CISPLATIN - KOÇAK 10 mg/ 20 ml I.V. İnfüzyon İçin Konsantre Solüsyon İçeren Flakon
Damar içine uygulanır.
Etken Madde
Her flakon (20 ml) 10 mg sisplatin içerir.Yardımcı maddeler
Sodyum klorür, enjeksiyonluk su.Bu Kullanma Talimatında:
1. CISPLATIN-KOCAK nedir ve ne için kullanılır?
2. CISPLATIN-KOCAK’i kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
3. CISPLATIN-KOCAK nasıl kullanılır?
4. Olası yan etkiler nelerdir?
5. CISPLATIN-KOCAK’in saklanması
Başlıkları yer almaktadır.
2.CISPLATIN-KOCAK nedir ve ne için kullanılır?
CISPLATIN - KOÇAK oldukça açık san renkli çözeltidir. Kutu içinde 1 adet 20 mL’lik amber renkli cam şişede bulunmaktadır.
CISPLATIN - KOÇAK sitostatikler (hücrelerin bölünmelerini durduran) olarak adlandırılan ve kanser tedavisinde kullanılan bir ilaçtır. CISPLATIN - KOÇAK tek başma kullanılmakla beraber daha çok diğer sitostatik ilaçlarla birlikte kullanılmaktadır.
CISPLATIN - KOÇAK vücudunuzda belirli kanser tiplerine sebep olabilen hücreleri yok eder (testis tümörleri, yumurtalık tümörleri, baş ve boyun tümörleri, akciğer tümörleri, idrar kesesi tümörleri gibi).
İstediğinizde doktorunuz sizi bilgilendirecektir.
3.CISPLATIN-KOCAK nasıl kullanılır ?
Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar
CISPLATIN - KOÇAK yalnızca kanser tedavisinde deneyimli doktorlar tarafından uygulanmalıdır.
Doktorunuz hastalığınıza uygun olacak şekilde kullanmanız gereken ilaç miktarını sizin için belirleyecektir.
Önerilen CISPLATIN - KOÇAK dozu sizin genel durumunuza, tedavinin beklenen etkilerine, ilacın tek başına (monoterapi) veya diğer ilaçlarla birlikte (kombine kemoterapi) uygulanmasına bağlıdır.
Önerilen genel doz rejimi aşağıdaki gibidir:
Tek başına tedavi (monoterapi):
Her 3-4 haftada bir tek doz olarak 50-120 mg/m2 (vücut yüzey alanına göre).
Her 3-4 haftada bir 5 gün süreyle günde 15-20 mg/m2 (vücut yüzey alanına göre).
Diğer ilaçlarla birlikte tedavi (kombine kemoterapi):
Her 3-4 haftada bir 20 mg/m2 ya da daha fazla (vücut yüzey alanına göre).
Uygulama yolu ve metodu
CISPLATIN - KOÇAK sadece damar içine uygulanır.
CISPLATIN - KOÇAK; sodyum klorür çözeltisi, glukoz içeren sodyum klorür çözeltisi veya mannitol içeren sodyum klorür çözeltisi ile seyreltilmelidir,
CISPLATIN - KOÇAK alüminyum içeren materyallerle temas ettirilmemelidir.
Böbreklerde oluşabilecek sorunlardan kaçınmak veya bu sorunları azaltmak için CISPLATIN - KOÇAK uygulamasını takiben 24 saat boyunca bol miktarda sıvı almanız önerilir.
Değişik yaş gruplan:
Çocuklarda kullanımı
Güvenliği ve etkinliği henüz belirlenmemiştir.
Yaşlılarda kullanımı
Böbrek ve kemik iliği fonksiyonu normal olan yaşlılar için özel bir uyan bulunmamaktadır.
Özel kullanım durumları
Böbrek yetmezliği/ Karaciğer yetmezliği
Böbrek ve/veya karaciğer yetmezliğiniz varsa doktorunuz sizin için ilacınızın dozunu ayarlayacaktır.
Eğer CISPLATIN - KOÇAK’ın etkisinin çok güçlü veya zayıf olduğuna dair bir izleminiz var ise doktorunuz veya eczacınız ile konuşunuz.
Kullanmanız gerekenden daha fazla CISPLATIN-KOCAK kullanırsanız
Bu ilaç size hastanedeyken verileceği için ilacınızı çok az ya da çok fazla miktarda almanız beklenmez, bununla beraber herhangi bir endişeniz olduğu takdirde doktorunuza veya eczacınıza bildiriniz.
CISPLATIN - KOÇAK'tan kullanmanız gerekenden fazlasını kullanmışsanız bir doktor veya eczacı ile konuşunuz.
CISPLATIN-KOCAK'i kullanmayı unuttuysanız
Unutulan dozları dengelemek için çift doz almayınız.
CISPLATIN - KOÇAK ile tedavi sonlandırddığında oluşabilecek etkiler:
CISPLATIN - KOÇAK ile tedavi sonlandırddığında oluşabilecek etkiler konusunda detaylı bilgi için doktorunuza danışınız.
4.Olası yan etkiler nelerdir ?
Tüm ilaçlar gibi CISPLATIN-KOCAK’in içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir.
Aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz, hemen doktorunuza bildiriniz veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz:
- Kalıcı ve ağır ishal veya kusma
- Dudak yaralan veya ağız ülseri (stomatit/mukozit)
- Yüz, dudaklar, ağız ve boğazda şişme
- Kuru öksürük, nefes alma güçlüğü veya hmltı gibi beklenmedik solunum problemleri
- Yutma güçlüğü
- El ve ayak parmaklarında hissizlik veya kanncalanma
- Aşın yorgunluk
- Normal olmayan berelenme veya kanama
- Boğaz ağnsı veya yüksek ateş gibi enfeksiyon belirtileri
- İnfüzyon sırasında enjeksiyon bölgesinde rahatsızlık
Yan etkiler görülme sıklıklanna göre aşağıdaki şekilde sıralanmıştır:
Çok yaygın : 10 hastanın en az 1 inde görülebilir.
Yaygın : 10 hastanm birinden az, fakat 100 hastanın birinden fazla görülebilir.
Yaygın olmayan : 100 hastanm birinden az, fakat 1000 hastanın birinden fazla görülebilir.
Seyrek : 1.000 hastanm birinden az görülebilir.
Çok seyrek : 10.000 hastanın birinden az görülebilir.
Bilinmiyor : Eldeki veriler ile tahmin edilemiyor.
Çok yaygın görülen yan etkiler
- Beyaz kan hücreleri miktannda azalma (lökopeni), bu durum enfeksiyonlara yakalanmanızı olası kılar. Kan pıhtılaştırıcı hücrelerin miktarında azalma (trombositopeni), bu durum kanama ve berelenme riskini artınr. Kırmızı kan hücreleri miktannda azalma (anemi), bu durum derinizde solukluk yapabilir ve halsizlik ile nefes kesilmesine sebep olabilir.
- Kulak çınlaması ile beraber işitme kaybı.
- İştahsızlık, bulantı, kusma, isha1.
- İdrar üretme yetersizliği (anüri), kanda üre bulunması (üremi) ve kan dolaşımında ürik asit miktannm artması (hiperürisemi) gibi böbrek işlevinde bozukluklar.
- Ateş.
Yaygın görülen yan etkiler
- Enfeksiyonlar ve kan zehirlenmesi (sepsis).
- Beyaz kan hücreleri miktannda azalma (lökopeni; kullanımdan yaklaşık 14 gün sonra), kan pıhtılaştırıcı hücrelerin miktannda azalma (trombositopeni: kullanımdan yaklaşık 21 gün sonra), kırmızı kan hücrelerinin miktannda azalma (lökopeni ve trombositopeniden daha sonra başlar).
- Tat, duyu, görme kaybı ve beyin işlevlerinde bozuklukla (zihin kanşıklığı, konuşma bozukluğu, zaman zaman körlük, hafıza kaybı ve felç) kendini gösteren periferal nöropati. İleri doğru eğilince boyundan başlayıp sırttan bacağa doğru inen aniden giren ağnlar, omurilik hastalıkları.
- Sağırlık ve baş dönmesi.
- Bradikardi (kalp atımının yavaşlaması) ve taşikardinin (kalp atımının hızlanması) dahil olduğu aritmi (ritim bozukluğu).
- Damar iltihabı (flebit).
- Nefes darlığı (dispne), akciğer iltihabı (pnömoni) ve solunum yetmezliği.
- Karaciğer işlevinde bozukluk.
- Enjeksiyon bölgesinde kızanklık ve deri iltihabı (eritem, deri ülseri).
- Şişme (ödem), ağn.
Yaygın olmayan yan etkiler
- Kızanklık, şiddetli kaşıntılı egzema, kurdeşen, deri iltihabı (eritem) veya kaşıntı ile kendini gösteren aşırı duyarlılık.
- Diş etlerinde metalik tat.
- Saç dökülmesi, saç dökülmesi nedeniyle kellik.
- Sperm ve yumurta oluşumunda bozukluklar. Ağrılı jinekomasti (erkekte hormonal düzensizliğe ya da değişikliğe bağlı olarak memelerin aşırı derecede büyümesi ve bazen süt salgılaması durumu).
Seyrek görülen yan etkiler
- Diğer benzer ilaçlarda olduğu gibi CISPLATIN - KOÇAK lösemi (kan hücreleri ile ilişkili kanser tipi) riskini artınr (sekonder lösemi).
- Hemolitik anemi, yüksek ateş, boğaz ve ağız yaralan (agranülositoz) ve kan hücrelerinin üretiminde azalmanın bir sonucu olarak kansızlık ile birlikte beyaz kan hücrelerinin miktannda yoğun azalma ile karakterize kemik iliği baskılanması.
- Kan basıncının düşmesi (hipotansiyon), kalp atımının hızlanması (taşikardi), nefes darlığı (dispne), bronşların daralması (bronkospazm), yüzde şişme ve ateş ile ağır aşın duyarlılık; bağışıklık sisteminin baskılanması (immünosupresyon).
- Spazmlar ve bilinç seviyesinin azalması ile kendini gösteren beyin işlev bozukluğu (ensefalopati) dahil belirli tipteki beyin işlevlerinin kaybolması ve karotid arterin (boynun iki yanındaki iki atardamar) kapanması.
- Görme kaybı. Renk görüşünde yetersizlik ve göz seğirmesi.
- Normal bir sohbeti duyma yeteneğinin kaybolması. İşitme kaybı (özellikle çocuklar ve yaşlılarda).
- Kan basıncında yükselme ve kalp krizi.
- Ağız içinde iltihap (stomatit).
- Kandaki protein seviyesinde (albümin) azalma.
- Kanda bulunan elektrolit (magnezyum, sodyum, fosfat, potasyum) miktarlarında azalma ile kas krampları ve/veya elektrokardiyogram (EKG) değişiklikleri. Kandaki kolesterol seviyelerinde artış. Kanda bulunan amilaz (bir enzim) seviyelerinde yükselme.
Çok seyrek görülen yan etkiler
- Beyinde vazopresin hormonunun salgılanmasında yetersizlik.
- Kanda bulunan demir seviyesinin yükselmesi.
- Nöbetler.
- Gözdeki optik diskin şişmesi (papilla ödemi), sinir işlevinin azalması ve acı ile birlikte göz sinirinin iltihaplanması (optik nörit) ve beyin işlevinde bozukluğun bir sonucu olarak körlük.
- Kan dolaşımında bozukluk (Ör: beyinde, el ve ayak parmaklarında).
- Kalp durması.
Yan etkilerin raporlanması
2.CISPLATIN-KOCAK kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
CISPLATIN-KOCAK'i aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ
Eğer:
• Sisplatine veya platin içeren diğer maddelere aşın duyarlılığınız varsa
• Böbrek hastalığınız varsa
• Dehidratasyon (vücut sıvı hacminin azalması) sorunu yaşıyorsanız
• Ağır kemik iliği hastalığınız varsa
• İşitme bozukluğunuz varsa
• Sisplatinin sebep olduğu sinirsel bir rahatsızlığınız varsa
• Hamileyseniz veya bebeğinizi emziriyorsanız
• Fenitoin ve san humma aşısı ile birlikte kullanılmamalıdır
CISPLATIN-KOCAK'i aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ
• Doktorunuz; kanınızdaki kalsiyum, sodyum, potasyum ve magnezyum seviyelerini, kan hücreleri miktarını ve karaciğer ve böbrek fonksiyonlannızı belirlemek amacıyla size bazı testler yapacaktır.
• Her CISPLATIN - KOÇAK tedavisi öncesinde işitme duyunuz test edilecektir.
• Sisplatinin neden olmadığı herhangi bir sinir rahatsızlığınız varsa doktorunuza danışınız.
• Herhangi bir enfeksiyon geçiriyorsanız doktorunuza danışınız.
• Kusma ve ishaliniz varsa doktorunuza danışınız.
Hamilelik
Bu uyanlar, geçmişteki herhangi bir dönemde dahi olsa sizin için geçerliyse lütfen doktorunuza danışınız.
CISPLATIN-KOCAK'in yiyecek ve içecek ile kullanılması
Uygulama yöntemi bakımından besinlerle etkileşimi beklenmez.
Hamilelik
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
CISPLATIN - KOÇAK hamilelik döneminde kullanılmamalıdır.
CISPLATIN - KOÇAK ile tedavi edilen cinsel olgunluk yaşındaki kadın ve erkek hastalann tedavi sırasında ve tedaviden sonraki altı ay süresince etkili bir doğum kontrol yöntemi uygulamalan önerilir.
CISPLATIN - KOÇAK tedavisinin sonucunda geri dönüşümlü olmayan kısırlık olasılığı nedeniyle, erkek hastalarm tedavi öncesinde sperm korunmasıyla ilgili bilgi almalan önerilir.
Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu fark ederseniz hemen doktorunuza danışınız.
Emzirme
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
CISPLATIN - KOÇAK anne sütüne geçer. İlaç emzirme döneminde kullanılmamalıdır.
Araç ve makina kullanımı
CISPLATIN - KOÇAK uyku hali ve/veya kusmaya neden olabileceğinden, CISPLATIN -KOÇAK kullanımı esnasında araç ve makine kullanılmamalıdır.
CISPLATIN-KOCAK'in içeriğinde bulunan bazı yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler
Bu tıbbi ürün her flakonda 70.76 mg sodyum ihtiva eder. Bu durum, kontrollü sodyum diyetinde olan hastalar için göz önünde bulundurulmalıdır.
Diğer ilaçlar ile birlikte kullanımı
CISPLATIN - KOÇAK aşağıda belirtilen ilaçlarla birlikte kullanılmamalı ya da dikkatle kullanılmalıdır:
• Bleomisin ve metotreksat gibi diğer sitostatiklerle (kanser tedavisinde kullanılan ilaçlar) eş zamanlı uygulandığında CISPLATIN - KOÇAKTn zararlı etkileri artabilir.
• Yüksek kan basıncı tedavisinde kullanılan ilaçlar (furosemid, hidralazin, diazoksid ve propanolol içeren antihipertansifler) CISPLATIN - KOÇAKTn zararlı etkilerini artırabilir.
• Belirli enfeksiyonların tedavisinde/ korunmasında kullanılan ilaçlar (sefalosporin ve aminoglikozit grubu antibiyotikler ile amfoterisin b etken maddesini içeren ilaçlar) ve kontrast ajanlar (görüntüleme işlemlerinde kullanılan ilaçlar) gibi böbrekler üzerinde yan etkileri olabilen ilaçlar ile eş zamanlı uygulandığında CISPLATIN - KOÇAKTn zararlı etkileri böbrekleri şiddetli olarak etkileyebilir.
• Aminoglikozitler gibi işitme fonksiyonları üzerine yan etkileri olabilen ilaçlar ile eş zamanlı olarak uygulandığında CISPLATIN - KOÇAKTn zararlı etkileri duyma kabiliyeti üzerine tesir edebilir.
• CISPLATIN - KOÇAK tedavisi sırasında gut ilaçlan kullanılırsa bu ilaçlann dozajlarının ayarlanması gerekir (ör: allopurinol, kolşisin, probenesid ve/veya sülfınpirazol).
• Vücuttan idrar atılım oranını yükselten ilaçlar (furosemid gibi kıvrım diüretikleri) ile CISPLATIN - KOÇAK’ ın beraber uygulanması böbrekler ve kulak işlevlerinde zararlı etkilere yol açabilir (CISPLATIN - KOÇAK dozu: 60 mg/m2,den fazla, idrar çıkısı: 24 saatte 1000 ml den az).
• CISPLATIN - KOÇAK tedavisi esnasında aleıji hastalıklanna karşı ilaçlar (buklizin, siklizin, loksapin, meklozin, fenotiazinler, tioksantenler ve/veya trimetobenzamidler gibi) uygulanıyorsa, işitme hasanmn ilk belirtileri (baş dönmesi ve kulak çınlaması) gizli kalabilir.
• CISPLATIN - KOÇAKTn ifosfamid (kanser tedavisinde kullanılır) ile kombinasyonu işitme kaybına yol açabilir.
• Piridoksin (B6 vitamini) ve hekzametilmelamin (kanser tedavisinde kullanılır) ile birlikte kullanım CISPLATIN - KOÇAK tedavisinin etkilerini azaltabilir.
• CISPLATIN - KOÇAKTn bleomisin ve vinblastin (kanser tedavisinde kullanılırlar) ile beraber verilmesi el ve/veya ayak parmaklarında solgunluk veya morarmaya (Raynaud fenomeni) sebep olabilir.
• CISPLATIN - KOÇAKTn paklitaksel veya dosetaksel (kanser tedavisinde kullanılırlar) ile birlikte uygulanması ağır sinir hasarına sebep olabilir.
• CISPLATIN - KOÇAKTn bleomisin ve etopozid (kanser tedavisinde kullanılırlar) ile birlikte kullanımı kandaki lityum düzeyini düşürebilir. Bu nedenle lityum düzeyleriniz düzenli olarak takip edilecektir.
• CISPLATIN - KOÇAK, sara (epilepsi) tedavisi üzerine kullanılan fenitoinin etkilerini azaltır. Penisilamin (zehirlenme gibi durumlarda zararlı maddeyi etkisiz hale getirmek için kullanılır) CISPLATIN - KOÇAKTn etkinliğini azaltabilir.
• CISPLATIN - KOÇAK antikoagülan (kan pıhtılaşmasını önleyen ilaçlann) etkinliğini bozabilir. Bu nedenle birlikte kullanımda pıhtılaşma parametreleri sıklıkla kontrol edilmelidir.
• CISPLATIN - KOÇAK ve siklosporinin (organ nakli sonrasında kullanılır) birlikte kullanımı bağışıklık sisteminin baskılanmasına yol açabilir.
• CISPLATIN - KOÇAK tedavisinin tamamlanmasını takiben üç ay içerisinde canlı virüs aşısı yapılmamalıdır.
• CISPLATIN - KOÇAK tedavisi gördüğünüz sürece sarı humma aşısı kesinlikle yapılmamalıdır.
5.CISPLATIN-KOCAK'in saklanması
CISPLATIN - KOÇAK’ı çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.
25°C'nin altındaki oda sıcaklığında, ışıktan korunarak saklanmalıdır. Buzdolabında saklanmamalı veya dondurulmamalıdır.
Eğer üründe ve/veya ambalajında bozukluklar fark ederseniz CISPLATIN-KOCAK'i kullanmayınız.
Son kullanma tarihiyle uyumlu olarak kullanınız.
Ambalajdaki son kullanma tarihinden sonra CISPLATIN-KOCAK'i kullanmayınız.
: KOÇAK FARMA İlaç ve Kimya Sanayi A.Ş. Organize Sanayi Bölgesi Çerkezköy / Tekirdağ
AŞAĞIDAKİ BİLGİLER BU İLACI UYGULAYACAK SAĞLIK PERSONELİ
İÇİNDİR
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi atıkların kontrolü yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü YönetmeliklerP’ne uygun olarak imha edilmelidir.
İnfüzyon için sisplatin çözeltisinin hazırlanması:
Sitotoksik maddeler uygulama için yalnızca bu işte tecrübeli olanlar tarafından hazırlanmalıdır.
CISPLATIN - KOÇAK kullanılmadan önce seyreltilmelidir. İnfüzyon çözeltisinin hazırlanması için sisplatin ile etkileşebilecek alüminyum içeren herhangi bir cihazdan (i.v. infüzyon setleri, iğneler, kateterler, şırıngalar ) kaçınılmalıdır.
İnfüzyon çözeltisi aseptik koşullarda hazırlanmalıdır.
Konsantre çözeltinin seyreltilmesi için aşağıdaki çözeltilerden biri kullanılmalıdır:
- %0.9 sodyum klorür çözeltisi
- %0.9 sodyum klorür çözeltisi ve %5 glukoz çözeltisi (1:1) karışımı (Nihai konsantrasyon %0.45 sodyum klorür, %2.5 glukoz)
Sisplatin tedavisinden önce hidrasyon olanaklı olmamışsa konsantre aşağıdaki çözelti ile seyreltilmelidir:
- %0.9 sodyum klorür çözeltisi ve %5 mannitol çözeltisi (1:1) karışımı (Nihai konsantrasyon %0.45 sodyum klorür, %2.5 mannitol)
İnfüzyon için sisplatin çözeltisinin hazırlanması:
Pozoloji bölümündeki bilgilere göre hesaplanmış CISPLATIN - KOÇAKTn gerekli miktan (dozu) yukanda bahsedilen çözeltilerden birinin 1-2 litresi içinde seyreltilmelidir.
Seyreltilmiş çözelti sadece i.v. infüzyonla uygulanır.
Sadece berrak ve renksiz, görülebilir partikül içermeyen çözeltiler kullanılmalıdır.
Sadece tek kullanım içindir.
Diğer sitotoksik ajanlar gibi sisplatin çok dikkatle kullanılmalıdır: Eldiven, yüz maskesi ve koruyucu giysiler gereklidir ve yaşamsaldır. Sisplatin, eğer olanaklı ise koruyucu laminar hava akışlı kabin altında hazırlanmalıdır. Deri ve mukoz membranlara temasından kaçınılmalıdır. Hamile hastane personeli sisplatin ile çalışmamalıdır.
Deri ile temas halinde: Bol su ile yıkanmalıdır. Geçici yanma hissi varlığında bir pomad sürülmelidir (Bazı kişiler platine hassastır ve deri reaksiyonları görülebilir).
Dökülmesi durumunda, operatörler eldiven giymeli ve hazırlama alanında bu amaçla bulundurulan bir sünger ile dökülen materyali temizlemelidir. Hazırlama alanı iki kere durulanmalıdır. Tüm çözelti ve sünger plastik bir torbaya koyulup kapatılmalıdır. Çözeltinin dökülmesi nedeniyle sisplatin ile temas eden tüm parçalar lokal sitotoksik gerekliliklerine göre imha edilmelidir.
Pozoloji/ uygulama sıklığı ve süresi:
Yetişkinler ve çocuklar:
CISPLATIN-KOÇAK dozu primer hastalığa, beklenen reaksiyona, sisplatinin monoterapi için kullanılmasına ya da kombine kemoterapinin bir parçası olmasına bağlıdır. Genel doz seması yetişkinlerin ve çocukların çoğu için geçerlidir.
Monoterapi için aşağıdaki iki doz rejimi önerilmektedir:
Her 3-4 haftada bir tek doz olarak 50-120 mg/m2 Her 3-4 haftada bir 5 gün süreyle 15-20 mg/m2/gün
Eğer kombine kemoterapide kullanılıyorsa sisplatin dozu azaltılmalıdır. Tipik doz her 3-4 haftada bir 20 mg/m2 ya da daha fazladır.
CISPLATIN-KOÇAK infüzyonunun dozu yukarıda belirtilen talimatlara göre hazırlanır ve 6-8 saatlik bir sürede i.v. infüzyon olarak uygulanır.
CISPLATIN-KOÇAK uygulanmasından 2-12 saat önce ve en az 6 saat sonrasına kadar yeterli hidratasyon sağlanmalıdır. Hidratasyon ön tedavisi CISPLATIN-KOÇAK uygulaması sırasında ve sonrasında diürezi sağlamak için gereklidir. Bu hidratasyon aşağıdaki çözeltilerden birinin i.v. infüzyonu ile sağlanır:
- %0.9 sodyum klorür çözeltisi
- %0.9 sodyum klorür çözeltisi ve %5 glukoz çözeltisi (1:1) karışımı
CISPLATIN-KOÇAK tedavisinden önceki hidratasyon;
6-12 saatlik sürede 100-200 ml/saat i.v. infüzyon ile sağlanır.
CISPLATIN-KOÇAK uygulamasından sonraki hidratasyon;
2 litrelik sıvının 200 ml/saat olacak şekilde 6-12 saatlik sürede i.v. infüzyonu ile sağlanır. Hidratasyonu takiben oluşan idrar miktan 100-200 ml/saatin altında ise zorlu diürez gerekebilir. Bu da 37.5 g mannitolün %10’luk çözeltisi olarak i.v. yoldan (375 ml mannitol %10) uygulanması ile ya da böbrek fonksiyonlan normal ise diüretik uygulanması ile sağlanabilir. Uygulanan CISPLATI-KOÇAK dozunun 60 mg/m2,den yüksek olması halinde mannitol veya diüretik verilmesi gereklidir.
Gerektiği taktirde yeterli idrar sekresyonunu sağlamak için CISPLATIN-KOÇAK uygulamasından sonraki 24 saat boyunca hasta bol miktarda sıvı almalıdır.
İlacm damar dışına sızması (ekstravazasyon) durumunda:
İnfüzyon hemen durdurulur, iğne yerinde bırakılır, dokudan sızıntı aspire edilir ve %0.9Tuk sodyum klorür ile irrigasyon yapılır.
Geçimsizlikler:
Sisplatin, alüminyum ile reaksiyona girer ve siyah platin çökeltisi oluşur. Bu nedenle alüminyum içeren herhangi bir malzeme ile direkt temasa geçmemelidir (iğne, şırınga, kateter, i.v. infüzyon seti).
Bu tıbbi ürün yukarıda belirtilenlerin dışında başka tıbbi ürünlerle karıştırılmamalıdır.
CISPLATIN-KOÇAK yalnızca %5 glukoz çözeltisi veya yalnızca %5 mannitol çözeltisi ile seyreltilmemelidir, sadece “Bölüm 6.6.” da belirtildiği gibi ilave olarak sodyum klorür içeren karışımlar ile seyreltilmelidir.
Sodyum metabisülfit gibi antioksidanlar, sodyum bikarbonat, sülfatlar, fluorourasil ve paklitaksel infüzyon sistemi içerisinde sisplatini inaktive edebilir.
Saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C’nin altındaki oda sıcaklığında, ışıktan korunarak saklanmalıdır. Buzdolabında saklanmamalı, dondurulmamalıdır.
Seyreltildikten sonra:
Kullanımdaki kimyasal ve fiziksel stabilitesi aşağıdaki çözeltilerden biri ile seyreltildikten sonra nihai sisplatin konsantrasyonu 0.1 mg/ml olan çözeltide 2-8°C de 48 saat için gösterilmiştir.
- % 0.9 sodyum klorür çözeltisi
- %5 glukoz çözeltisi ve % 0.9 sodyum klorür çözeltisi karışımı (1:1)
- %5 mannitol çözeltisi ve % 0.9 sodyum klorür çözeltisi karışımı (1:1)
Mikrobiyolojik açıdan bakıldığında; ürün seyreltildikten sonra derhal kullanılmalıdır. Eğer hemen kullanılmazsa kullanımdan önceki saklama koşulları ve saklama süresi kullanıcının sorumluluğundadır ve dilüsyon kontrollü ve valide aseptik şartlarda gerçekleştirilmediği takdirde 2-8°C’de 24 saatten daha uzun süre saklanmamalıdır.
KISA ÜRÜN BİLGİSİ
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
CİSPLATİN “EBEWE” 10 mg/ 20 mİ i.v. infüzyon için konsantre çözelti içeren flakon
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde:
1 mİ çözelti 0.5 mg sisplatin içerir.
20 mİ infüzyon için konsantre çözelti:
Sisplatin 10.00 mg
Yardımcı maddeler:
Sodyum klorür 180.00 mg
Yardımcı maddeler için 6.l'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
İnfüzyon için konsantre çözelti.
Konsantre çözelti berrak ve renksizdir.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1.Terapötik endikasy onlar
Sisplatin, metastatik, non-seminomatöz germ hücreli karsinom, primer veya ileri evredeki ve refrakter över kanserleri, ileri evredeki ve refrakter mesane kanserleri ve baş-boyunun skuamöz hücreli kanserlerinde, Hodgkin ve non-Hodgkin lenfoma, nöroblastoma, sarkoma, mide, akciğer, ösofagus, serviks ve prostat kanserlerinde, miyeloma, melanoma, küçük hücreli akciğer kanserleri ve osteosarkomanın tedavisinde endikedir.
Sisplatin metastatik testiküler kanser tedavisinde diğer antineoplastik ajanlar ile birlikte kombinasyon şeklinde endikedir. Sisplatinin vinblastin ve bleomisin ile kombinasyonunun oldukça etkili olduğu bildirilmiştir.
Sisplatin akciğer karsinomunda da kombinasyon şeklinde endikedir.
4.2.Pozoloji ve uygulama şekli Pozoloji/ uygulama sıklığı ve süresi:
Yetişkinler ve çocuklar:
CİSPLATİN “EBEWE” dozu primer hastalığa, beklenen reaksiyona, sisplatinin monoterapi için kullanılmasına ya da kombine kemoterapinin bir parçası olmasına bağlıdır. Genel doz şeması yetişkinlerin ve çocukların çoğu için geçerlidir.
Monoterapi için aşağıdaki iki doz rejimi önerilmektedir:
Her 3-4 haftada bir tek doz olarak 50-120 mg/m Her 3-4 haftada bir 5 gün süreyle 15-20 mg/m2/gün
Eğer kombine kemoterapide kullanılıyorsa sisplatin dozu azaltılmalıdır. Tipik doz her 3-4 haftada bir 20 mg/m2 ya da daha fazladır.
Bir sonraki tedavi kürü başlamadan önce uyarılar ve önlemler için bölüm 4.4'e bakınız. Uygulama şekli:
CİSPLATİN “EBEWE” kullanılmadan önce seyreltilmelidir (Bkz. Bölüm 6.6).
Seyreltilmiş çözelti sadece intravenöz infuzyon şeklinde uygulanmalıdır.
Uygulamada; sisplatin ile temas edebilecek alüminyum içeren malzemelerden (i.v. infuzyon setleri, iğneler, kateterler, enjektörler) kaçınılmalıdır (Bkz. Bölüm 6.2).
CİSPLATİN “EBEWE” infuzyonunun dozu bölüm 6.6 da belirtilen talimatlara göre hazırlanır ve 6-8 saatlik bir sürede i.v. infuzyon olarak uygulanır.
CİSPLATİN “EBEWE” uygulanmasından 2-12 saat önce ve en az 6 saat sonrasına kadar yeterli hidratasyon sağlanmalıdır. Hidratasyon ön tedavisi CİSPLATİN “EBEWE” uygulaması sırasında ve sonrasında diürezi sağlamak için gereklidir. Bu hidratasyon aşağıdaki çözeltilerden birinin i.v. inflizyonu ile sağlanır:
- %0.9 sodyum klorür çözeltisi
- %0.9 sodyum klorür çözeltisi ve %5 glukoz çözeltisi (1:1) karışımı
CİSPLATİN “EBEWE” tedavisinden önceki hidratasyon;
6-12 saatlik sürede 100-200 ml/saat i.v. infuzyon ile sağlanır.
CİSPLATİN “EBEWE” uygulamasından sonraki hidratasyon;
2 litrelik sıvının 200 ml/saat olacak şekilde 6-12 saatlik sürede i.v. infuzyonu ile sağlanır
Hidratasyonu takiben oluşan idrar miktarı 100-200 ml/saatin altında ise zorlu diürez gerekebilir. Bu da 37.5 g mannitolün %10Tuk çözeltisi olarak i.v. yoldan (375 mİ mannitol %10) uygulanması ile ya da böbrek fonksiyonları normal ise diüretik uygulanması ile sağlanabilir. Uygulanan CİSPLATİN “EBEWE” dozunun 60 mg/m2,den yüksek olması halinde mannitol veya diüretik verilmesi gereklidir.
Gerektiği taktirde yeterli idrar sekresyonunu sağlamak için CİSPLATİN “EBEWE” uygulamasından sonraki 24 saat boyunca hasta bol miktarda sıvı almalıdır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek / Karaciğer yetmezliği:
Böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda veya kemik iliği fonksiyonu baskılanmış olan hastalarda doz azaltılmalıdır.
Karaciğer yetmezliği olan kişilerde dikkatli olunmalıdır. Tedavi süresince karaciğer fonksiyonları düzenli olarak izlenmelidir.
Pediyatrik popülasyon:
Yukarıda belirtildiği şekilde kullanılır.
Geriyatrik popülasyon:
Böbrek ve kemik iliği fonksiyonu normal olan yaşlılar için özel bir uyarı bulunmamaktadır.
4.3.Kontrendikasy onlar
Aşağıdaki durumlarda kullanılmamalıdır:
• Sisplatine veya platin içeren diğer maddelere aşırı duyarlılığı olanlarda
• Sisplatin nefrotoksik ve nörotoksik ve özellikle ototoksik olduğundan böbrek fonksiyon bozukluğu olanlarda (kreatinin klirensi <60 mL/dakika) ve işitme sorunu olanlarda. Bu gibi fonksiyon bozuklukları olan kişilerde bu bozukluklarda artış görülebilir.
• Dehidratasyon (ağır böbrek yetmezliğinden kaçınmak için tedavi öncesi ve sonrası hidratasyon tedavisi gereklidir)
• Miyelosupresyon,
• İşitme bozukluğu
• Sisplatinin sebep olduğu nöropati
• Gebelik ve laktasyon
• Profilaktik kullanımda fenitoin ve sarı humma aşısı ile kombine halde
4.4.Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
CİSPLATİN “EBEWE” yalnızca kemoterapötik ilaçların kullanımında deneyimli doktorların kontrolü altında kullanılmalıdır.
Sisplatinin kümülatif olarak ototoksik, nefrotoksik ve nörotoksik olduğu gösterilmiştir. Bu organlara ya da sistemlere toksik etki gösteren ilaçlarla birlikte kullanımı CİSPLATİN “EBEWE”nin toksisitesini güçlendirebilir.
CİSPLATİN “EBEWE'' uygulamasının öncesinde, sırasında ve sonrasında aşağıdaki organ fonksiyonlarına ait parametreler tetkik edilmelidir.
Böbrek fonksiyonları,
Karaciğer fonksiyonları,
Hematopoez fonksiyonları (eritrosit ve lökosit sayıları, trombositler),
Serum elektrolitleri (kalsiyum, sodyum, potasyum, magnezyum)
Bu tetkikler CİSPLATİN “EBEWE” tedavisi boyunca her hafta tekrar edilmelidir.
CİSPLATİN “EBEWE”nin tekrar uygulanması aşağıdaki parametreler aşağıdaki normal değerlere dönene kadar geciktirilmelidir: serum kreatinin <130 ^ımol/L; 1.5 mg/dl üre <25 mg/dl
lökosit sayıları >4.000
l\û\
>4.0 x 109/L) trombosit sayıları >100.000 /jil; >100 x 109/L odiyogram: sonuçlar normal limitler içinde kalıncaya kadar.
Nefrotoksisite
Sisplatin, ağır ve kümülatif bir nefrotoksisiteye neden olur. İntravenöz infüzyondan önce, uygulama sırasında ve sonrasında yeterli hidratasyonun sağlanması ile nefrotoksisite önlenebilir. Saatte 100 mL veya daha fazla idrar atımı sisplatinin neden olduğu nefrotoksisiteyi asgari seviyeye indirebilir. Bu, sisplatin verilmeden önce ve verildikten sonra uygun bir intravenöz çözeltiden 2 litre verilerek sağlanabilir (tavsiye edilen: 2.500 mL/m2/24 saat). Hidratasyonda zorlu diürez veya hidratasyon ve uygun diüretikler (örn; mannitol) verilerek nefrotoksisite riski azaltılabilir.
Hiperürisemi ve hiperalbuminemi sisplatinin sebep olduğu nefrotoksisiteye eğilim yaratabilir.
Nöropati
Ağır nöropati vakaları rapor edilmiştir. Bu nöropatiler geri döndürülemez nitelikte olabilir ve parestezi, arefleksi, derin duyu ve vibrasyon hissinin kaybı şeklinde kendisini gösterebilir. Motor fonksiyonların kaybı da yine gözlemlenmiştir. Bu nedenle düzenli aralıklarla nörolojik muayene yapılmalıdır.
Sisplatinin neden olmadığı periferik nöropatili hastalarda özellikle dikkatli olunması Önerilmektedir.
Sisplatin verilmesine bağlı olarak sekonder nörotoksisite rapor edilmiştir. Bu nedenle nörolojik tetkikler tavsiye edilir.
Ototoksisite
Odiyogram sisplatin tedavisinin başlamasından hemen önce ve daima diğer bir tedavi kürünün öncesinde yapılmalı dır. Bir kerelik 50 mg/m2 sisplatin verilmiş bulunan hastalann %31'e varan miktarında ototoksisite görülmüştür. Bu durum tinnitus (kulak çınlaması) ve/veya yüksek frekans aralığında (4.000 - 8.000 Hz) işitme kaybı olarak kendisini göstermiştir. Vakaya bağlı olarak hastalar normal bir iletişim kurma yeteneklerini kaybedebilirler. Ototoksik etki, sisplatin alan çocuklarda çok daha belirgin olabilir. İşitme kaybı tek veya iki kulakta ortaya çıkabilir. Sisplatinin birden çok kez verilmesi durumunda daha güçlü veya daha sık görülebilir. Fakat Sisplatinin başlangıç dozunda çok seyrek olarak sağırlık rapor edilmiştir. Ototoksisite, kafatasına daha önceden veya eşzamanlı olarak ışın tedavisi uygulanmasıyla güçlenebilir ve azami serum düzeyinin yüksekliğiyle ilişkili olabilir. Sisplatine bağlı ototoksisitenin geri döndürülebilir olup olmadığı bilinmemektedir. Terapiye başlanmadan önce ve izleyecek olan sisplatin dozları verilmeden önce yapılacak işitme testleriyle sıkı bir takip gerçekleştirilmelidir. Denge organını ilgilendiren bir toksisite de gözlemlenmiştir (Bkz. Bölüm 4.8).
Alerjik Reaksiyonlar
Platin temelli diğer ilaçlarda da olduğu gibi hipersensitivite reaksiyonları çoğu zaman perfüzyon sırasında ortaya çıkar ve perfuzyona son verilerek uygun bir semptomatik tedaviye başlanmasını gerektirirler. Tüm platin bileşiklerinde, bazen ölümcül bir seyir de izleyebilen çapraz reaksiyonlar bildirilmiştir (Bkz. Bölüm 4.3 ve Bölüm 4.8).
Sisplatinle anafılaktoit reaksiyonlar gözlemlenmiştir. Bu reaksiyonlar antihistaminik, adrenalin ve/veya glukokortikoid verilerek tedavi edilebilir.
Karaciğer Fonksiyonu ve Hematoloji
Kan değerleri ve karaciğer fonksiyonu düzenli olarak kontrol edilmelidir.
Karsinojenik Potansiyel
Sisplatin uygulamasıyla aynı bağlamda olmak üzere insanlarda seyrek olarak akut bir lösemi geliştiği gözlemlenmiştir. Genel olarak, sisplatin, aynı şekilde lösemiye neden olabilen başka etkin maddelerle kombine edildiğinde bu durum ortaya çıkmıştır.
Sisplatin, hayvan hücre kültürlerinde kromozomal malformasyona neden olan bakteriyel bir mutaj endir. Karsinojenite mümkün olmakla birlikte kanıtlanmamıştır. Fakat farelerde teratojen ve embriyotoksik etki göstermektedir.
Uygulama Bölgesindeki Reaksiyonlar
Sisplatin uygulaması sırasında lokal reaksiyonlar meydana gelebilir. Ekstravazasyon olasılığı bulunduğundan uygulamanın sıkı bir şekilde takip edilerek bir infiltrasyon olup olmadığına bakılması tavsiye edilir. Halen ekstravazal reaksiyonlar için özel bir tedavi bilinmemektedir.
Akut bakteriyel ya da viral enfeksiyonlu hastalarda özel bakım gereklidir.
İlacın damar dışına sızması (ekstravazasyon) durumunda:
infüzyon hemen durdurulur, iğne yerinde bırakılır, dokudan sızıntı aspire edilir ve %0.9'luk sodyum klorür ile irrigasyon yapılır (eğer önerilenden daha yüksek konsantrasyonda çözeltiler kullanıldıysa: Bkz. Bölüm 6.6.). Sisplatin uygulamasından sonra sıklıkla bulantı, kusma, ishal görülür (Bkz. Bölüm 4.8.). Hastaların çoğunda 24 saat sonra bu semptomlar kaybolur. Daha az ağır olan bulantı ve anoreksi uygulamadan yedi gün sonraya kadar devam edebilir.
Proflaktik olarak antiemetiklerin uygulanması bulantı ve kusmadan korunmada etkili olabilir. Kusma ve ishal ile kaybedilen sıvı yerine konmalıdır.
Hiperürisemi, çoğu zaman allopürinol verilerek kompanse edilebilir.
infüzyon çözeltisi diğer ilaçlarla ve katkı maddeleriyle karıştırılmamalıdır.
Tedavi sırasında ve tedaviden sonraki en az 6 aya kadar erkek ve kadın hastalar uygun doğum kontrol yöntemlerini kullanmaları konusunda uyarılmalıdır (Bkz. Bölüm 4.6).
Sisplatin, siyah renkte bir çökelti oluşturmak suretiyle metalik alüminyumla reaksiyona girer. Bu nedenle alüminyum içeren bütün in vitro setler, iğneler, kateterler ve şırıngaların kullanılmasından kaçınılmalıdır.
Bu tıbbi ürün her flakonda 70.76 mg sodyum ihtiva eder. Bu durum, kontrollü sodyum diyetinde olan hastalar için göz önünde bulundurulmalıdır.
4.5.Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Miyelosupresif ilaçlarla veya radyasyon ile birlikte uygulanması, sisplatinin miyelosupresif etkisini artırabilir.
Sisplatin ile birlikte furosemid, hidralazin, diazoksid ve propranolol içeren antihipertansif ilaçların kullanılması sisplatinin neden olduğu nefrotoksisiteyi şiddetlendirebilir.
Nefrotoksik (sefalosporinler, aminoglikozidler veya amfoterisin B veya kontrast madde) veya ototoksik (aminoglikozidler) ilaçlarla birlikte kullanılması, sisplatinin bu organlara yapacağı toksik etkiyi güçlendirir. Sisplatin ile tedavide ve sonrasında, potansiyel olarak azalmış böbrek eliminasyonu nedeniyle, bleomisin ve metotreksat benzeri sitotoksik ajanlar gibi başlıca böbreklerle elimine edilen maddelerin uygulanmasında dikkatli olunması önerilir.
Sisplatin allopürinol, kolşisin, probenesid veya sülfinpirazon ile birlikte kullanılacaksa, bu ilaçların dozlarının ayarlanması gerekebilir, çünkü sisplatin ürik asit seviyesinde artışa neden olur.
Ototoksik ilaçların (örneğin aminoglikozitler, kıvrım diüretikleri) eşzamanlı kullanılması işitme fonksiyonlarındaki toksik etkiyi artırır. 24 saatlik idrar çıkışı 1000 mL'den az olan, 60 mg/m2,yi aşan sisplatin dozları alan hastaların dışında, renal tubuler hasar ve ototoksisite potansiyeli açısından kıvrım diüretikleriyle zorlu diürez yapılmamalıdır.
Sisplatinin; antihistaminiklerle, buklizin, siklizin, loksapin, meklizin, fenotiazinlerle, tioksantenlerle veya trimetobenzamidlerle birlikte kullanılması ototoksisite semptomlarını (örneğin baş dönmesi ve kulak çınlaması) maskeleyebilir.
İfosfamid ile birlikte kullanımı protein atılımında artışa neden olur. İfosfamid tek başına kullanıldığında ototoksik değildir, sisplatin ifosfamid ile birlikte kullanıldığında ototoksisitenin arttığı bildirilmiştir. İfosfamidin eşzamanlı olarak kullanılması albümin atılımırun artmasına neden olabilir.
İlerlemiş över kanseri olan hastalarla yapılan randomize bir çalışmada, piridoksin ve altretamin (hekzametilmelamin) ile birlikte kullanımı tedaviye verilen cevabı negatif olarak etkilemiştir.
Sisplatinin, bleomisin ve vinblastin ile kombine verilmesi Raynaud fenomenine sebep olabilir.
Bulgular, paklitaksel infüzyonundan önce uygulanan sisplatin tedavisinin, paklitaksel klirensini %33 oranında azaltabildiğini ve dolayısıyla nörotoksisitenin şiddetini artırabildiğini göstermiştir.
Metastatik veya ilerlemiş tümörleri olan kanser hastalarıyla yapılan bir çalışmada, dosetakselin sisplatin ile kombinasyonu, her iki ilacın benzer dozlarda tek ajan olarak verilmesinden daha ağır nörotoksik etkilere sebep olmuştur (dozla ilişkili ve sensorik).
Sisplatin ile kombine olarak bleomisin ve etoposid tedavisinden sonra birkaç vakada düşük lityum düzeyleri bildirilmiştir. Bu nedenle serum lityum düzeylerinin izlenmesi önerilmektedir.
Antikonvülsif ilaçların serum konsantrasyonu sisplatin ile tedavi sırasında muhtemelen subterapötik seviyede kalır.
Fenitoin mevcut tedavi olarak verildiğinde, sisplatin fenitoinin emilimini, dolayısıyla epilepsinin kontrolünü azaltabilir. Sisplatin tedavisi sırasında fenitoinle yeni bir antikonvülsan tedaviye başlanması kesinlikle kontrendikedir.
Penisilamin gibi şelasyon yapıcı ajanlar sisplatinin etkisini azaltabilir.
Hastalık sırasında koagülabilitenin bireylerarası değişkenliğinin yüksek olması, oral antikoagülanlar ve antikanser ilaçlar arasında etkileşim olasılığı INR (protrombin zamanı) izleme sıklığında bir artışı gerektirir.
Sisplatin ve siklosporinin birlikte kullanımında, lenfoproliferasyon riski ile aşırı immunosupresyon hesaba katılmalıdır.
Sisplatin tedavisinin tamamlanmasını takiben üç ay içerisinde canlı virüs aşısı yapılmamalıdır. Yaygın hastalık gelişme riski açısından varsa inaktif aşı kullanılması tavsiye edilir.
Fatal sistemik vaksinal hastalık riskinden dolayı sarı humma aşısı kesinlikle kontrendikedir.
Başka sitostatiklerle kombinasyon halinde kullanıldığında miyokard iskemisi belirtileri gözlenmiştir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Özel popülasyonlara ilişkin herhangi bir etkileşim çalışması saptanmamıştır.
Pediyatrik popülasyon:
Pediyatrik popülasyona ilişkin herhangi bir etkileşim çalışması saptanmamıştır.
4.6.Gebelik ve laktasyon Genel tavsiye
Gebelik kategorisi: D
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar / Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlara hamile kalmamaları önerilmelidir.
Kadın ve erkek hastalar CİSPLATİN “EBEWE” tedavisi sırasında ve tedaviden sonra en az 6 ay gebeliğin ve/veya üremenin önlenmesi için bir korunma yöntemi kullanmalıdırlar. Tedavi sona erdikten sonra hastalar çocuk sahibi olmak istiyorlarsa genetik konsültasyon önerilmelidir. CİSPLATİN “EBEWE” ile tedavide geri dönüşümsüz infertilite olasılığına karşı ilerde çocuk sahibi olmak isteyen erkeklerin tedaviden önce spermlerinin dondurulması önerilebilir.
Gebelik dönemi
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar teratojenik ve embriyolojik etkileri olduğunu göstermiştir.
Sisplatinin gebelik ve/veya fetus/yeni doğan üzerinde zararlı farmakolojik etkileri bulunmaktadır. Gebe kadınlarda kullanımına dair veri yoktur.
CİSPLATİN “EBEWE” gebelik döneminde kullanılmamalıdır.
CİSPLATİN “EBEWE” gebelik döneminde kontrendikedir(bkz.Bölüm 4.3).
Laktasyon dönemi
Sisplatin anne sütüne geçer. Tedavi süresince bebek emzirilmemelidir.
CİSPLATİN “EBEWE” laktasyon döneminde kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.3).
Üreme yeteneği/Fertilite
Farelerde, amenore ve azospermi ile sonuçlanan irreversibl olabilen ve infertilite ile sonuçlanabilen gonadal süpresyon gözlemlenmiştir.
4.7.Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Araç ve makine kullanımına etkileri üzerine bir çalışma yapılmamıştır. Ancak istenmeyen etki profili (merkezi sinir sistemi ve özel duyular) araç ve makine kullanımı üzerinde hafif ve orta derecede etkilere yol açabildiğini gösterir. Bu etkilerin görüldüğü hastalar (ör: uyku hali veya kusma) araç ve makine kullanmaktan kaçınmalıdır.
4.8.İstenmeyen etkiler
İstenmeyen etkiler kullanılan doza ve kümülatif etkilere bağlıdır.
Sisplatinin en sık bildirilen advers etkileri ( >%10) hematolojik (lökopeni, trombositopeni, anemi), gastrointestinal (anoreksi, bulantı, kusma ve diyare), kulak hastalıkları (işitme yetersizliği), böbrek hastalıkları (böbrek yetmezliği, nefrotoksisite, hiperürisemi) ve ateştir.
Tek doz sisplatin uygulanan yaklaşık üç hastadan birinde böbrekler, kemik iliği ve kulaklar üzerinde ağır toksik etkiler rapor edilmiştir. Bu etkiler genellikle doza bağımlı ve kümülatiftir. Ototoksisite çocuklarda daha ağır olabilir.
İstenmeyen etkiler görülme sıklıklarına göre aşağıdaki şekilde sıralanmıştır:
Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1000 ila <1/100); seyrek (>1/10000 ila <1/1000); çok seyrek (<1/10000), bilinmiyor (eldeki veriler ile tahmin edilemiyor)
Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar
Yaygın: Enfeksiyonlar ve sepsis (bazıları ölümcül olan).
İyi huylu ve kötü huylu neoplazmalar
Seyrek: Sisplatin sekonder lösemi riskini artırır. Sekonder lösemi riski doza bağımlıdır, yaş ve cinsiyetle ilişkisi yoktur.
Karsinojenite teorik olarak olasıdır (sisplatinin etki mekanizmasına dayalı olarak).
Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Çok yaygın: Kemik iliği fonksiyon bozukluğu. Sisplatin uygulanan hastaların %25-30'unda doza bağımlı, kümülatif ve çoğunlukla reversibl lökopeni, trombositopeni ve anemi gözlenmiştir. Lökosit sayısında belirgin bir düşme (hastaların %5'inde 1.5 x 109/L'nin altında) yaklaşık olarak uygulamadan 14 gün sonra gözlenmektedir. Trombosit sayısındaki düşme (50 x 109/L'nm altında hastaların %10'nundan azında ortaya çıkar) yaklaşık olarak 21 gün sonra ortaya çıkar (iyileşme süresi yaklaşık 39 gündür.). Anemi (2 g hemoglobinden fazla azalma) aynı sıklıkta oluşmuştur ancak genellikle lökopeni ve trombositopeniden daha sonra başlar.
Muhtemelen sisplatine bağlı gelişen hemoliz hakkında literatür yayınlanmıştır. Ağır kemik iliği depresyonu (agranülositoz ve/veya aplastik anemi) yüksek doz sisplatin dozlarından sonra ortaya çıkabilir.
Seyrek: Sisplatin kesildiğinde reversibl olan Coombs pozitif hemolitik anemi vakaları bildirilmiştir.
Çok seyrek: Hemolitik üremik sendrom ile kombine trombotik mikroanjiyopati.
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Hipersensitivite; kızarıklık, ürtiker, eritem veya alerjik prurit ile kendini gösterebilir. Hipotansiyon, taşikardi, dispne, vvheezing (solunum esnasında duyulan ıslık şeklinde ses), bronkospazm, yüz ödemi şeklinde anafilaktoid reaksiyonlar bildirilmiştir. Antihistaminiklerle, epinefrin (adrenalin) ve steroidlerle tedavi gerekebilir. İmmunosupresyon bildirilmiştir.
Endokrin hastalıkları
Çok seyrek: Kandaki amilaz değerlerinde yükselme, uygunsuz antidiüretik hormon sekresyonu.
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Çok yaygın: Hiponatremi Yaygın olmayan: Hipomagnezemi
Çok seyrek: Kanda bulunan demir miktarında yükselme, hiperkolesterolemi, dehidrasyon, hipopotasemi, hipofosfatemi, hiperürisemi, hipokalsemi, tetani ve/veya elektrokardiyogram değişiklikleri
Sinir sistemi hastalıkları
Yaygın: Sisplatinin nörotoksisitesi periferik nöropati ile taktil fonksiyonlarda kayıp ve serebral bozukluklar (konfuzyon, konuşma bozukluğu, hafıza kaybı, paralizi) ile karakterizedir. Aguzi, Lhermitte belirtisi, omuriliğin otonomik nöropatisi ve miyelopatisi bildirilmiştir.
Seyrek: Serebral hastalıklar (serebral arterit, karotis arterin tıkanıklığı, reversibl posterior ensefalopati).
Çok seyrek: Nöbetler.
Bilinmiyor: Apopleksi, hemorajik inme, iskemik inme, lökoensefalopati
Yukarıda bahsedilen serebral semptomlardan biri oluşursa sisplatin kullanımı derhal sonlandınlmalıdır. Sisplatin nörotoksisitesi reversibl olabilir, ancak hastaların % 30-50'sinde tedavinin kesilmesinden sonra bile irreversibldır. Nörotoksisite, sisplatinin ilk dozundan sonra veya uzun süreli tedaviden sonra olabilir. Yüksek dozda ve uzun süreli sisplatin alan hastalarda ağır nörotoksisite oluşabilir.
Göz hastalıkları
Seyrek: Bulanık görme, renk körlüğü, kortikal körlük, göz hareketlerinde kısıtlılık, optik nörit, papilla ödemi, retinada pigmentlerime
Kulak ve iç kulak hastalıkları
Çok yaygın: Ototoksisite, tinnitus olarak gösterir.
Yaygın: Sağırlık, vertigo
Kardiyak hastalıklar
Yaygın: Bradikardi, taşikardi ve diğer elektrokardiyam değişikliklerinin (ör: ST segment değişiklikleri) dahil olduğu aritmi, özellikle diğer sitostatiklerle kombinasyonda miyokardiyal iskemi belirtileri gözlenmiştir.
Seyrek: Kemoterapiden yıllar sonra bile hipertansiyon ve miyokard infarktüsü oluşabilir. Ağır koroner arter hastalıkları.
Çok seyrek: Kardiyak arrest
Bilinmiyor: Kalp fonksiyon bozuklukları
Vasküler hastalıklar
Yaygın: İntravenöz uygulamadan sonra enjeksiyon yerinde^ flebit oluşabilir.
Çok seyrek: Trombotik mikroanjiyopati (hemolitik üremik sendrom), Reynaud sendromu
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar
Yaygın: Dispne, pnömoni ve solunum yetmezliği.
Bilinmiyor: Akciğer embolisi
Gastrointestinal hastalıklar
Çok yaygın: Anoreksi, bulantı, kusma
Yaygın olmayan: Ağız içinde metalik tat.
Seyrek: Stomatit, diyare Bilinmiyor: Hıçkırık.
Hepatobiliyer hastalıklar
Yaygın: Kanda yükselmiş karaciğer enzimleri (örn. Transaminazlar) ve bilirubin değerleri Seyrek: Kanda albümin seviyesinde azalma Deri ve deri altı dokusu hastalıkları
Yaygın: Enjeksiyon yerinde eri tem ve deri ülserasyonu oluşabilir.
Yaygın olmayan: Alopesi, ciltte döküntü
İskelet kas, bağ dokusu ve kemik hastalıkları
Bilinmiyor: Kas spazmları
Böbrek ve idrar yolu hastalıkları
Çok yaygın: Akut böbrek yetmezliği, böbrek yetmezliği (üre ve kreatinin değerlerinde artış, serum ürik asitte artış ve/veya kreatinin klirensinde azalma), renal tübüler fonksiyon bozuklukları
Sisplatinin tek ve multipl dozları sonrasında böbrek yetmezliği. Ara dozlarda (20 mg/m2 - <50 mg/m2) tek bir uygulamadan sonra, hafif ve reversibl böbrek fonksiyon bozukluğu görülebilir. Yüksek dozlarda (50 mg/m2 - 120 mg/m2) tek bir uygulamadan sonra ya da sisplatinin tekrarlanan günlük uygulamalarından sonra, üremi ve anüri şeklinde tubuler nekrozla böbrek yetmezliği ortaya çıkabilir. Böbrek yetmezliği irreversibl olabilir.
Nefrotoksisite kümülatiftir ve sisplatinin başlangıç dozundan 2-3 gün veya 2 hafta sonra görülebilir. Serum kreatinin ve üre konsantrasyonları artabilir. Yeterli hidratasyon olmaksızın tek doz 50 mg/m2 sisplatin ile tedavi edilen hastaların % 28-36'sında nefrotoksisite görülmüştür.
Hiperürisemi semptomsuz ya da gut atakları ile birlikte olabilir. Hastaların %25-30'unda nefrotoksisite ile ilişkili hiperürisemi bildirilmiştir. Hiperürisemi ve hiperalbuminemi sisplatinin sebep olduğu nefrotoksisiteye eğilim yapabilir.
Üreme sistemi ve meme hastalıkları
Yaygın olmayan: Spermatogenez ve ovulasyon bozuklukları. Ağrılı jinekomasti.
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Çok yaygın: Ateş
Yaygın: İntravenöz uygulamadan sonra enjeksiyon yerinde ekstravazasyon. Ekstravazasyon sonucunda ortaya çıkan yaygın doku reaksiyonları; selülit, fıbroz, nekroz, ağrı, ödem ve eritemi içerir.
Yaygın olmayan: Hıçkırık (öksürük tarzda), asteni, genel hastalık hissi
4.9.Doz aşımı ve tedavisi
Sisplatinde akut doz aşımı böbrek yetmezliğine, karaciğer yetmezliğine, sağırlığa, oküler toksisiteye (ağtabakada ayrılma dahil), anlamlı kemik iliği süpresyonuna, tedavi edilemez mide bulantısı ve/veya nörite neden olabilir. Doz aşımı ölümcül olabilir.
Aşın doz durumunda, bildirilen toksik etkilerin abartılı şekilde ortaya çıkması beklenebilir. Aşın doz alımından hemen sonra yeterli hidratasyon ve osmotik diürez uygulanması sisplatinin toksisitesini azaltmaya yardımcı olur.
Aşın doz durumunda (200 mg/m2), solunum merkezine doğrudan etki ile hayati tehlike teşkil eden solunum bozuklukları ve kan beyin bariyerinin aşılması ile asit baz dengesinde bozukluklar olabilir.
Sisplatinle doz aşımı durumunda spesifik bir antidot yoktur. Doz aşımından sonraki 4 saat içerisinde hemodiyaliz yapılsa bile sisplatin çabuk ve güçlü bir şekilde proteinlerle bağlandığından sisplatinin eliminasyonu çok düşüktür.
Doz aşımı durumunda genel olarak destekleyici tedbirler endikedir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1.Farm akodinamik Özellikler
Farmakoterapötik grup: Antineoplastik ajanlar/platin bileşikleri ATCkodu: L01XA01
Sisplatin [cis-diamindiklorplatin(II)] içeren inorganik ağır metaldir. Bu madde DNA zincirinin içinde ve zincirler arasında çapraz bağlanmalar oluşturarak DNA sentezine engel olur. Ayrıca daha düşük derecede protein ve RNA sentezini de inhibe eder.
Sisplatinin temel etki mekanizması DNA sentezinin inhibisyonu olarak görünse de, vücudun tümör hücrelerine karşı oluşturduğu bağışıklık tepkisinin (immünoj eni site) güçlendirilmesi gibi diğer başka mekanizmalar da antineoplastik aktivitesine katkıda bulunabilir. Sisplatinin onkolitik özellikleri alkilleyici ajanların özellikleri ile kıyaslanabilir. Sisplatin ayrıca immünosupresif, antimikrobiyal ve radyasyona duyarlaştırıcı Özelliklere de sahiptir.
Sisplatinin etkinliği hücre siki usuna özgü görünmemektedir.
Sisplatin sitotoksik etkisini bütün DNA bazlarına, özellikle guanin ve adenosinin N-7 pozisyonuna bağlanarak gösterir.
5.2.Farmakokinetik özellikler
Genel özellikler
Emilim:
Uygulama şekli nedeniyle veri yoktur.
Dağılım:
Intavenöz uygulamadan sonra sisplatin hızla tüm dokulara dağılır. 20-120 mg/m2 sisplatin dozlarını takiben, platin konsantrasyonu karaciğer, prostat ve böbreklerde en yüksek, mesane, kaslar, testis, pankreas ve dalakta daha düşük ve barsak, adrenal, kalp, akciğer, beyin ve beyincikte en düşüktür. Uygulamadan 2 saat sonra plazmadaki toplam sisplatinin %90'nından fazlası muhtemelen irreversibl bir şekilde plazma proteinlerine bağlanır. Proteinlere bağlı kısmı antineoplastik etki göstermez.
Bivotrajısformasvon:
Enzimatik olmayan şekilde bir ya da daha çok metabolite dönüşür.
Eliminasvon:
50-100 mg/ m2 sisplatinin bolus injeksiyonundan sonra, plazma eliminasyonu bifaziktir. İnsanlardaki yanlanma ömürleri; t \nX\n
(terminal) ise yaklaşık 2-5 gündür.Platinin proteinlere aşın bir şekilde bağlanması, uygulanan dozun toplam olarak %27> 45'inin 84-120 saatin üstünde bir sürede kümülatif üriner atılımı İle, uzun süreli veya tam olmayan bir atılım fazı ile sonuçlanır. Uzun süreli bir infüzyon, daha büyük bir doz oranının üriner atılımı ile sonuçlanır. Feçesle atılımı çok azdır; safra ve kaim barsakta düşük miktarlarda platin bulunmaktadır. Plazma yanlanma ömrü, azalmış böbrek fonksiyonu ile artar ve teorik olarak cisplatinin yüksek plazma proteinlerine bağlanma aktivitesi nedeni ile karuıda asit varlığında da artabilir. Çünkü asit, plazma proteinlerinin damar dışına kaçışıyla beraber ortaya çıkan bir durumdur.
Sisplatin non-lineer farmakokinetiğe sahiptir.
5.3.Klinik öncesi güvenlilik verileri
Kronik toksisite
Kronik toksisite modelleri, böbrek hasarı belirtileri, kemik iliği depresyonu, gastrointestinal bozukluklar ve ototoksisite göstermiştir.
Mutajenisite ve karsinoj eni site
Sisplatin çeşitli in vivoin vitro
testlerde (bakteri test sistemleri ve hayvan hücreleri ve doku kültüründe kromozom anomalileri) mutajeniktir. Sisplatin farelerde ve sıçanlarda yapılan uzun dönemli testlerde karsinoj enik etki göstermiştir.
Üreme toksisitesi
Fertilite: Amenore ve azospermi ile sonuçlanan gonadal supresyon irreversibl olabilir ve tam infertiliteye neden olabilir.
Sıçanlardaki çalışmalar, gebelik süresince maruziyetin erişkin dölde tümörler ürettiğini göstermiştir.
Hamilelik ve laktasyon: Sisplatin farelerde ve sıçanlarda embriyotoksik ve teratojeniktir, her iki cinste de mal formasyonlar bildirilmiştir. Sisplatin anne sütünde bulunmuştur.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER
6.1.Yardımcı maddelerin listesi
Sodyum klorür Dilüe HC1 Enjeksiyonluk su
6.2.Geçimsizlikler
Sisplatin, alüminyum ile reaksiyona girer ve siyah platin çökeltisi oluşur. Bu nedenle alüminyum içeren herhangi bir malzeme ile direkt temasa geçmemelidir (iğne, şırınga, kateter, i.v. infuzyon seti).
Bu tıbbi ürün bölüm 6.6. da belirtilenlerin dışında başka tıbbi ürünlerle karıştırılmamalıdır. CİSPLATİN “EBEWE” yalnızca %5 glukoz çözeltisi veya yalnızca %5 mannitol çözeltisi ile seyreltilmemelidir, sadece “Bölüm 6.6.” da belirtildiği gibi ilave olarak sodyum klorür içeren karışımlar ile seyreltilmelidir.
Sodyum metabisülfıt gibi antioksidanlar, sodyum bikarbonat, sülfatlar, fluorourasil ve paklitaksel infuzyon sistemi içersinde sisplatini inaktive edebilir.
6.3.Raf ömrü
24 ay.
6.4.Saklamaya yönelik özel tedbirler
250C'nin altındaki oda sıcaklığında, ışıktan korunarak saklanmalıdır. Buzdolabında saklanmamalı veya dondurulmamalıdır.
Seyreltildikten sonra:
Kullanımdaki kimyasal ve fiziksel stabilitesi aşağıdaki çözeltilerden biri ile seyreltildikten sonra sonuçtaki sisplatin konsantrasyonu 0.1 mg/ml olan çözeltide 2-8°C de 48 saat için gösterilmiştir;
% 0.9 sodyum klorür çözeltisi
%5 glukoz çözeltisi ve % 0.9 sodyum klorür çözeltisi karışımı (1:1)
%5 mannitol çözeltisi ve % 0.9 sodyum klorür çözeltisi karışımı (1:1)
Mikrobiyolojik açıdan bakıldığında; ürün seyreltildikten sonra derhal kullanılmalıdır.
Eğer hemen kullanılmazsa kullanımdan önceki saklama koşulları ve saklama süresi kullanıcının sorumluluğundadır ve dilüsyon kontrollü ve geçerli aseptik şartlarda gerçekleştirilmediği takdirde 2-8°C'de 24 saatten daha uzun süre saklanmamalıdır.
6.5.Ambalajın niteliği ve içeriği
Bal renkli, alüminyum kapsül ile kapatılmış klorobutil kauçuk tıpalı, tip 1 cam şişede.
10 mg sisplatin içeren 20 ml'lik flakon ambalajlarda bulunur.
6.6.Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi atıkların kontrolü yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmelikleri”ne uygun olarak imha edilmelidir.
İnfıizyon için sisplatin çözeltisinin hazırlanması:
Sitotoksik maddeler uygulama için yalnızca bu işte tecrübeli olanlar tarafından hazırlanmalıdır.
CİSPLATİN “EBEWE” kullanılmadan önce seyreltilmelidir. infüzyon çözeltisinin hazırlanması için sisplatin ile etkileşebilecek alüminyum içeren herhangi bir cihazdan (i.v. infüzyon setleri, iğneler, kateterler, şırıngalar) kaçınılmalıdır. (Bkz. Bölüm 6.2.) infüzyon çözeltisi aseptik koşullarda hazırlanmalıdır.
Konsantre çözeltinin seyreltilmesi için aşağıdaki çözeltilerden biri kullanılmalıdır:
• %0.9 sodyum klorür çözeltisi
• %0.9 sodyum klorür çözeltisi ve %5 glukoz çözeltisi (1:1) karışımı (Nihai konsantrasyon %0.45 sodyum klorür, %2.5 glukoz)
Sisplatin tedavisinden önce hidratasyon olanaklı olmamışsa konsantre aşağıdaki
KULLANMA TALİMATI
CİSPLATİN “EBEWE” 10 mg/ 20 mİ i.v. infüzyon için konsantre çözelti içeren flakon
Damar içine uygulanır.
•Etkin madde:
Her flakon (20 mİ) 10 mg sisplatin içerir.
•Yardımcı maddeler:
Sodyum klorür, enjeksiyonluk su, dilüe hidroklorik asit.