KISA ÜRÜN BİLGİSİ1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
Duphaston® 10 mg Film Tablet
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMEtkin madde:
Her bir film tablet 10 mg didrogesteron içerir.
Yardımcı maddeler:
Laktoz monohidrat 111.1 mg
Yardımcı maddeler için bölüm 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Oral yoldan kullanılan film kaplı tablet
Yuvarlak, bikonveks, çentikli, beyaz, bir yüzünde '155' yazılı tablet (ölçü 7 mm)
Çentik çizgisi, tabletin eşit dozlara bölünmesi amacıyla kullanılmaz, sadece yutmayı kolaylaştırmak amacıyla tableti rahatlıkla ikiye kırmk içindir.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER4.1 Terapötik Endikasyonları
Progesteron eksikliği durumlarında:
• Dismenore tedavisinde
• Endometriyozis tedavisinde
• Sekonder amenorenin tedavisinde
• Düzensiz siklus tedavisinde
• Disfonksiyonel uterus kanamalarının tedavisinde
• Pre-menstruel sendromların tedavisinde
• Düşük tehdidi tedavisinde
• Habitüel abortus tedavisinde
• Luteal yetmezliğe bağlı gelişen infertilitenin tedavisindeHormon replasman tedavisinde
İntakt uterusu olup, doğal olarak veya cerrahi girişim sonucu menopoza girmiş kadınlarda uygulanan hormon replasman tedavisinde kullanılan östrojenin endometriyum üzerindekiistenmeyen etkilerini önlemek amacıyla kullanılır.
4.2 Pozoloji ve uygulama ŞekliPozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:
Dozaj, tedavi programı ve tedavi süresi, disfonksiyonun ve klinik yanıtın şiddetine göre ayarlanabilir.
Hormon replasman tedavisi:
•
Sürekli ardışık tedavi: Sürekli östrojen tedavisi ile kombine olarak, 28 günlük her siklusunbirbirini izleyen 14 gününde günde bir film tablet, 10 mg Duphaston® uygulanır.
• Siklik tedavi: Östrojen döngüsel ve aralıklı olarak verildiğinde, genellikle 21 gün tedavi uygulanır ve 7 gün tedavi durdurulur. Siklik östrojen tedavisi ile kombine olarak, östrojentedavisinin son 12-14 gününde günde bir film tablet 10 mg Duphaston® uygulanır.
• Klinik yanıta bağlı olarak, dozaj günde 20 mg Duphaston®'a artırılabilir.
Dismenore :
Siklusun 5-25' inci günleri arasında günde iki kez 10 mg.
Endrometriyozis :
Siklusun 5-25' inci günleri arasında veya sürekli olarak günde iki veya üç
kez 10 mg.
Disfonksiyonel uterius kanaması:
Kanama epizotunu durdurma amaçlı tedaviye
başlandığında, 5 ila 7 gün süreyle günde iki kez 10 mg.
Sürekli tedavi için, siklusun 11-25'inci günleri arasında günde iki kez 10 mg. Başlangıç günü ve tedavi günü süresibireysel siklus uzunluğuna bağlı olacaktır.
Endometriyum, endojen veya eksojen östrojen ile yeterli derecede hazır hale gelmişse, çekilme kanaması başlar.
Sekonder Amenore:
Endojen veya eksojen östrojen ile yeterli derecede hazır hale
gelmiş endometriyumun optimum sekretuvar dönüşümü için, teorik adet döngüsünün ikinci yarısı boyunca 14 günsüre ile günde iki kez 10 mg Duphaston®.
Pre-menstrüel sendromlar:
Siklusun 11-25'inci günleri arasında günde iki kez 10 mg.
Başlangıç günü ve tedavi günü süresi bireysel siklus uzunluğuna bağlı olacaktır.
Düzensiz siklus tedavisi:
Siklusun 11-25'inci günleri arasında günde iki kez 10 mg.
Başlangıç günü ve tedavi günü süresi bireysel siklus uzunluğuna bağlı olacaktır.
Başlangıçta 40 mg, takiben semptomlar ortadan kalkıncaya kadar sekiz saatte bir 10 mg.
Gebeliğin 12'inci haftasına kadar günde iki kez 10 mg.
Lutealyetmezliğe bağlı infertilite:
Siklusun 14-25'inci günleri arasında günde 10 mg. Tedavi,
en az birbirini izleyen 3 siklus boyunca sürdürülmelidir.
Uygulama Şekli
Ağzı yolu ile alınır. Daha yüksek dozajların alınması gerektiği durumlarda, tabletler gün içinde eşit aralıklarla alınmalıdır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler :Böbrek/karaciğer yetmezliği:
Bu hasta grubunda spesifik klinik çalışma mevcut değildir.
Pediyatrik popülasyon:
İlk adet öncesinde didrogesteronun ilgili kullanımı mevcut değildir.
12-18 yaş arası adolesanlarda didrogesteronun güvenliliği ve etkililiği belirlenmemiştir. Mevcut veriler, bölüm 4.8 ve 5.1'de tanımlanmaktadır, ancak pozoloji önerisi yapılamamaktadır.
Geriatrik popülasyon:
Bu hasta grubunda, klinik çalışmalardan elde edilen sınırlı veri mevcuttur. Mevcut veriler, bu hasta popülasyonunda doz ayarlamasına gerek olmadığını önermektedir.
4.3 Kontrendikasyonlar
• Etkin madde didrogesteron ve içerdiği yardımcı maddelere bilinen bir aşın duyarlılığı olanlarda,
• Bilinen veya progesterona bağlı olabilecek şüpheli neoplazmlarda ,
• Tanı konmamış vajinal kanamalarda,kontrendikedir.
• Didrogesteronun östrojenler ile kombine kullanımındaki kontrendikasyonlarda dakullanılmamalıdır.
4.4 Özel Kullanım Uyarıları ve Önlemleri
Anormal kanama için didrogesteron ile tedaviye başlamadan önce kanamanın etiyolojisi belirlenmelidir.
Tedavinin ilk ayları boyunca ara kanamalar ve lekelenme meydana gelebilir. Ara kanama veya hafif kanamalar, tedaviden bir süre sonra meydana geliyorsa veya tedavi kesildiktensonra devam ediyorsa, endometriyal malignite şüphesini ekarte etmek için nedeniniaraştırmak üzere endometriyal biyopsiyi de içerebilecek bir araştırma yapılmalıdır.
Gözlem gerektiren durumlar
Aşağıdaki şartlardan herhangi biri daha önce görüldü ise ve/veya hamilelik sırasında veya daha önce yapılan hormon tedavisinde alevlendi ise hasta yakındantakip edilmelidir. Didrogesteron tedavisi ile özellikle aşağıdaki durumlarda bu şartlarıntekrarlayabileceği veya alevlenebileceği göz önüne alınmalıdır ve tedavinin sonlandırılmasıdüşünülmelidir;
1- Porfıri
2- Depresyon
3- Akut veya kronik karaciğer hastalığı nedeni ile oluşan anormal karaciğer fonksiyonu
Diğer koşullar
Lapp laktaz eksikliği veya glukoz-galaktoz malabsorpsiyonu gibi nadir olarak görülen kalıtımsal galaktoz intoleransı olan hastalar Duphaston® almamalıdır.
Hormon replasman tedavisi için östrojenler ile kombine olarak didrogesteron kullanıldığında aşağıdaki uyarılar ve önlemler uygulanır:
Östrojen preparatının ürün bilgisinde yer alan uyarıları ve önlemleri de dikkate alınız.
Postmenapozal semptomların tedavisinde, hormon replasman tedavisi sadece yaşam kalitesini olumsuz etkileyen semptomlara yönelik olarak başlatılmalıdır. Her durumda, en az yılda birkez risklere ve faydalara ilişkin dikkatli bir değerlendirme yapılmalıdır ve eğer faydasıriskinden fazla ise tedaviye devam edilmelidir.
Erken menopoz tedavisinde hormon replasman tedavisi ile ilişkilendirilen risklere ilişkin kanıt sınırlıdır. Bununla birlikte, genç kadınlarda mutlak riskin düşük seviyede olması nedeniyle,genç kadınlarda fayda ve risk dengesi, yaşlı kadınlara göre daha olumlu olabilir.
Tıbbi muayene / takip
• Hormon replasman tedavisine başlamadan veya yeniden uygulamadan önce, tam kişisel ve aile medikal hikayesi alınmalıdır. Fiziksel (pelvik ve meme muayenesi dahil)muayene, hikaye, kontrendikasyonlar ve uyarılar rehberliğinde uygulanmalıdır. Tedavisürecinde, sıklık ve özelliği kişiye göre düzenlenmek kaydı ile düzenli check-up tavsiyeedilmektedir. Kadınlara memelerinde fark ettikleri her tip değişiklikleri doktorlarına veyahemşirelerine bildirmeleri gerektiği söylenmelidir (aşağıda 'Meme Kanseri' bölümünebakınız.). Kişinin klinik ihtiyaçlarına göre uyarlanan, mevcut kabul edilmiş taramauygulamalarına uygun görüntüleme araçlarını kullanarak (örneğin mamografiyi de içerecekşekilde) incelemeler yapılmalıdır.
Endometriyal hiperplazi ve karsinoma
Uterusu sağlam olan kadınlarda, östrojenin uzatılmış periyotlar boyunca tek başına uygulanması durumunda endometriyal hiperplazi ve karsinoma riski artar. Histeroktemiameliyatı gerçirmemiş kadınlarda, 28 günlük siklus boyunca en az 12 gün süreyledidrogesteron gibi bir progestojenin eklenmesi veya sürekli kombine östrojen-progestojentedavisi sadece östrojen içeren hormon replasman tedavisi ile ilişkilendirilen risk artışınıönleyebilir.
Meme kanseri
Genel bilgiler, kombine östrojen-progestojen uygulanan ve ayrıca sadece östrojen içeren hormon replasman tedavisi alan kadınlarda, hormon replasman tedavisi süresine bağlı olarak,meme kanseri riskinin arttığını ortaya koymaktadır.
Kombine östrojen-progestojen tedavisi: Randomize plasebo kontrolü çalışma olan Kadın
Sağlık Girişimi (WHI-Women's Health Initiative) çalışması ve epidemiyolojik çalışmalar, hormon replasman tedavisi için kombine östrojen-progestojen alan kadınlarda, yaklaşık 3 yılsonra belirgin hale gelen meme kanseri riskinde artış olduğu bulgusu konusunda tutarlıdır.Risk artışı, kullanım sırasında birkaç yıl içinde belirgin hale gelmekte, ancak tedavikesildikten sonra birkaç yıl (en fazla 5 yıl) içinde başlangıç seviyesine dönmektedir. Hormonreplasman tedavisi, özellikle östrojen-progestojen kombine tedavisi, meme kanserininradyolojik tespitini olumsuz etkileyebilir.
Ovaryum kanseri
Ovaryum kanseri, meme kanserinden çok daha seyrek görülür. Sadece östrojen içeren hormon replasman tedavisinin uzun süreli (en az 5-10 yıl) kullanımı, ovaryum kanserinde hafif riskartışı ile ilişkilendirilmiştir. Kadın Sağlık Girişim Çalışması araştırmasını da içeren bazıçalışmalar, kombine hormon replasman tedavisinin uzun süreli kullanılmasının, benzer veyabiraz daha düşük bir risk teşkil edebileceğini ortaya koymaktadır.
Venöz tromboembolizm (VTE)
Hormon replasman tedavisi, 1.3-3 kat daha fazla venöz tromboembolizm, yani derin ven trombozu veya pulmoner embolizm gelişme riski ile ilişkilendirilmektedir. Bu durumunmeydana gelmesi, daha sonraki dönemlere kıyasla hormon replasman tedavisinin ilkyıllarında daha olasıdır.
Bilinen trombofilisi olan hastalarda venöz tromboembolizm riski artar ve hormon replasman tedavisi bu riske katkı yapabilir. Dolayısıyla hormon replasman tedavisi bu hastalardakontrendikedir. Venöz tromboembolizme ilişkin genel olarak bilinen risk faktörleri arasında,östrojenlerin kullanımı, ileri yaş, majör cerrahi müdahale, uzun süreli hareketsizlik, obezite(BMI > 30 kg/m
2), gebelik/doğum sonrası periyot, sistemik lupus eritematozis ve kansersayılabilir. Venöz tromboembolizmde varikoz venlerinin olası rolüne ilişkin bir konsensusbulunmamaktadır.
Tüm postoperatif hastalarda olduğu gibi, cerrahi müdahaleden sonra Venöz tromboembolizmi önlemek için profilaktik önlemlerin alınması gerekir. Elektif cerrahi sonrası uzun dönemlihareketsizlik bekleniyorsa, hormon replasman tedavisinin, müdahelenin 4-6 hasfta öncesikesilmesi önerilir. Hasta tamamen mobilize olana kadar tedavi yeniden başlatılmamalıdır.Kişisel hikayesinde venöz tromboembolizm olmayan ancak genç yaşında tromboz hikayesiolan birinci dereceden bir yakını olan hastalarda, tarama, sınırlar göz önüne alınarakönerilebilir. Trombofilik kusurların sadece bir bölümü taramada tanımlanır.
Aile bireylerinde tromboz ile seyreden bir trombofilik kusur tanımlanırsa veya kusur 'ciddi' ise (örn., antitrombin, S proteini veya C proteini eksikliği veya kusurlar kombinasyonu)hormon replasman tedavisi kontrendikedir.
Halihazırda kronik antikoagülan tedavisi gören hastalar, hormon replasman tedavisi kullanımının fayda-risk durumuna ilişkin dikkatli bir değerlendirmeden geçmelidir. Tedavininbaşlamasını takiben VTE gelişirse ilaç uygulaması sonlandırılmalıdır.
Hastalar potansiyel tromboembolik semptomların (örneğin:bacakta ağrılı şişme, göğüste ani ağrı, nefes darlığı) oluşması durumunda derhal doktorlarını bilgilendirmeleri konusundauyarılmalıdır.
Koroner kalp hastalığı
Kombine östrojen-progestojen veya sadece östrojen içeren hormon replasman tedavisi alan, daha önce koroner kalp hastalığı olan veya olmayan kadınlarda miyokard enfarktüsüne karşıkorunmaya dair randomize kontrollü çalışmalardan bir kanıt elde edilememiştir.
Kombine östrojen-progestojen tedavisi: Kombine östrojen-progestojen içeren hormon replasman tedavisi kullanımı sırasındaki rölatif koroner kalp hastalığı riski biraz artmaktadır.Başlangıçtaki mutlak koroner kalp hastalığı riski büyük ölçüde yaşa bağlı olduğu için,östrojen-progestojen kullanımına bağlı, koroner kalp hastalığı vakalarının sayısı menopozayaklaşan sağlıklı kadınlarda çok düşüktür ancak daha ileri yaşlarda artacaktır.
İskemik felç
Kombine östrojen-progestojen ve sadece östrojen içeren tedavi, iskemik felç riskinde 1.5 kata kadar artış ile ilişkilendirilmektedir. Rölatif risk, yaşla veya menopoz süresi ile değişmez.Ancak, başlangıçtaki felç riski büyük ölçüde yaşa bağlı olduğu için, hormon replasmantedavisi kullanan kadınlarda genel felç riski yaşla birlikte artacaktır.
4.5 Diğer Tıbbi Ürünlerle Etkileşimler ve Diğer Etkileşim Şekilleri
In vitro(Hypericum perforatum),In vitroÖzel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:Pediyatrik popülasyon:Bu hasta grubunda spesifik etkileşim çalışmaları mevcut değildir.
4.6 Gebelik ve LaktasyonGenel tavsiye
Gebelik Kategorisi B
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Terapötik dozlarda, didrogesteronun doğum kontrolü özelliği mevcut değildir. Gebeliğin istenmediği durumlarda, tedavi boyunca, kadınlar hormonal olmayan, etkin kontrasepsiyonmetodlarını kullanmalıdır.
Gebelik Dönemi
Yaklaşık 10 milyondan fazla gebe kadının didrogesterona maruz kaldığı tahmin edilmektedir. Şimdiye kadar gebelik süresince didrogesteron kullanımının zararlı bir etkisi olduğuna dairbulgu bulunmamaktadır.
Literatür çalışmalarında raporlanan bazı progestojenler, hipospadias riskinde artışa yol açması ile ilişkilendirilmiştir. Buna rağmen, gebelik dönemindeki tesbiti zorlaştırıcı faktörler nedeniile progestojenlerin hipospadias oluşumuna olan katkısı ile ilgili tanımlanmış bir sonucaulaşılamaz.
Erken gebelik döneminde didrogesteron ile tedavi edilen sınırlı sayıda kadın ile yapılan klinik çalışmalar risk düzeyinde bir artış göstermemiştir. Didrogesteron hakkında bugüne dekepidemiyolojik bir veri bulunmamaktadır.
Klinik olmayan embriyonal/fetal ve doğum sonrası geliştirme çalışmaları farmakolojik profil ile uyumludur.
Sadece ilaca maksimum maruz kalma seviyesinin aşıldığı durumlarda klinik kullanımla çok az ilgili olan istenmeyen etkiler oluşmuştur (bakınız Klinik öncesi güvenlik verileri).
Didrogesteron doktor tarafından gerekliliği açıkça belirtilirse gebelikte kullanılabilir.
Gebelikte maruz kalma olgularında gelen sınırlı veriler, didrogesteronun gebelik uzerinde ya da fetusun/yeni doğan cocuğun sağlığı uzerinde advers etkileri olduğunu gostermemektedir.Bugune kadar herhangi onemli bir epidemiyolojik veri elde edilmemistir. Hayvanlar uzerindeyapılan calısmalar, gebelik / embriyonal / fetal gelisim / doğum ya da doğum sonrası gelisimile ilgili olarak doğrudan ya da dolaylı zararlı etkiler olduğunu gostermemektedir (bkz. bölüm5.3). Gebe kadınlara verilirken tedbirli olunmalıdır.
Laktasyon dönemi
Didrogesteronun anne sütüne geçtiğine dair bir veri bulunmamaktadır. Diğer progestojenler ile deneyimler progestojen ve metabolitlerin anne sütüne küçük miktarlarda geçtiğinigöstermektedir. Bebek için riskli olup olmadığı bilinmemektedir. Bu nedenle laktasyondöneminde didrogesteron kullanılmamalıdır.
Üreme yeteneği/Fertilite:
Terapötik dozlarda didrogesteronun fertiliteyi azalttığına dair bir kanıt bulunmamaktadır.
4.7 Araç ve Makine Kullanımı Üzerindeki Etkiler
Araç ve makine kullanma yeteneği üzerinde çok az bir etkisi vardır.
Seyrek olarak, didrogesteron, özellikle alındıktan sonraki ilk birkaç saat içinde hafif uyku hali ve/veya baş dönmesine yol açabilir. Dolayısıyla, araç veya makine kullanılırken dikkatliolunmalıdır.
4.8 İstenmeyen etkiler
Didrogesteronun östrojen ile kombine edilmediği endikasyonlara ilişkin klinik araştırmalarda, en yaygın bildirilen advers reaksiyonlar, migren/baş ağrısı, bulantı, adet düzensizlikleri vememe ağrısı/hassasiyetidir.
Aşağıda yer alan istenmeyen etkiler, östrojen kombinasyonsuz görülen ve spontan raporlardan elde edilen endikasyonlara yönelik, didrogesteronun kullanıldığı klinik araştırmalar (n=3483)sırasında aşağıda belirtilen sıklıklarda gözlemlenmiştir:
MeDRA Sistem organ sııı | Yaygın >1/100 ila < 1/10
| Yaygın Olmayan > 1/1000 ila < 1/100
| Seyrek > 1/10000 ila < 1/1000
|
(Kist ve polipler de dahil olmakuzere) iyi huyluve kötu huylu neoplazmalar
|
|
| Progestojene bağımlı neoplazmlarınboyutunda büyüme(meningioma gibi)
|
Kan ve lenf- sistemi hastalıkları
|
|
| Hemolitik anemi
|
Bağışıklık sistemi hastalıkları
|
|
| Aşırı duyarlılık
|
Psikiyatrik hastalıkları
|
| Depresif ruh hali
|
|
Sinir sistemi hastalıkları
| Baş ağrısı/ Migren
| Baş dönmesi
| Somnolans
|
Gastrointestinal hastalıkları
| Bulantı
| Kusma
|
|
Hepatobilier hastalıklar
|
| Karaciğer fonksiyonlarındadeğişiklikler (sarılık, asteniveya kırıklık ve karınağrısı ile birlikte ortayaçıkan)
|
|
Deri ve derialtı doku hastalıkları
|
| Alerjik deri reaksiyonları (örn: döküntü, kaşıntı,ürtiker)
| Anjiyoödem*
|
Üreme sistemi ve göğüs hastalıkları | Menstrüalbozukluklar(metroraji,menoraji, oligo-/amenore,dismenore vedüzensizmenstrüasyondahil) |
| Memede şişme |
| Memedeağrı/hassasiyet |
|
|
Genelbozukluklar ve uygulamabölgesine ilişkinhastalıkları |
|
| Ödem |
Araştırmalar |
|
| Kilo artışı |
* Klinik araştırmalarda gözlemlenmemiş spontan raporlardan elde edilen istenmeyen etkiler, sıklık tahmininin %95 güven aralığı üst limitinin 3/x'ten fazla olmamasına dayanılarak, 'seyrek' sıklık kategorisine alınmıştır; burada x = 3483 (klinikaraştırmalarda gözlemlenen toplam denek sayısı).
Adölesan popülasyonda görülen istenmeyen etkiler:
Spontan raporlara ve sınırlı klinik araştırma verilerine dayanılarak, adolesanlardaki advers reaksiyon profilinin erişkinlerde görülene benzer olması beklenmektedir
Östrojen-progestojen tedavisi ile ilişkili istenmeyen etkiler, bölüm 4.4 ve östrojen preparatının ürün bilgisine bakınız:
- Meme kanseri, endometrial hiperplazi, endometrial karsinoma, ovaryum kanseri
- Venöz tromboembolism
- Miyokard enfarktüsü, koroner arter hastalığı, iskemik felç4.9 Doz Aşımı ve Tedavisi
İnsanlarda doz aşımına ilişkin sınırlı veri mevcuttur. Didrogesteron, oral dozlamadan sonra iyi tolere edilmiştir (insanlarda günlük maksimum 360 miligrama kadar). İlaca özgü bir antidotyoktur ve tedavi semptomatik olarak yapılmalıdır. Bu bilgi aynı zamanda çocuklarda doz aşımıiçin de geçerlidir.
5. FARMAKOLOJIK ÖZELLIKLER5.1 Farmakodinamik Özellikleri
Farmakoterapötik grubu:Genito üriner sistem ve seks hormonları
ATC Kodu: (G03DB01)
Duphaston® östrojen etkinliği altındaki uterusta tam sekretuar endometriyum oluşturan ve buna bağlı olarak östrojen ile indüklenen artmış endometriyum hiperplazisi ve/ veya karsinojenez riskinekarşı korunma sağlayan oral yoldan etkili bir progestojen'dir. Bütün endojen progesteron eksikliğivakalarında endikedir. Duphaston® östrojenik, androjenik, termojenik, anabolik veya kortikoidherhangi bir aktiviteye sahip değildir.
Adolesan popülasyon
Sınırlı klinik araştırmalar, didrogesteronun erişkin popülasyonda görülene benzer şekilde 18 yaşından genç hasta popülasyonunda, dismenore, adet öncesi sendrom, disfonksiyonel uteruskanaması ve düzensiz adet siklusu semptomlarını hafifletmede etkili olduğunu göstermektedir.
5.2. Farmakokinetik özellikleri Emilim:
Oral yoldan uygulanmasını takiben, didrogesteron hızla emilir. T
maks değerleri 0.5 ve 2.5 saat arasındadır. Didrogesteronun mutlak biyoyararlanımı (oral 20 mg doza karşılık 7.8 mgintravenöz kullanım) %28'dir.
10 mg didrogesteronun tekil doz alımı sonrasında, didrogesteron (D) ve 20a-dihidrodidrogesteron (DHD) için farmakokinetik parametreleri aşağıdaki tabloda gösterilmektedir.
| D
| DHD
|
Cmaks (ng/mL)
| 2.1
| 53.0
|
EAAinf (ngh/mL)
| 7.7
| 322.0
|
Dağılım:
Didrogesteronun intravenöz uygulanması sonrasında, kararlı hal dağılım hacmi yaklaşık 1400 L'dir. Didrogesteron ve DHD'nin plazma proteinlerine bağlanma oranı %90'dan fazladır.
Biyotransformasyon:
Oral yoldan alınmasını takiben, didrogesteron hızla DHD'ye metabolize olur. Ana aktif metabolit olan 20 a-dihidrodidrogesteron (DHD) uygulama sonrası yaklaşık 1.5 saatte pikyapar.
DHD'nin plazma seviyeleri ana ilaç ile kıyaslandığında önemli ölçüde yüksektir. DHD'den didrogesterona EAA ve Cmax oranları sırası ile 40 ve 25'tir. Ortalama terminal yarılanmaömrü, didrogesteron ve DHD için sırasıyla 5 ila 7 ve 14 ila 17 saat arasında değişmektedir.Tüm metabolitlerin genel özelliği, ana bileşiğin 4,6 diene-3-one konfigürasyonunun korunup20 a-diroksilasyonunun bulunmamasıdır. Bu durum didrogesteronun östrojenik ve androjeniketkilerinin olmamasının nedenidir.
Eliminasyon:
Oral yoldan alınmasını takiben, dozun ortalama % 63'ü idrar ile atılır. Toplam plazma klerensi 6.4 L/dak'dır. 72 saat içerisinde, idrar ile atılma tamamlanır. DHD idrarda ağırlıklıolarak glukuronik asit konjugatı şeklinde bulunur.
Doğrusallık /Doğrusal Olmayan Durum:
Tekil ve çoklu doz farmakokinetikleri oral dozda 2.5 ila 10 mg aralığında lineerdir.
Tekil ve çoklu dozların kinetiklerinin karşılaştırılması, tekrarlanan dozun sonucu olarak didrogesteronun ve DHD'nin farmakokinetiğinin değişmediğini göstermiştir. 3 günlük tedavisonrası kararlı hale ulaşılmıştır.
5.3 Klinik Öncesi Güvenlilik Verileri
Tekli ve tekrarlayan doz toksisitesi, genotoksisite ve karsinojenik potansiyele ilişkin klasik çalışmalardan elde edilen klinik dışı veriler, insanlar için özel bir tehlike olmadığını ortayakoymaktadır. Sıçanlarla yapılan üreme toksisite çalışmaları, insanlarda kullanılmayan yüksekdozlarda, erkek yavrularda belirgin meme uçları (11 günlük ile 19 günlük arasında) vehipospadya insidansında artış ortaya koymuştur. İnsanlardaki esas hipospadya riski, sıçanlarve insanlar arasındaki türlere özel büyük metabolizma farkı nedeniyle hayvan çalışmalarındatayin edilemez (ayrıca bkz. bölüm 4.6).
Sınırlı hayvan verileri didrogesteronun progestojenik aktivitesiyle uyumlu olarak parturisyonu uzattığını göstermiştir.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLERİ6.1 Yardımcı Maddelerin Listesi
Her bir film tablet aşağıda yer alan yardımcı maddeleri içermektedir:
Laktoz monohidrat, metilhidroksipropilselüloz, mısır nişastası, susuz kolloidal silika, magnezyum stearat, opadry Y-1-7000 beyaz (E 171)
6.2 Geçimsizlikler
Bildirilmemiştir.
6.3 Raf Ömrü
24 ay
6.4 Saklamaya Yönelik Özel Uyarılar
25°C' nin altındaki oda sıcaklığında, kuru bir yerde ve orijinal ambalajında saklayınız.
6.5 Ambalajın Niteliği ve İçeriği
20 tabletlik PVC/ Al folyo blisterde ambalajlanmaktadır.
6.6 Beseri Tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer ozel onlemler
Geçerli olduğu takdirde kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller 'Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği' ve 'Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmelik'lerineuygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
Abbott Laboratuarları İth. İhr.ve Tic. Ltd. Şti.
Saray Mah., Dr. Adnan Büyükdeniz Cad., No:2,
Kelif Plaza, 34768 Ümraniye -İstanbul
Telefon: 0216 636 06 00 Fax: 0216 692 10 66
8. RUHSAT NUMARASI
199/ 35
9. İLK RUHSAT TARİHİ/ RUHSAT YENİLEME TARİHİ
27.02.2002 /........
10. KÜB'ÜN REVİZYON TARİHİ