalıdır. Oral süspansiyonun reçetede belirtilen miktarı, kutunun içinde verilen oral dozlama şırıngasını kullanarak şişeden çekilmelidir. 10 ml'lik şırınga kullanılırken, miktar 0.5 ml'ye yakın olmalıdır (büyük çocuklar ve yetişkinler için).
TRİLEPTAL oral süspansiyon direkt olarak şırıngadan veya küçük bir bardak suya karıştırılarak içilebilir.
ilacın Hazırlanması
Şişe üç bölümden oluşmaktadır
1. İlk uygulamada şişenin boğazına doğru itilen plastik adaptör tıpa. Adaptör tıpa sürekli şişe üzerinde kalmalıdır.
1. İlacı içeren şişeyi en az 10 saniye çalkalayınız.
2. Çocuk emniyet kapağını sıkıca aşağıya doğru bastırarak ve saat yönünün tersine çevirerek (kapak üzerinde gösterildiği gibi) açınız.
Not: Her kullanımdan sonra emniyet kapağını kapatmak üzere kaybetmeden saklayınız.
3. Şişeyi masa üzerinde dik olarak tutun ve plastik adaptör tıpayı sıkıca şişenin boynuna doğru aşağıya itebildiğiniz kadar bastırın.
4. Emniyet kapağı tam kapatarak adaptör tıpanın tümüyle yerine oturtulduğundan emin olun.
Not: Adaptör tıpayı tam olarak aşağıya ittiremeyebilseniz dahi şişenin kapağını tam olarak kapattığınızda şişeye zorunlu olarak tümüyle girecektir.
Bu şekilde, şişe şırıngayla ilacı çekmeye uygun hale gelecektir. Adaptör tıpa sürekli şişenin ağzında bırakılmalıdır.
Doz hazırlamak için İlaç Dozunun Hazırlanması bölümündeki talimatların tümüne uyunuz.
Oral şırınganın pistonunun hazne içinde tamamen aşağıya inmiş olduğundan emin olunuz.
Şişeyi baş yukarı ve dik tutup oral şırıngayı sıkıca plastik adaptör içine daldırınız.
Oral şırıngayı yerinde tutarak şişeyi dik olarak baş aşağı çeviriniz.
Şırınga üzerindeki doz çizgilerini görebileceğiniz açıyla şişeyi tutunuz.
Şırıngayı şişeden ayırmadan pistonu aşağıya doğru hafifçe çekerek şırınganın
TAMAMEN
ilaçla dolmasını sağlayınız. Pistonu hafifçe ileri doğru iterek şırınga içinde kalmış olabilecek büyük hava kabarcıklarını çıkartınız.
6. Reçetede belirtilen dozun çekilmesi: Pistonu, oral şırınga haznesi üzerinde işaretlenen doz çizgisi ya da aralığındaki ve reçetede belirtilen dozu gösteren siyah halkanın üst sınırına gelinceye kadar hafifçe yukarıya doğru itin ya da aşağıya doğru çekin.
Note: Eğer reçetede belirtilen doz 10 ml'den fazlaysa, tam dozu hazırlamak için oral şırıngayı kalan doz kadar tekrar doldurmak gerekecektir.
Şişeyi dikkatli bir şekilde sağdan yukarı döndürünüz. Oral şırıngayı plastik adaptör tıpasından hafifçe çevirerek ayırınız. Tıpa şişede bırakılmalıdır.
İlacın dozu doğrudan oral şırıngadan yutulabilir (Bunun için hasta dik olarak oturmalı ve piston hafifçe itilerek hastanın ilacı yutmasına olanak tanınmalıdır). Bundan başka, uygulamadan hemen önce verilecek doz küçük bir bardakta az miktar suyla karıştırılabilir. İyice karıştırılarak tümü vakit geçirmeden içilmelidir.
Kullanımdan sonra çocuk emniyet kapağını tekrar kapatınız.
10. Temizleme: Kullanımdan sonra, şırınganın dış yüzeyini kuru ve temiz bir kağıt mendille siliniz.
Eşit dozlarda olmak üzere TRİLEPTAL oral süspansiyon yerine TRİLEPTAL film kaplı tabletler kullanılabilir.
Özel popülasyona ilişkin ek bilgiler:
Böbrek /Karaciğer yetmezliği:
Böbrek yetmezliği olan (kreatinin klerensi 30 ml / dakikadan düşük) hastalarda TRİLEPTAL tedavisine normal başlangıç dozunun yarısı (300 mg / gün) ile başlanmalı ve istenen klinik yanıtı elde etmek için doz yavaşça artırılmalıdır (Bkz. Bölüm 5.2. Farmakokinetik Özellikler).
Hafif ve orta şiddette karaciğer yetmezliği olan hastalar için doz ayarlaması gerekli değildir. TRİLEPTAL'in şiddetli karaciğer yetmezliği olan hastalarda kullanılmasına ilişkin klinik deneyim yoktur, bundan dolayı şiddetli yetmezliği olan hastalarda doz ayarlaması yapılırken önlem alınmalıdır (Bkz. Bölüm 5.2. Farmakokinetik Özellikler).
Pediyatrik popülasyon:
Monoterapi ve adjuvan (destekleyici) tedavide, TRİLEPTAL'e günde 8-10 mg/kg doz ile başlanmalı, günlük doz ikiye bölünerek verilmelidir. Pediyatrik hastalarda (3 ila 17 yaşlarında) yapılan, amacın 46 mg/kg hedef günlük doza ulaşmak olduğu bir adjuvan tedavi çalışmasında, ortanca günlük doz, 6 ila 51 mg/kg aralığında 31 mg/kg olmuştur. Pediyatrik hastalarda (4 yaşından küçük) yapılan, amacın 60 mg/kg hedef günlük doza ulaşmak olduğu bir adjuvan tedavi çalışmasında, hastaların
%
56'sında en az 55 mg/kg/gün olan nihai doza ulaşılmıştır. Klinik açıdan uygunsa, istenen klinik yanıtı elde etmek için, başlangıç dozundan itibaren haftalık aralıklarla en fazla 10 mg/kg/gün'e kadar ek artışlarla doz en fazla 60 mg/kg/gün'e çıkarılabilir. (Bkz. Bölüm 5.2. Farmakokinetik Özellikler).
Monoterapide ve adjuvan tedavide, klerens (L/saat/kg) vücut ağırlığına göre normalize edildiğinde, yaş ile azaldığından, 4 yaşından küçük çocuklar yetişkinlere göre vücut ağırlığı başına iki katı okskarbazepin dozuna ihtiyaç duyabilirler; 4 ila 12 yaşlarındaki çocuklar ise yetişkinlere göre vücut ağırlığı başına % 50 daha fazla okskarbazepine ihtiyaç duyabilirler. (Bkz.5.2. Farmakokinetik özellikler).
Yaşça büyük çocuklarınki ile kıyaslandığında, vücut ağırlığına göre normalize edilmiş klerens üzerinde antiepileptik ilaçların enzim indükleyici etkisi, 4 yaşından küçük çocuklar için daha yüksek görünmektedir. Enzim indükleyici etkisi olmayan antiepileptik ilaçlar ile kombine tedavilere ve monoterapiye kıyasla, enzim indükleyici etkisi olan antiepileptik ilaçlar ile adjuvan tedavi alan 4 yaşından küçük çocuklar için, vücut ağırlığı başına yaklaşık % 60 daha fazla okskarbazepin verilmesi gerekebilir. Enzim indükleyici antiepileptik ilaçlar ile tedavi gören, yaşça daha büyük çocuklar için, monoterapi alan ya da enzim indükleyici olmayan ilaçlara eklenerek tedavi edilenlere göre daha düşük oranda doz artışı gerekebilir.
TRİLEPTAL'in 2 yaşından küçük çocuklarda kontrollü klinik deneyimleri yoktur.
Geriyatrik popülasyon:
65 yaş veya üzerindeki hastalarda, TRİLEPTAL'in etkililiği ve güvenliliğinde bir fark gözlenmemiştir.
4.3. Kontrendikasyonlar
• Etkin madde okskarbazepin veya bileşimindeki maddelerden herhangi birine aşırı duyarlılık.
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Aşırı Duyarlılık
Pazarlama sonrası dönemde, deri döküntüsü, kaşıntı, ürtiker, anjiyoödem ve anafilaksi vakaları da dahil olmak üzere Tip I (erken tip) aşırı duyarlılık reaksiyonları bildirilmiştir. TRİLEPTAL'in ilk ya da sonraki dozlarını aldıktan sonra, hastalarda larinks, glottis, dudaklar ve göz kapaklarını kapsayan anjiyoödem ve anaflaksi vakaları bildirilmiştir. Bir hastada TRİLEPTAL tedavisinden sonra bu reaksiyonlar geliştiği takdirde, ilaç tedavisi kesilmeli ve alternatif bir tedaviye başlanmalıdır.
Karbamazepine karşı aşırı duyarlılık reaksiyonları gösteren hastaların
%
25-30' unun TRİLEPTAL'e karşı da aşırı duyarlılık gösterebileceği bildirilmelidir (Bkz. Bölüm 4.8 İstenmeyen etkiler).
Birden fazla organda ortaya çıkan aşırı duyarlılık reaksiyonları da dahil olmak üzere aşırı duyarlılık reaksiyonları, karbamazepine aşırı duyarlılık öyküsü olmayan hastalarda da görülebilir. Bu reaksiyonlar deriyi, karaciğeri, kan ve lenf sistemini ya da diğer organları, tek tek ya da bir sistemik reaksiyon bağlamında eş zamanlı olarak etkileyebilir (bkz. bölüm 4.8 İstenmeyen etkiler). Genel olarak, aşırı duyarlılık reaksiyonlarının bulgu ve belirtileri görüldüğü takdirde TRİLEPTAL tedavisi derhal kesilmelidir.
Cilt Üzerindeki Etkiler
TRİLEPTAL kullanan kişilerde, çok ender olarak Stevens-Johnson sendromu (SJS), toksik epidermal nekroliz (TEN) (Lyell sendromu) ve multiform eritemi de içine alan ciddi dermatolojik reaksiyonlar bildirilmiştir. Bu durum hayatı tehdit edici ve çok ender olarak fatal olabileceğinden dolayı ciddi dermatolojik reaksiyon gösteren hastaların hastaneye yatırılmaları gerekebilir. TRİLEPTAL ile ilişkili vakalar hem çocuklarda hem de yetişkinlerde görülmüştür. Başlangıca kadar geçen ortanca süre 19 gündür. TRİLEPTAL tekrarlayan şekilde verildiğinde ciddi cilt reaksiyonlarının nüks ettiği birkaç izole vaka bildirilmiştir. Hastada TRİLEPTAL ile cilt reaksiyonu ortaya çıkıyor ise, TRİLEPTAL'e devam edilmemesi ve başka bir antiepileptik tedavi uygulanması düşünülmelidir.
HLA-B*1502 ile ilişki
Farklı İnsan Lökosit Antijeni (HLA) alellerinin yatkın hastalarda advers kütanöz reaksiyonlarla ilişkili bir rol oynadığına dair giderek artan kanıtlar mevcuttur. Okskarbazepinin kimyasal yapısı karbamazepinle benzer olduğu için, HLA-B*1502 aleli taşıyan hastalarda aynı zamanda okskarbazepin kullanımı esnasında SJS/TEN deri reaksiyonlarının görülme riskinin artma olasılığı söz konusudur.
HLA-B*1502 alelinin sıklığı Han Çinlisi popülasyonlarında %2 ila %12 arasında seyretmekte, Tai popülasyonlarında yaklaşık %8 ve Filipinler ve bazı Malezya popülasyonlarında %15'in üzerindedir. Kore ve Hindistan'da sırasıyla yaklaşık %2 ve %6 düzeylerinde alel sıklığı bildirilmiştir. HLA-B*1502 alelinin sıklığı Avrupa kökenli insanlarda, çeşitli Afrika popülasyonlarında, Amerika kıtasındaki yerlilerde, örneklenen Hispanik popülasyonlarda ve Japonlarda ihmal edilebilir düzeydedir (<%1).
Burada belirtilen alel sıklıkları, belirtilen popülasyonun söz konusu aleli taşıyan kromozomlarının yüzdesini ifade etmektedir, yani iki kromozomundan en az birinde alelin bir kopyasını taşıyan hastaların yüzdesi (yani, “taşıyıcı sıklığı”) alel sıklığının yaklaşık olarak iki katıdır. Dolayısıyla risk altındaki hastaların yüzdesi alel sıklığının neredeyse iki katıdır.
Soyları açısından genetik risk altında bulunan popülasyonlara ait hastalarda TRİLEPTAL tedavisine başlanmadan önce HLA-B*1502 alel varlığının tespit edilmesi için test yapılması düşünülmelidir. Faydaları risklerinden açık bir şekilde üstün olmadığı sürece HLA-B*1502 test sonucu pozitif çıkan hastalarda TRİLEPTAL kullanılmamalıdır. HLA-B*1502, SJS/TEN ile ilişkili başka antiepileptik ilaçlar (AED) alan Çinli hastalarda SJS/TEN gelişimi için bir risk faktörü olabilir. Dolayısıyla, alternatif tedavilerin aynı düzeyde kabul edilebilir olduğu durumlarda HLA-B*1502 pozitif hastalarda SJS/TEN ile ilişkilendirilen diğer ilaçların kullanımından kaçınılmalıdır. SJS/TEN riski, HLA-B*1502 durumundan bağımsız olarak büyük ölçüde tedavinin ilk birkaç ayıyla sınırlı olduğu için, HLA-B*1502 prevalansının düşük olduğu popülasyonlarda bulunan hastalar veya mevcut TRİLEPTAL kullanıcıları için genel olarak tarama önerilmemektedir.
HLA-A*3101 ile ilişki
İnsan Lökosit Antijeni (HLA)-A*3101 SJS, TEN, DRESS, AGEP ve makülopapüler döküntü gibi advers kütanöz ilaç reaksiyonlarının gelişimi için bir risk faktörü olabilir.
HLA-A*3101 alelinin sıklığı etnik popülasyonlar arasında büyük farklılıklar göstermekte olup, Avrupa popülasyonlarındaki sıklığı yaklaşık %2 ila %5 ve Japon popülasyonundaki sıklığı yaklaşık %10'dur. Bu alelin sıklığı, %5 ila %12 arasındaki bazı istisnai düzeylerle birlikte Avustralya, Asya, Afrika ve Kuzey Amerika popülasyonlarının büyük bir ölümünde <%5 olarak tahmin edilmektedir. Güney Amerika (Arjantin ve Brezilya), Kuzey Amerika (ABD Navajo ve Sioux, Meksika Sonora Seri) ve Güney Hindistan'da (Tamil Nadu) bulunan bazı etnik gruplarda sıklığın %15'in üzerinde ve aynı bölgelerdeki diğer yerli etnik gruplarda %10 ila %15 arasında olduğu tahmin edilmektedir.
Burada belirtilen alel sıklıkları, belirtilen popülasyonun söz konusu aleli taşıyan kromozomlarının yüzdesini ifade etmektedir, yani iki kromozomundan en az birinde alelin bir kopyasını taşıyan hastaların yüzdesi (yani, “taşıyıcı sıklığı”) alel sıklığının yaklaşık olarak iki katıdır. Dolayısıyla risk altındaki hastaların yüzdesi alel sıklığının neredeyse iki katıdır.
HLA-A*3101'in SJS, TEN, eozinofililinin eşlik ettiği deri döküntüsü (DRESS) veya daha az şiddetli akut jeneralize ekzantematöz püstülozis (AGEP) veya makülopapüler deri döküntüsü dahil olmak üzere karbamazepinin indüklediği kütanöz advers ilaç reaksiyonları riskinde artışla ilişkilendirildiğine dair bazı veriler mevcuttur.
Okskarbazepin tedavisine başlanmadan önce hastalarda HLA-A*3101 varlığını tespit etmek için test yapılmasına yönelik öneriyi destekleyen yeterli veri bulunmamaktadır. SJS/TEN, AGEP, DRESS ve makülopapüler deri döküntüsü riski, HLA-A*3101 durumundan bağımsız olarak büyük ölçüde tedavinin ilk birkaç ayıyla sınırlı olduğu için, mevcut TRİLEPTAL kullanıcılarına yönelik genetik tarama genellikle önerilmemektedir.
Genetik tarama sınırlaması
Genetik tarama sonuçları hiçbir zaman uygun klinik vijilans ve hasta yönetiminin yerine kullanılmamalıdır. HLA-B*1502 pozitif olan ve TRİLEPTAL tedavisi gören birçok Asyalı hastada SJS/TEN gelişmezken, herhangi bir etnik kökene mensup HLA-B*1502 negatif hastalarda SJS/TEN gelişebilmektedir. Benzer şekilde, HLA-A*3101 pozitif ve TRİLEPTAL tedavisi gören birçok hastada SJS, TEN, DRESS, AGEP veya makülopapüler deri döküntüsü gelişmezken, herhangi bir etnik kökene mensup HLA-A*3101 negatif hastalarda bu şiddetli kütanöz advers reaksiyonlar gelişebilmektedir. Bu şiddetli kütanöz advers reaksiyonların gelişimi veya bunlara bağlı morbiditede AED dozu, uyum, eşzamanlı ilaçlar, komorbiditeler ve dermatolojik takip düzeyi gibi diğer olası faktörlerin rolü incelenmemiştir.
Sağlık mesleği mensuplarına yönelik bilgi
HLA-B*1502 varlığının tespit edilmesi için test yapılması gerekiyorsa, yüksek çözünürlüklü "HLA-B*1502 genotipleme” tavsiye edilmektedir. Bir veya iki HLA-B*1502 aleli tespit edilirse, test sonucu pozitif; herhangi bir HLA-B*1502 aleli tespit edilmezse, test sonucu negatiftir. Aynı şekilde, HLA-A*3101 varlığının tespit edilmesi için test yapılması gerekiyorsa, yüksek çözünürlüklü "HLA-A*3101 genotipleme” tavsiye edilmektedir. Bir veya iki HLA-A*3101 aleli tespit edilirse, test sonucu pozitif; herhangi bir HLA-A*3101 aleli tespit edilmezse, test sonucu negatiftir.
Hiponatremi
TRİLEPTAL ile tedavi edilen hastaların yaklaşık %2,7'sinde genellikle asemptomatik olan ve tedavide ayarlama gerektirmeyen, 125 mmol/L altında serum sodyum düzeyleri gözlenmiştir. Klinik çalışmalardan elde edilen deneyimler, TRİLEPTAL dozu azaltıldığında, kesildiğinde veya hasta ihtiyatlı bir şekilde tedavi edildiğinde (örn. sıvı alımının kısıtlanması) serum sodyum düzeylerinin normale doğru döndüğünü göstermektedir. Düşük sodyum düzeyi ile ilişkili böbrek bozukluğu olan veya eş zamanlı olarak sodyum seviyesini düşürücü ilaçlar ile (diüretikler, uygun olmayan ADH sekresyonuna yol açan ilaçlar gibi) tedavi gören hastalarda serum sodyum düzeyleri tedaviye başlamadan önce ölçülmelidir. Bunu takiben, sodyum seviyeleri yaklaşık 2 hafta sonra ölçülmelidir ve daha sonra tedavinin ilk 3 ayında her ay veya klinik açıdan gerektikçe ölçülmelidir. Bu risk faktörleri özellikle yaşlı hastalar için örnek teşkiletmektedir. TRİLEPTAL ile tedavi edilen hastalar, sodyum seviyesini düşürücü ilaçlar almaya başladıklarında sodyum düzeylerinin aynı yaklaşımla izlenmesi gerekir. Genel olarak, T
RİL
EPTAL tedavisinde hiponatremiyi düşündüren klinik semptomlar ortaya çıkarsa (Bkz. Bölüm 4.8. İstenmeyen etkiler), serum sodyum seviyesinin ölçülmesi düşünülebilir. Diğer hastaların serum sodyum seviyeleri rutin laboratuvar tetkiklerinin düşünülebilir bir parçası olarak ölçülebilir.
Sıvı tutulmasının tespit edilmesi için, kalp yetersizliği ve sekonder kalp yetmezliği olan tüm hastaların vücut ağırlıkları düzenli olarak ölçülmelidir. Sıvı tutulması veya kardiyak durumun kötüleşmesi halinde serum sodyum seviyesi kontrol edilmelidir. Eğer hiponatremi görülürse, su kısıtlaması bu durumda alınabilecek önemli bir önlemdir. Okskarbazepin çok nadiren kalpte iletiyi bozabildiğinden daha önceden iletim bozukluğu olan hastalar (AV-blok, aritmi v.s.) dikkatle izlenmelidir.
Karaciğer İşlevi
Çok ender olarak hepatit vakaları bildirilmiş olup; bu vakaların çoğu düzelmiştir. Hepatitten şüphelenilmesi halinde TRİLEPTAL tedavisinin kesilmesi düşünülmelidir.
Hematolojik etkiler
Pazarlama sonrası dönemde, TRİLEPTAL ile tedavi edilen hastalarda çok nadir olarak agranülositoz, aplastik anemi ve pansitopeni bildirilmiştir (Bkz. Bölüm 4.8 İstenmeyen etkiler). Bununla birlikte, bu durumların insidansının çok düşük olması ve eşlik eden karıştırıcı faktörler (örn. altta yatan hastalık, eş zamanlı ilaç tedavisi) nedeniyle, nedensellik ilişkisi tespit edilememektedir.
Önemli düzeyde kemik iliği depresyonu geliştiğini düşündüren kanıtlar oluştuğu takdirde ilacın kesilmesi düşünülmelidir.
İntihar Düşüncesi ve Davranışı
Birçok endikasyonda antiepileptik ilaçlarla tedavi edilen hastalarda intihar düşüncesi ve davranışı görüldüğü bildirilmiştir. Antiepileptik ilaçlarla yapılmış randomize, plasebo kontrollü bir meta-analiz çalışması, hastalarda intihar düşüncesi ve davranışında düşük oranda artan bir risk göstermiştir. Bu riskin mekanizması bilinmemektedir.
Bu ilaçla tedavi edilen hastalarda intihar düşüncesi ve davranışı bildirilmiştir. Bu nedenle hastalar intihar düşüncesi ve davranışı açısından yakından izlenmelidir. İntihar düşüncesi ve davranışı ortaya çıktığında, hasta ve hasta yakınının tıbbi destek alması önerilmelidir.
Hormonal Kontraseptifler
Doğurganlık yaşında olan kadın hastalarda, hormonal kontraseptifler birlikte TRİLEPTAL kullanımının bu tip kontraseptiflerin etkisini azaltacağı bildirilmelidir (bkz. bölüm 4.5 Diğer ilaçlarla etkileşim ve diğer etkileşim türleri). TRİLEPTAL kullanırken, ek olarak hormon içermeyen kontraseptifler yöntemlerin kullanımı tavsiye edilir.
Alkol
Sedatif etkinin artma olasılığı nedeniyle TRİLEPTAL tedavisi ile birlikte alkol alındığında dikkatli olunmalıdır.
İlaç kesilmesi
Diğer bütün antiepileptik ilaçlarda olduğu gibi, nöbet sıklığındaki artış olasılığını azaltmak için TRİLEPTAL kademeli bir şekilde azaltılarak kesilmelidir.
Diğer
TRİLEPTAL oral süspansiyon, doz başına 100 mg'ın altında etanol (alkol) içerir.
TRİLEPTAL oral süspansiyon, alerjik reaksiyonlara (muhtemelen gecikmiş) yol açabilecek parahidroksibenzoatlar içerir.
1 ml TRİLEPTAL oral süspansiyon 175 mg sorbitol içerir. Dozlarla ilgili önerilere göre alındığında, en yüksek günlük sorbitol dozu 7 g olur. Sorbitol midede rahatsızlığa ve ishale yol açabilir. Sorbitol içerdiğinden dolayı nadir kalıtımsal früktoz intolerans problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Enzim inhibisyonu
Okskarbazepin, diğer ilaçların metabolizmasından sorumlu olan temel sitokrom P450 enzimlerini inhibe etme kapasitesini saptamak için insan karaciğer mikrozomlarında değerlendirilmiştir. Sonuçlar, okskarbazepin ve farmakolojik olarak aktif metabolitinin (monohidroksi türevi, MHD) CYP2C19'u inhibe ettiğini göstermektedir. Bu nedenle, yüksek dozlarda TRİLEPTAL'in CYP2C19 ile metabolize olan ilaçlarla (örn. fenobarbital, fenitoin) birlikte uygulanması halinde etkileşimler ortaya çıkabilir. TRİLEPTAL ve CYP2C19 ile metabolize olan ilaçlarla birlikte tedavi edilen bazı hastalarda, birlikte uygulanan ilaçların dozunun azaltılması gerekebilir. İnsan karaciğer mikrozomlarında okskarbezapin ve
MHD'nin, CYP1A2, CYP2A6, CYP2C9, CYP2D6, CYP2E1, CYP4A9 ve CYP4A11 enzimleri için inhibitör olarak fonksiyon görme kapasitesi hiç yoktur ya da çok azdır.
Enzim indüksiyonu
Okskarbazepin ve MHD; dihidropiridin kalsiyum antagonistleri, oral gebelik önleyiciler ve karbamazepin gibi anti-epileptiklerin metabolizmasında rol oynayan CYP3A4 ve CYP3A5'i
in vitroin vivo
uyararak bu ilaçların plazma konsantrasyonlarının azalmasına neden olabilirler. Plazma konsantrasyonlarında bu düzeyde bir düşüş, büyük oranda CYP3A4 ve CYP3A5 tarafından metabolize edilen başka ilaçlarda da (örneğin siklosporin, takrolimus gibi immün baskılayıcılar) gözlenebilir.
Okskarbazepin ve MHD,
in vitroin vivo
olarak, büyük oranda UDP-glukuronil transferazlar yoluyla konjugasyonla elimine olan ilaçlar (örneğin valproik asit, lamotrijin) üzerinde etki göstermeleri olası değildir. Okskarbazepin ve MHD'nin indükleme potansiyelinin zayıf olduğu göz önünde bulundurulduğunda bile, CYP3A4 ya da konjugasyon yoluyla (UDPGT) metabolize olan ve eş zamanlı kullanılan ilaçların daha yüksek dozda kullanılması gerekebilir. Okskarbazepin tedavisinin kesilmesi durumunda, eş zamanlı kullanılan ilaçların dozunun azaltılması gerekebilir.
İnsan hepatositleri ile yapılan indüksiyon çalışmaları, okskarbezapin ve MHD'nin 2B ve 3A4 CYP alt grubu izoenzimlerinin zayıf indükleyicisi olduğunu doğrulamıştır. Okskarbezapin/ MHD'nin diğer CYP izoenzimleri üzerindeki indüksiyon potansiyeli bilinmemektedir.
Antiepileptik İlaçlar
TRİLEPTAL ve diğer antiepileptik ilaçların arasındaki potansiyel etkileşimler klinik çalışmalarda değerlendirilmiştir. Bu etkileşimlerin ortalama EAA ve Cmin üzerindeki etkileri aşağıda özetlenmiştir:
Antiepileptik İlaçlar TRİLEPTAL'in Antiepileptik İlaç Antiepileptik İlacın
Üzerine Etkisi MHD Üzerine Etkisi
Birlikte kullanılan
ilaçlar Konsantrasyon Konsantrasyon
Karbamazepin
| % 0-22 azalma
| % 40 azalma
|
Klobazam
| Çalışılmamıştır
| Etkisi yok
|
Felbamat
| Çalışılmamıştır
| Etkisi yok
|
Fenobarbital
| %14 -15 artış
| % 30 - 31 azalma
|
Fenitoin
| % 0 - 40 artış
| % 29 - 35 azalma
|
Valproik asit
| Etkisi yok
| % 0 -18 azalma
|
Günde 1.200 mg'ın üstündeki dozlarda kullanılan okskarbazepin, birlikte kullanılan fenitoinin plazma düzeylerini yaklaşık
%
40 arttırdığından fenitoin dozunun azaltılması gerekebilir (Bkz. Bölüm 4.2 Pozoloji ve uygulama şekli). Fenobarbital ile birlikte okskarbazepin kullanıldığında fenobarbital düzeyinde az bir artış (% 15) gözlenir.
Sitokrom P450 sistemini güçlü bir şekilde indükleyen karbamazepin, fenitoin ve fenobarbital gibi ilaçlar MHD plazma düzeylerini % 29-40 oranında azaltırlar.
Okskarbazepin ile oto-indüksiyon gözlenmemiştir.
Hormonal Kontraseptifler
TRİLEPTAL'in oral kontraseptiflerin iki bileşeni olan etinilestradiol (EE) ve levonorgestreli (LNG) etkilediği gösterilmiştir. EE ve LNG'nin ortalama EAA değerleri sırasıyla,
%
48-52 ve % 32-52 oranında azalmıştır. Diğer oral veya implant kontraseptiflerle çalışma yapılmamıştır. Bu nedenle, TRİLEPTAL'in hormonal kontraseptiflerle birlikte kullanımı bu kontraseptifleri etkisiz kılabilir.( Bkz. Bölüm 4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri).
Kalsiyum Antagonistleri
Tekrarlanan şekilde TRİLEPTAL ile birlikte uygulamalar sonrası, felodipinin EAA değerleri %28 azalmıştır. Bununla birlikte, plazma düzeyleri önerilen terapötik aralıkta kalmıştır.
Diğer yandan, verapamil, MHD'nin plazma düzeylerinde %20 düşüşe neden olmuştur. MHD'nin plazma düzeylerinde meydana gelen bu düşüşün klinik açıdan önemli olduğu düşünülmemektedir.
Diğer İlaç Etkileşimleri
Simetidin, eritromisin ve dekstropropoksifenin MHD farmakokinetiği üzerinde etkileri yoktur.
Viloksazin MHD'nin plazma seviyelerinde küçük değişiklikler meydana getirmiştir (birlikte uygulanım tekrarlandığında yaklaşık %10 artış).
Varfarin ile okskarbazepin arasında bir etkileşim saptanmamıştır.
Lityum ve okskarbazepin kombinasyonu artmış nörotoksisiteye neden olabilir.
4.6. Gebelik ve Laktasyon
Genel Tavsiye:
Gebelik kategorisi C'dir.
Çocuk Doğurma Potansiyeli Bulunan Kadınlar/Doğum Kontrolü (Kontrasepsiyon):
Okskarbazepin, oral yolla alınan doğum kontrol ilaçları ile etkileşime geçmektedir. Bu nedenle, tedavi süresince alternatif, etkili ve güvenilir bir doğum kontrol yöntemi uygulanmalıdır.
Gebelik Dönemi:
Sınırlı sayıda gebelikten elde edilen veriler, gebelik sırasında kullanılması halinde, okskarbazepinin ciddi doğumsal defektlere (yarık damak v.s.) yol açabileceğini göstermektedir. Hayvan çalışmalarında, maternal toksik doz seviyelerinde embriyo mortalitesinde artış, büyümede gecikme ve malformasyonlar gözlenmiştir.
• Eğer TRİLEPTAL alan kadınlar hamile kalır ya da hamile kalmayı planlarsa veya gebelik esnasında TRİLEPTAL tedavisi başlatma gereksinimi doğarsa, ilacın sağlayacağı potansiyel yararlara karşılık, potansiyel fötal malformasyon riski dikkatle değerlendirilmelidir. Bu durum özellikle gebeliğin ilk üç ayında önemlidir.
• Minimum etkin doz verilmelidir. Eğer ilaç ile tedavi kesinlikle gerekli ise ve daha güvenilir bir seçenek yok ise okskarbazepinin yeterli tedaviyi sağlayabilen en düşük dozu verilmelidir.
• Doğurganlık yaşında olan kadınlarda, mümkün ise TRİLEPTAL monoterapi olarak uygulanmalıdır.
• Hastalara malformasyon riskinin artabileceği açısından danışmanlık sağlanmalı ve doğum öncesi tarama fırsatı tanınmalıdır.
• Etkili bir antiepileptik tedavi gebelik esnasında kesilmemek zorundadır, çünkü hastalığın kötüleşmesi hem anne, hem de fötüs için zararlıdır.
İzleme ve önleme
Antiepileptik ilaçlar, folik asit eksikliğine, bu eksiklik ise tedavi edilen epileptik kadınların çocuklarında doğum kusurlarının artmasına yol açabilir. Bu nedenle hamilelikten önce veya hamilelik sırasında folik asit desteği önerilir. Bı
2 vitamini eksikliği önlenmeli veya tedavi edilmelidir.
Gebelik esnasındaki fizyolojik değişikliklere bağlı olarak okskarbazepinin aktif metaboliti olan ı0-monohidroksi türevinin (MHD) plazma seviyeleri gebelik boyunca giderek azalabilir. Gebelik döneminde TRİLEPTAL tedavisi gören kadınlardaki klinik yanıtın dikkatlice gözlenmesi önerilir. MHD plazma seviyelerindeki değişiklikler, gebelik boyunca yeterli nöbet kontrolünün sağlandığından emin olmak için dikkatle gözlenmelidir. Özellikle gebelik döneminde ilacın kullanımının arttığı durumlarda doğum sonrası MHD plazma seviyelerinin izlenmesi de düşünülebilir.
Yenidoğan bebekler
Antiepileptik kullanan annelerin yenidoğan çocuklarında kanama bozuklukları bildirildiğinden, önlem olarak, gebeliğin son birkaç haftasında anneye ve doğum sonrasında yenidoğana koruyucu önlem olarak Kı vitamini uygulanmalıdır.
Okskarbazepin ve aktif metaboliti (MHD) plasentayı geçer. Bir vakada, yenidoğan ve annedeki plazma MHD konsantrasyonları benzer bulunmuştur.
Laktasyon Dönemi:
Okskarbazepin'in anne sütünde TRİLEPTAL'in terapötik dozları emziren kadınlara uygulandığı takdirde memedeki çocuk üzerinde etkiye neden olabilecek ölçüde atılmaktadır.
TRİLEPTAL ile tedavi sırasında emzirme durdurulmalıdır.
Okskarbazepin ve aktif metaboliti (MHD) anne sütüne geçer. Süt/ plazma konsantrasyonu oranı her ikisi için de 0.5 bulunmuştur.
Laktasyon döneminde okskarbazepin kullanımına ilişkin yeterli veri bulunmamakta ve bebek için istenmeyen etkilere neden olma olasılığı dışlanamamaktadır. Bu nedenle, bebek sütten kesilmeli veya olası toksik etkiler yönünden dikkatle gözlenmelidir. Bu yolla TRİLEPTAL'e maruz kalan bebekler üzerindeki etkileri bilinmemektedir. Bu nedenle, TRİLEPTAL alındığı süre içinde emzirme tavsiye edilmemektedir.
Üreme Yeteneği / Fertilite:
Çiftleşme ve erken gestasyon öncesinde ve sırasındaki sıçanlara oral MHD (50, 150 ya da 450 mg/kg) verilmesiyle yapılan bir fertilite çalışmasında, en yüksek dozu alan dişilerde korpus luteum, implantasyon ve canlı embriyo sayıları azalmış ve estrus siklusu aksamıştır.
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Okskarbazepinin ilişkili olabileceği baş dönmesi, sersemlik ve uyuklama hali hastaların reaksiyon yeteneğini azaltabilir (Bkz. Bölüm 4.8 İstenmeyen etkiler). Hastalar araç sürerken veya makine kullanırken fiziksel ve/veya zihinsel işlevlerinde azalma olabileceği konusunda uyarılmalıdır.
4.8. İstenmeyen etkiler
Hastaların %10'undan fazlasında bildirilen en yaygın istenmeyen etkiler; uyuklama hali, baş ağrısı, sersemlik, diplopi, mide bulantısı, kusma ve yorgunluktur.
Klinik çalışmalarda
KULLANMA TALİMATI
TRİLEPTAL® 60 mg/ml oral süspansiyon
Ağızdan, suya katarak ya da doğrudan içmek suretiyle alınır.
• Etkin madde:
1 ml oral süspansiyon 60 mg okskarbazepin içerir.
• Yardımcı maddeler:
Sorbitol çözeltisi, propilen glikol, dispersiyon haline getirilebilir selüloz, askorbik asit, sarı-erik-limon aroması, metil parahidroksibenzoat, polietilen glikol-400-stearat, etanol, sorbik asit, sakarin sodyum, propil parahidroksibenzoat, saf su
Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice
okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.
• Bu kullanma talimatını saklayınız. Daha sonra tekrar okumaya ihtiyaç duyabilirsiniz.
• Eğer ilave sorularınız olursa, lütfen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
• Bu ilaç kişisel olarak sizin için reçete edilmiştir, başkalarına vermeyiniz.
• Bu ilacın kullanımı sırasında doktora veya hastaneye gittiğinizde bu ilacı kullandığınızı doktorunuza söyleyiniz.
• Bu talimatta yazılanlara aynen uyunuz. İlaç hakkında size önerilen dozun dışındayüksek veya düşükdoz kullanmayınız.
Bu Kullanma Talimatında:
1. TRİLEPTAL nedir ve ne için kullanılır?
2. TRİLEPTAL 'i kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
3. TRİLEPTAL nasıl kullanılır?
4. Olası yan etkiler nelerdir?
5. TRİLEPTAL 'in saklanması
Başlıkları yer almaktadır.
1. TRİLAL
nedir ve ne için kullanılır?
TRİLEPTAL oral süspansiyon kırık beyaz ile hafifçe kahverengi veya hafifçe kırmızı bir görünüme sahiptir. Oral süspansiyonun renginin hafifçe kırmızımsı kahverengi bir renge dönmesi normal olup, ürünün kalitesini etkilemez.
TRİLEPTAL oral süspansiyon çocuk emniyetli kapağı olan kahverengi (amber) şişelerde sunulmaktadır. Geçmeli şişe adaptörü ve bir oral uygulama şırıngası ile birlikte karton kutu içerisinde paketlenmiştir. 250 mL TRİLEPTAL oral süspansiyon içeren şişeyle birlikte 10 mL'lik bir oral uygulama şırıngası temin edilmektedir.
Oral süspansiyon 1 ml'de 60 mg etkin madde, okskarbazepin içermektedir.
TRİLEPTAL antikonvülsanlar ya da antiepileptikler (epilepsi (sara hastalığı) tedavisinde kullanılan ilaçlar) olarak adlandırılan bir ilaç grubuna dahildir.
TRİLEPTAL gibi epilepsi (sara hastalığı) ilaçları (antiepileptik ilaçlar) epilepsi için standart tedavidir.
Epilepsi teşhisi konan hastalar tekrarlanan nöbetler ya da kasılmalar yaşamaktadır. Nöbetler beynin elektriksel iletişim sisteminde sürekli olmayan, anlık bir bozulmadan kaynaklanmaktadır. Normalde, beyin hücreleri sinirler aracılığıyla kaslara organize ve düzenli bir şekilde uyarılar yollayarak vücudun hareketlerini düzenlemektedir. Epilepside, beyin hücreleri zaman zaman bozuk bir şekilde gereğinden çok fazla uyarı yollamaktadır. Bunun sonucu, epilepsi (sara) nöbeti olarak adlandırılan düzensiz kas hareketleri ortaya çıkabilmektedir. TRİLEPTAL beynin “aşırı uyarılabilir” duruma gelmiş olan sinir hücrelerini kontrol altında tutmak ve böylelikle bu tip nöbetleri baskılamak ya da sıklıklarını azaltmak suretiyle etkili olmaktadır.
Başlıca iki epilepsi nöbeti sınıfı vardır: yaygın ve kısmi.
Yaygın nöbetler beynin geniş bir bölgesini kapsamakta, bilinç kaybına yol açmakta ve tüm vücudu etkileyebilmektedir. Yaygın nöbetlerin de iki türü vardır: tonik-klonik (grand mal (büyük) ) ve absans nöbetleri (petit mal (küçük) ).
Kısmi nöbetler beynin sınırlı bir alanını kapsamakla birlikte (yani belirli bir odaktan kaynaklanır), tüm beyne yayılarak, yaygın bir tonik-klonik nöbete yol açabilmektedir. İki tip kısmi nöbet mevcuttur: basit ve karmaşık. Basit kısmi nöbetlerde, hastanın şuuru yerinde iken, karmaşık kısmi nöbetlerde, hastanın bilinç düzeyi değişmektedir.
TRİLEPTAL kısmi nöbetlerin ve yaygın tonik-klonik nöbetlerin tedavisinde kullanılmaktadır.
Genellikle, doktorunuz en etkili olacak tek ilacı saptamayı deneyecektir; fakat daha şiddetli epilepside, nöbetleri kontrol altına almak için iki ya da daha fazla ilacın birlikte kullanılması gerekebilir. TRİLEPTAL hem tek başına (yani monoterapi) hem de diğer antiepileptik ilaçlarla birlikte eşzamanlı olarak kullanılabilir.
2. TRİLAL
'i kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
Han Çinlisi veya Tai kökenli hastalarda okskarbazepin, karbamazepin veya kimyasal olarak ilişkili bileşiklerle ilişkilendirilen ciddi deri reaksiyonları riski bu hastaların kan örnekleri test edilerek öngörülebilir. Doktorunuz TRİLEPTAL'e başlamadan önce bir kan testi gerekip gerekmediğini söylemelidir.
TRİLEPTAL'i aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ:
Eğer:
- Okskarbazepine (TRİLEPTAL'in etkin maddesi) ya da TRİL
EPTAL'in bu kullanma talimatının başında listelenen yardımcı maddelerinden herhangi birine karşı alerjiniz (aşırı duyarlılığınız) varsa.
TRİLEPTAL'i aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ:
Eğer:
- Daha önce karbamazepine (bir başka antiepileptik ilaç) ya da diğer herhangi bir ilaca karşı normal olmayan bir hassasiyet gösterdiyseniz (deri döküntüsü ya da diğer alerji bulguları gibi). Eğer karbamazepine karşı alerjiniz varsa, okskarbazepine (TRİLEPTAL) karşı da alerjinizin olma olasılığı %25'dir (yani her 4 hastadan 1'inde alerji gelişebilir.).
- Bir böbrek hastalığınız varsa,
- Ciddi bir karaciğer hastalığınız varsa,
- İdrar söktürücü ilaç (üretilen idrar miktarını artırmak suretiyle böbreklerin su ve tuz atmasına yardımcı olan ilaçlar) kullanıyorsanız,
- Kalp hastalığınız, nefes darlığınız ve/veya ayak veya bacaklarınızda sıvı birikimine bağlı şişme (ödem) varsa,
- Kan sodyum düzeyinizin (kandaki tuz oranı) düşük olduğunu biliyorsanız
- Kullandığınız başka ilaçlar mevcutsa (bkz. diğer ilaçlarla birlikte kullanımı).
- Kadın hastalar için: Hormonal bir doğum kontrol hapı kullanıyorsanız, TRİLEPTAL bu hapı etkisiz hale getirebilir. Bu nedenle, TRİLEPTAL kullanırken farklı ya da ilave hormon dışı bir doğum kontrol yöntemi kullanmalısınız. Bu, istenmeyen bir gebeliğin önlenmesine yardımcı olacaktır. Düzensiz vajinal kanama ya da lekelenme yaşadığınız takdirde, bunu hemen doktorunuza bildiriniz. Bununla ilgili herhangi bir sorunuz varsa, doktorunuza ya da sağlık uzmanınıza danışınız.
Eğer yukarıdaki durumlardan birine sahipseniz TRİLEPTAL kullanmadan önce doktorunuzu bilgilendiriniz.
- Dudaklarda, göz kapaklarında, yüzde, boğazda, ağızda şişme gibi bir alerjik reaksiyon ya da ani nefes alma sıkıntısı, lenf düğümlerine şişme ile ateş, deride döküntü, kızarıklık ya da kabarma meydana gelirse, derhal doktorunuza danışınız ya da size en yakın hastanedeki acil servise gidiniz (bkz. Olası yan etkiler).
- Deri döküntüsü, kızarıklık, dudaklar, gözler ve ağızda kabarcık oluşumu, derinin soyulması gibi ciddi deri reaksiyonları ve bunlara eşlik eden ateş ortaya çıkarsa (bkz. Olası yan etkiler). Bu reaksiyonlar bazı Asya ülkelerindeki (örn. Tayvan, Malezya ve Filipinler) hastalarda ve Çin soyundan gelen hastalarda daha sık görülebilir.
- Sarılık gibi karaciğer iltihabını (hepatiti) akla getiren belirtileri fark ederseniz (deride ve gözlerde sarılaşma) derhal doktorunuza danışınız ya da size en yakın hastanedeki acil servise gidiniz.
- Yorgunluk, iş yaparken ya da spor sırasında nefes darlığı gelişmesi, solgun görünüm, baş ağrısı, üşüme-titreme, baş dönmesi, ateşe yol açan sık enfeksiyonlar, boğaz ağrısı, ağızda ülser yaraları, normalden daha kolay kanama ya da çürük oluşumu, burun kanaması, ciltte kırmızımsı ya da morumsu benekler ya da deride açıklanamayan lekeler gibi kanla ilgili bozuklukları akla getiren belirtileri fark ederseniz, derhal doktorunuza danışınız ya da size en yakın hastanedeki acil servise gidiniz.
- Herhangi bir zaman, kendinize zarar verme ya da kendinizi öldürme gibi düşüncelere sahip olursanız. Antiepileptikler (sara hastalığının tedavisinde kullanılan ilaçlar) ile tedavi edilen hastaların küçük bir kısmında böyle düşünce veya davranışlar gözlenmiştir. Böyle bir durumda derhal doktorunuza danışınız ya da size en yakın hastanedeki acil servise gidiniz.
- Kalbiniz hızlı veya alışılmadık derecede yavaş atıyorsa bu durumu en kısa zamanda doktorunuza bildiriniz.
Bu uyarılar geçmişteki herhangi bir dönemde dahi olsa sizin için geçerliyse lütfen doktorunuza danışınız.
TRILEPTAL'in yiyecek ve içecek ile kullanılması
TRİLEPTAL aç karnına ya da yemeklerden sonra alınabilir. Alkol TRİL
EPTAL'in sakinleştirici ve uyku verici etkilerini artırabilir. Alkol almaktan mümkün olduğunca kaçınınız ve doktorunuza danışınız.
Hamilelik
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Hamilelik sırasında epilepsi nöbetlerinin kontrol altında tutulması önemlidir. Fakat hamilelik döneminde epilepsi ilaçları kullanmanız bebeğinizi risk altına sokabilir. Doktorunuz size söz konusu fayda ve olası riskleri açıklayacak ve TRİLEPTAL kullanıp kullanmama konusunda karar vermenize yardımcı olacaktır.
Doktorunuza haber vermeden hamilelik sırasında TRİL
EPTAL tedavinizi kesmeyiniz.
Hamilelik sırasında herhangi bir ilaç kullanmadan önce doktorunuza ya da eczacınıza danışınız.
Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu fark ederseniz hemen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Emzirme
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
TRİLEPTAL'in etkin maddesi anne sütüne geçer. Bu emzirilen bebeklerde yan etkilere yol açabilir. Bu nedenle, TRİLEPTAL emzirme döneminde kullanılmamalıdır. Emzirirken herhangi bir ilaç kullanmadan önce doktorunuza ya da eczacınıza danışınız.
Araç ve makine kullanımı
TRİLEPTAL kendinizi uykulu hissetmenize ya da sersemlik haline yol açabileceği için, araç ya da makine kullanmanız sakıncalı olabilir.
TRİLEPTAL'in içeriğinde bulunan bazı yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler
1 ml TRİLEPTAL oral süspansiyon 175 mg sorbitol içerir. Dozlarla ilgili önerilere göre alındığında, en yüksek günlük sorbitol dozu 7 g olur. Sorbitol midede rahatsızlığa ve ishale yol açabilir. Eğer daha önceden doktorunuz tarafından bazı şekerlere karşı hassasiyetiniz olduğu söylenmişse bu tıbbi ürünü almadan önce doktorunuzla temasa geçiniz.
TRİLEPTAL oral süspansiyon, az miktarda her dozda 100 mg'dan daha az etanol (alkol) içerir.
TRİLEPTAL oral süspansiyon, alerjik reaksiyonlara (muhtemelen gecikmiş) yol açabilecek parahidroksibenzoatlar içerir.
Diğer ilaçlar ile birlikte kullanımı
Aşağıdaki ilaçlardan birini alıyorsanız, dozu değiştirmeniz ve/veya başka önlemler almanız gerekebilir.
• Hormonal doğum kontrol (gebelik önleyici) hapları (bkz. TRİLEPTAL'i aşağıdaki durumlarda dikkatle kullanınız bölümü).
• Diğer epilepsi ilaçları (örneğin; karbamazepin, fenobarbital ya da fenitoin).
• Felodipin (yüksek kan basıncını tedavi etmek için kullanılan bir ilaç türü).
• Kandaki sodyum (tuz) düzeyini düşüren ilaçlar, örneğin: idrar söktürücüler (üretilen idrar miktarını artırmak suretiyle böbreklerin su ve tuz atmasına yardımcı olan ilaçlar).
• Vücudunuzun bağışıklık sistemini kontrol eden ilaçlar (örneğin: siklosporin).
Eğer reçeteli ya da reçetesiz herhangi bir ilacı şu anda kullanıyorsanız veya son zamanlarda kullandınız ise lütfen doktorunuza veya eczacınıza bunlar hakkında bilgi veriniz.
3. TRİLEPTAL nasıl kullanılır?
Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar:
Bu kullanma talimatındakilerden farklı bile olsa, doktorunuz ve eczacınızın tavsiyelerine uyunuz. İlacınızı aynen doktorunuzun ya da eczanızın önerdiği şekilde kullanınız.
Doktorunuzun size reçete ettiği doz, miligram (mg) değil mililitre cinsinden (ml) verilmelidir. Şişeden doğru dozu çekmek için kullanılan oral uygulama şırıngası (ml) cinsinden derecelendirilmiş olduğu için, bu önemlidir. Eğer reçeteniz (mg) cinsinden düzenlenmişse, doktorunuza ya da eczacınıza danışınız.
Doktor tarafından başka şekilde önerilmediği sürece, TRİLEPTAL her gün günde iki kere aynı saatlerde alınmalıdır. Oral süspansiyonun her gün aynı saatte alınması nöbetlerinizin kontrol altında tutulması için en iyi etkiyi sağlayacaktır. Ayrıca oral süspansiyonu ne zaman almanız gerektiğini hatırlamanıza da yardımcı olacaktır.
Yetişkinlerde (yaşlı hastalar dahil) TRİLEPTAL için alışılmış başlangıç dozu günde 10 ml'dir (600 mg). Günde iki kere 5 ml'lik birer doz (300 mg) almalısınız. Bu dozlar, gerektiğinde en iyi sonuçlar alınana kadar kademeli olarak artırılabilir. İdame dozları genellikle günde 10 ml (600 mg) ila 40 ml (2400 mg) arasındadır. En yüksek doz, istisnai durumlarda sadece doktorunuzun gerekli gördüğü hallerde günde 70 ml'ye (4200 mg) çıkarılabilir.
TRİLEPTAL diğer bir epilepsi ilacı ile birlikte kullanılırken dozları aynıdır.
Uygulama yolu ve metodu:
Her kullanımdan önce şişeyi iyice çalkalayınız. Sonra vakit geçirmeden oral süspansiyon dozunu oral şırıngaya çekerek hazırlayınız. Doz doğrudan oral şırıngadan yutulabilir ya da uygulamadan hemen önce küçük bir bardak içinde az bir miktar suya (örneğin yarım çay bardağı) karıştırılabilir. Tüm karışım çalkalanır ve bekletmeden içilir. Lütfen gerekirse bu konularda doktorunuza danışınız.
İlacın Hazırlanması
Şişe üç bölümden oluşmaktadır.
1. İlk uygulamada şişenin boğazına doğru itilen plastik adaptör tıpa. Adaptör tıpa sürekli şişe üzerinde kalmalıdır.
2. 250 ml ilacı içeren çocuk emniyet kapaklı şişe. Her zaman uygulamadan sonra çocuk emniyet kapağını kapatınız.
3. Reçetede belirtilen dozu şişeden
çekebilmek için plastik adaptör tıpaya uygun 10 ml oral dozlama şırıngası
Plastik Adaptör Tıpanın Yeni İlaç Şişesine Takılması
1. İlacı içeren şişeyi en az 10 saniye çalkalayınız.
2. Çocuk emniyet kapağını sıkıca aşağıya doğru bastırarak ve saat yönünün tersine çevirerek (kapak üzerinde gösterildiği gibi) açınız.
Not: Her kullanımdan sonra emniyet kapağını kapatmak üzere kaybetmeden saklayınız.
3. Şişeyi masa üzerinde dik olarak tutun ve plastik adaptör tıpayı sıkıca şişenin boynuna doğru aşağıya itebildiğiniz kadar bastırın.
4. Emniyet kapağı tam kapatarak adaptör tıpanın tümüyle yerine oturtulduğundan emin olun.
Not: Adaptör tıpayı tam olarak aşağıya ittiremeyebilseniz dahi şişenin kapağını tam olarak kapattığınızda şişeye zorunlu olarak tümüyle girecektir.
Bu şekilde, şişe şırıngayla ilacı çekmeye uygun hale gelecektir. Adaptör tıpa sürekli şişenin ağzında bırakılmalıdır.
Doz hazırlamak için İlaç Dozunun Hazırlanması bölümündeki talimatların tümüne uyunuz.
İlaç Dozunun Hazırlanması
İlaç doğrudan oral şırıngadan veya küçük bir bardakta suya karıştırılarak içilebilir.
1. Şişeyi iyice çalkalayınız (en az 10 saniye). Doz hemen arkasından vakit kaybetmeden oral şırıngaya çekilmelidir.
2. Şişeyi açmak için çocuk emniyet kapağını bastırıp saat yönünün tersine çeviriniz (Not: Her zaman kullanımdan sonra şişenin çocuk emniyet kapağını kapatınız)
Oral şırınganın pistonunun hazne içinde tamamen aşağıya inmiş olduğundan emin olunuz.
Şişeyi baş yukarı ve dik tutup oral şırıngayı sıkıca plastik adaptör içine daldırınız.
5. Oral şırıngayı yerinde tutarak şişeyi dik olarak baş aşağı çeviriniz. Şırınga üzerindeki doz çizgilerini görebileceğiniz açıyla şişeyi tutunuz.
6. Şırıngayı şişeden ayırmadan pistonu aşağıya doğru hafifçe çekerek şırınganın TAMAMEN
ilaçla dolmasını sağlayınız. Pistonu hafifçe ileri doğru iterek şırınga içinde kalmış olabilecek büyük hava kabarcıklarını çıkartınız.
7. Reçetede belirtilen dozun çekilmesi: Pistonu, oral şırınga haznesi üzerinde işaretlenen doz çizgisi ya da aralığındaki ve reçetede belirtilen dozu gösteren siyah halkanın üst sınırına gelinceye kadar hafifçe yukarıya doğru itin ya da aşağıya doğru çekin.
Note: Eğer reçetede belirtilen doz 10 ml'den fazlaysa, tam dozu hazırlamak için oral şırıngayı kalan doz kadar tekrar doldurmak gerekecektir.
8. Şişeyi dikkatli bir şekilde sağdan yukarı döndürünüz. Oral şırıngayı plastik adaptör tıpasından hafifçe çevirerek ayırınız. Tıpa şişede bırakılmalıdır.
9. İlacın dozu doğrudan oral şırıngadan yutulabilir (Bunun için hasta dik olarak oturmalı ve piston hafifçe itilerek hastanın ilacı yutmasına olanak tanınmalıdır). Bundan başka, uygulamadan hemen önce verilecek doz küçük bir bardakta az miktar suyla karıştırılabilir. İyice karıştırılarak tümü vakit geçirmeden içilmelidir.
10. Kullanımdan sonra çocuk emniyet kapağını tekrar kapatınız.
11. Temizleme: Kullanımdan sonra, şırınganın dış yüzeyini kuru ve temiz bir kağıt mendille siliniz.
Değişik yaş grupları:
Çocuklarda kullanımı:
Çocuklardaki dozlar doktorunuz tarafından çocuğunuzun ağırlığına bağlı olarak hesaplanacaktır. Başlangıç dozu, bölünmüş iki doz halinde (kg) vücut ağırlığı başına günlük 8 ila 10 mg'dır. Örneğin, 30 kg'lık bir çocuk günde iki kere 150 mg'lık bir dozla (2.5 ml oral
süspansiyon) tedaviye başlayacaktır. Gerektiğinde, bu doz en iyi sonuçlar alınana kadar kademeli olarak artırılabilir. Çocuklar için alışılmış bir idame dozu (kg) vücut ağırlığı başına günlük 30 mg'dır. Çocuklar için en yüksek doz (kg) vücut ağırlığı başına günlük 60 mg'dır.
Yaşlılarda kullanımı:
TRİLEPTAL için alışılmış başlangıç dozu yaşlı hastalarda da yetişkinlerde olduğu gibi günde 600 mg'dır.
65 yaş veya üzerindeki hastalarda, TRİLEPTAL'in etkililiği ve güvenliliğinde bir fark saptanmamıştır.
Özel kullanım durumları:
Böbrek /Karaciğer yetmezliği:
Böbrek hastalığı (böbrek yetmezliği) olan hastalarda başlangıç dozu alışılmış başlangıç dozunun yarısıdır.
Hafif ve orta şiddette karaciğer yetmezliği olan hastalar için doz ayarlaması gerekli değildir.
Şiddetli karaciğer yetmezliği olan hastalarda TRİLEPTAL ile yapılmış çalışma yoktur. Şiddetli karaciğer yetmezliği olan hastalarda TRİLEPTAL kullanırken dikkatli olunmalıdır.
Doktorunuz sizin ya da çocuğunuzun TRİLEPTAL ile tedavisinin ne kadar süre devam edeceğini size söyleyecektir. Tedaviyi erken kesmeyiniz, çünkü istenen sonucu alamazsınız. Tedavinin süresi, sizin ya da çocuğunuzun nöbet tipine bağlıdır. Nöbetlerin kontrol altında tutulabilmesi için yıllar sürecek bir tedavi gerekebilir. Doktorunuza danışmadan dozu değiştirmeyiniz ya da tedaviyi kesmeyiniz.
Doktorunuz ayrı bir tavsiyede bulunmadıkça, bu talimatları takip ediniz.
İlacınızı zamanında almayı unutmayınız.
Eğer TRİLEPTAL 'in etkisinin çok güçlü veya zayıf olduğuna dair bir izleniminiz var ise doktorunuz veya eczacınız ile konuşunuz.
Kullanmanız gerekenden daha fazla TRİLAL
kullandıysanız:
TRİLEPTAL 'den kullanmanız gerekenden fazlasını kullanmışsanız, bir doktor veya eczacı ile konuşunuz.
TRİLAL
'i kullanmayı unutursanız:
Yalnızca bir doz almayı unuttuysanız, hatırladığınızda bu dozu hemen alınız. Fakat eğer bir sonraki dozunuzun zamanı gelmişse, atladığınız dozu artık almayınız. Normal ilaç alma düzeninize aynen devam ediniz.
Birden fazla dozu almayı unuttuysanız ya da tam olarak emin değilseniz, doktorunuzla temas kurunuz.
Unutulan dozları dengelemek için çift doz almayınız.
TRİLEPTAL ile tedavi sonlandırıldığında oluşabilecek etkiler:
Doktorunuz tarafından belirtilmedikçe, tedaviyi durdurmayınız.
4. Olası yan etkiler nelerdir?
Tüm ilaçlar gibi TRİLEPTAL'in içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir.
Yan etki geliştiğinde çoğunlukla hafif olup, genellikle tedavinin başlangıcında meydana gelmekte ve normal olarak zaman içerisinde kaybolmaktadır.
Aşağıdakilerden biri olursa, TRILEPTAL'i kullanmayı durdurun ve DERHAL
doktorunuza bildirin veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz:
- Dudaklarda, göz kapaklarında, yüzde, boğazda ya da ağızda şişliğe eşlik eden nefes alma, konuşma ya da yutkunma güçlüğü (anafilaktik reaksiyon ve anjiyoödem bulguları) ya da deri döküntüsü, ateş ve eklemlerde ve kaslarda ağrı gibi aşırı duyarlılık tepkilerinin diğer bulguları
- Deri ve/veya dudak, göz, ağız, burun kanallarının ya da üreme organlarının ince zarlı dış yüzeylerinde şiddetli kabarcıklanma (ciddi alerjik tepki belirtileri)
- İntihar düşüncesi
Bunların hepsi çok ciddi yan etkilerdir.
Bu çok ciddi yan etkilerin hepsi oldukça seyrek görülür.
Eğer bunlardan biri sizde mevcut ise, sizin TRİLEPTAL'e karşı ciddi alerjiniz var demektir.
Acil tıbbi müdahaleye veya hastaneye yatırılmanıza gerek olabilir.
- Yorgunluk, iş yaparken ya da spor sırasında nefes darlığı, solgun görünüm, baş ağrısı, üşüme, sersemlik hissi, ateşe yol açan sık enfeksiyonlar, boğaz ağrısı, ağızda ülser yaraları, normalden daha kolay kanama ya da çürük oluşumu, burun kanaması, ciltte kırmızımsı ya da morumsu benekler ya da deride açıklanamayan lekeler (kan pıhtılaşma hücreleri olan trombositlerin sayısında ya da kan hücrelerinin miktarında düşüşe bağlı belirtiler)
- Çoğunlukla yüzde, yorgunluk, ateş, bulantı, iştah kaybının eşlik edebileceği kırmızı lekeli döküntü (sistemik lupus eritematozus bulguları)
- Uyuşukluk, zihin bulanıklığı hali, kas seyirmesi ya da nöbet kasılmalarının önemli düzeyde kötüleşmesi (kandaki sodyum düzeylerinin çok düşük olmasına bağlanabilecek belirtiler)
- Sarılık ile birlikte grip benzeri belirtiler (Karaciğer iltihabı (hepatit) bulguları)
- Şiddetli üst karın ağrısı, kusma, iştah kaybı (Pankreas iltihabı (pankreatit) bulguları)
- Kilo artışı, yorgunluk, saç dökülmesi, kaslarda güçsüzlük, soğukluk hissi (tiroid bezinin az çalışması durumunun bulguları)
- Çok küçük çocuklarda (4 yaş altı): uyuşukluk, iştah azalması ve kolay uyarılabilirlik (kolayca aşırı tepki verme hali).
Bunların hepsi çok ciddi yan etkilerdir.
Eğer bunlardan biri sizde mevcut ise acil tıbbi müdahaleye veya hastaneye yatırılmanıza
gerek olabilir.
Bu çok ciddi yan etkilerin hepsi oldukça seyrek görülür.
Aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz, hemen doktorunuza bildiriniz veya size
en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz:
Aşağıdaki etkiler her 100 hastada 1 ila 10 hastayı etkileyebilir.
- Titreme
-
Düzenli hareketlerde bulunamama
- İstemli olmayan ve kontrolsüz göz hareketleri
- Huzursuzluk ve sinirlilik
- Çökkünlük (depresyon) hissi
Bunların hepsi ciddi yan etkilerdir. Acil tıbbi müdahale gerekebilir.
Bu ciddi yan etkiler yaygın görülür.
Aşağıdaki etkiler her 10000 hastada 1 hastayı etkileyebilir.
-
Düzensiz kalp atışları ya da çok hızlı ya da çok yavaş kalp hızı.
Bu ciddi bir yan etkidir. Acil tıbbi müdahale gerekebilir.
Bu ciddi yan etki çok seyrek görülür.
Aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz, doktorunuza söyleyiniz:
Aşağıdaki etkiler her 100 hastada 10'dan fazlasını etkileyebilir.
-
Yorgunluk
- Baş ağrısı
- Baş dönmesi
- Sersemlik hali
- Bulantı
- Kusma
- Çift görme
Bunlar TRİLEPTAL'in genellikle hafif ila orta dereceli ve geçici yan etkileridir ve genellikle zamanla kendiliğinden düzelir.
Bu yan etkiler çok yaygın görülür.
Aşağıdaki etkiler her 100 hastada 1 ila 10 hastayı etkileyebilir.
- Güçsüzlük
- Hafıza bozuklukları
-
Dikkati toplamada yetersizlik
- Algılama ve tepki göstermede yetersizlik
- Sürekli huzursuzluk durumu
- Zihin bulanıklığı hali
- Bulanık görme
- Kabızlık
- İshal
- Karın ağrısı
- Sivilceler
- Saç dökülmesi
- Denge bozukluğu
Bunlar TRİLEPTAL'in genellikle hafif ila orta dereceli ve geçici yan etkileridir ve genellikle zamanla kendiliğinden düzelir.
Bu yan etkiler yaygın görülür.
Aşağıdaki etkiler her 10000 hastada 1 hastayı etkileyebilir.
-
Yüksek kan basıncı
- B9 vitamini (folik asit) eksikliği. B9 vitamini eksikliğinin bazı bulguları şöyledir: ishal, çökkünlük (depresyon) hissi ve kan hücrelerinin sayısında azalmaya ilişkin belirtiler.
Bunlar TRİL
EPTAL'in genellikle hafif ila orta dereceli ve geçici yan etkileridir.
Bu yan etkiler çok seyrek görülür.
Uzun süredir TRİLEPTAL tedavisi görmekte olan hastalarda Kemik yoğunluğunda azalma (osteopeni), kemik erimesi (osteoporoz) ve kemik kırılmaları dahil olmak üzere kemik hastalıkları bildirilmiştir.
Eğer bu kullanma talimatında bahsi geçmeyen herhangi bir yan etki ile karşılaşırsanız doktorunuzu veya eczacınızı bilgilendiriniz.
5. TRİLAL
'in saklanması
TRİLEPTAL 'i çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.
TRİLEPTAL'i 30 oC'nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız. Şişe açıldıktan sonra 7 hafta içinde kullanılır.
Son kullanma tarihiyle uyumlu olarak kullanınız.
Ambalajdaki son kullanma tarihinden sonra TRİLEPTAL 'i kullanmayınız.
Eğer ambalajın hasar gördüğünü fark ederseniz TRİLEPTAL'i kullanmayınız.
Ruhsat sahibi:
Novartis Ürünleri
34912 Kurtköy - İstanbul
Üretim yeri:
Delpharm Huningue S.A.S.
Site Industriel de Huningue 26 rue de la Chapelle F-68330 Huningue, Fransa
Novartis Pharma AG, Basel, İsviçre'den ithal edilmiştir.
Bu kullanma talimatıtarihinde onaylanmıştır.
12/12