ADOPORT nedir ve ne için kullanılır?
ADOPORT 0.5 mg 50 kapsül
İlacın içeriği ve nedir konusu hazırlanıyor.
ADOPORT nedir ve ne işe yarar bölümünden sonra mutlaka ADOPORT kullanmadan önce bölümünü okuyunuz.
ADOPORT nasıl kullanılır?
ADOPORT 0.5 mg 50 kapsül
Uygun doz ve uygulama sıklığı
ADOPORT Kullanım şekli
Çocuklarda ADOPORT kullanımı
ADOPORT 0.5 mg 50 kapsül prospektüsünde ya da kullanma talimatında çocuklarda kullanımı ile ilgi bir bilgi yok.
Yaşlılarda ADOPORT kullanımı
ADOPORT 0.5 mg 50 kapsül prospektüsünde ya da kullanma talimatında yaşlılarda kullanımı ile ilgi bir bilgi yok.
Özel durumlarda kullanımı
ADOPORT 0.5 mg 50 kapsül prospektüsünde ya da kullanma talimatında özel durumlara ilişkin kullanımı ile ilgi bir bilgi yok.
Aşırı dozda ADOPORT kullanırsanız
ADOPORT 0.5 mg 50 kapsül prospektüsünde ya da kullanma talimatında kullanılması gerekenden fazla kullanıdığında yapılması gerekenlerle ilgili bilgi yok.
Kullanmayı unuttuysanız
ADOPORT 0.5 mg 50 kapsül kullanmayı unutma durumunda yapılması gerekenlerle ilgili bir bilgi yok.
Bu ilaç tedavisinin sonunda
Bu ilaç için tedavi sonunda ve sonrasında yapılması gerekenlerle ilgili bir bilgi yok.
ADOPORT yan etkileri
ADOPORT 0.5 mg 50 kapsül
Yan etkileri konusunda Kısa ürün bilgisinde bilgi bulunmamaktadır. En kısa sürede güncellenerek eklecektir.
ADOPORT son kullanma tarhine kadar güvenle saklayabilmek için ADOPORT saklama önerileri bölümünü okuyunuz. ADOPORT ilacını bozulmadan saklayabilmek için bu prospektüste yer alan saklama şekil ve koşullarına uyunuz.
ADOPORT kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
ADOPORT 0.5 mg 50 kapsül
Kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenlerle ilgili bir bilgi prospektüste yoktur.
ADOPORT kullanmadan önce bu sayfadaki uyarılardan biriyle uyuşan durumunuz varsa doktorunuza danışın. Kullanmadan önce uyarıları sonrası mutlaka ADOPORT yan etkileri bölümünü okuyun. Böylelikle ilacın yol açabileceği olumsuz etkileri engelleminiz mümkün olabilir.
ADOPORT ilacını ne kadar kullanmanız gerektiğini bilmiyorsanız ADOPORT nasıl kullanılır ve ADOPORT 0.5 mg 50 kapsül doz ve uygulama bölümüne bakınız.
ADOPORT kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
ADOPORT 0.5 mg 50 kapsül
Kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenlerle ilgili bir bilgi prospektüste yoktur.
ADOPORT kullanmadan önce bu sayfadaki uyarılardan biriyle uyuşan durumunuz varsa doktorunuza danışın. Kullanmadan önce uyarıları sonrası mutlaka ADOPORT yan etkileri bölümünü okuyun. Böylelikle ilacın yol açabileceği olumsuz etkileri engelleminiz mümkün olabilir.
ADOPORT ilacını ne kadar kullanmanız gerektiğini bilmiyorsanız ADOPORT nasıl kullanılır ve ADOPORT 0.5 mg 50 kapsül doz ve uygulama bölümüne bakınız.
KISA ÜRÜN BİLGİSİ
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADİ
ADOPORT 0.5 mg kapsül
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde:
Her kapsül 0.5 mg takrolimus'a eşdeğer 0.511 mg takrolimus monohidrat içerir.
Yardımcı madde(ler):
Laktoz monohidrat 48.489 mg
Kroskarmelloz sodyum 0.300 mg
Sodyıım lauril sülfat 0.025 mg
Yardımcı maddeler için bölüm 6.l'e bakınız.
İçeriğinde bulunan yardımcı maddeler ile ilgili aynntılı bilgi için bölüm 4.4 özel kullanım uyarılan ve önlemleri'ne bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Sert jelatin kapsül
Gövdesi beyaz renkli opak, kapağı fildişi renkli “4” ebadında kapsüllerde; beyaz- kirli beyaz tozdur.
4.KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapotik endikasyonlar
ADOPORT, allojenik karaciğer, böbrek ve kalp nakli uygulanan hastalar ile konvansiyönel immünosüpresif tedavilere dirençli olan karaciğer, böbrek ve kalp nakli uygulanmış hastalarda kullanılır.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekli
ADOPORT tedavisi, yeterli nitelikte ve donanıma sahip hekimler tarafından yapılan dikkatli izlemeyi gerektirmektedir. Tıbbi ürün, immünosüpresif tedavide ve transplant hastalarımn tedavisinde deneyimli hekimler tarafından reçete edilmeli ve bu hekimler tarafından immünosüpresif tedavideki değişiklikler uygulanmalıdır.
Hızlı veya uzatılmış salimli takrolimus formülasyonlarının dikkatsiz, kasıtsız veya kontrol edilmeden değiştirilmesi güvenli değildir. Bu durum sistemik takrolimus maruziyetindeki klinik farklılıklara bağlı olarak, eksik veya aşırı immünosüpresyon dahil olmak üzere yan etki sıklıklarında artışa veya graft reddine neden olabilir. Hastalar, formülasyona karşılık önerilen günlük doz miktarı ile birlikte, aynı takrolimus formülasyonu ile tedaviye devam etmelidir.
Formülasyondaki veya rejimdeki değişiklikler sadece transplant uzmanının yakın gözetimi altında gerçekleştirilmelidir{Bkz> 4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri ve 4.8 İstenmeyen etkiler).Uygulanan takrolimus herhangi bir alternatif formülasyonla değiştirildiğinde, terapötik ilaç gözlemi mutlaka gerçekleştirilmeli ve sistemik takrolimusmaruziyetinin sflrdürüldtiğflnden emin olmak amacıyla doz ayarlamaları yapılmalıdır.
PozDİoji:
Aşağıda önerilen başlangıç dozları, kılavuz olarak görülmelidir. ADOPORT dozlaması esasen, her bir hastadaki reddin ve tolerabilitenin kan seviyelerinin izlenmesi yardımıyla yapılan klinik değerlendirmelerine dayanmalıdır (önerilen hedef tam kan konsantrasyonlan için aşağıya bakınız). Eğer reddin klinik işaretleri belirgin ise, immünosüpresif rejimin değiştirilmesi düşünülmelidir.
ADOPORT intravenöz yolla veya oral yoldan alınabilir. Genelde, doz alımına oral yoldan başlanabilir; gerektiğinde, kapsül içeriği suda süspanse edilerek nazogastrik tübaj yöntemi ile uygulanabilir.
ADOPORT ameliyat sonrası dönemin başında diğer immünosüpresif ajanlarla birlikte düzenli olarak kullamimaktadır. ADOPORT dozu, seçilen immünosüpresif rejime bağlı olarak değişebilir.
Uygulama sıklığı ve sttresi:
Graft reddini baskılamak amacıyla, immünosüpresyon korurunahdır ve dolayısıyla oral tedavinin süresi için herhangi bir sınırlama bulunmamaJctadır.
Uygulama şekli:
Günlük oral dozun iki bölünmüş doz şeklinde (sabah ve akşam) uygulanması önerilmektedir. Kapsüller blisterden çıkanidıktan sonra hemen alınmalıdır. Hastalar desİkantı yutmamaları konusunda uyanlmalıdır. Kapsüller sıvı ile birlikte alınmalıdır (tercihen su).
Maksimum emilimi sağlayabilmek amacıyla, kapsüller genel olarak aç kamına veya yemeklerden en az bir saat önce veya 2-3 saat sonra alınmalıdır
(Bkz. 5.2 Farmakokinetik özellikler).
Doz tavsiyeleri - Karaciğer nakli:
Transplant rejeksiyonunun profilaksisi - erişkinler:
Oral ADOPORT tedavisine, gtinde iki bölünmüş doz şeklinde (sabah ve akşam) 0,10-0,20 mg/kg dozunda başlanmalıdır. Uygulama, cerrahi müdahale uygulandıktan sonraki yaklaşık 12 saat içerisinde başlamalıdır.
Hastamn klinik durumu nedeniyle doz oral yoldan alınamazsa, 0,01-0,05 mg/kg/gün'lük doz ile 24 saatlik sürekli infüzyon şeklinde intravenöz tedaviye başlanmalıdır.
Transplant rejeksiyonunun profilaksisi - çocuklar:
0,30 mg/kg/gün'lük oral başlangıç dozu, iki bölünmüş doz şeklinde (sabah ve akşam) alınmalıdır. Eğer hastanm klinik durumu dozun oral yoldan almmasım engelliyorsa, 0.05 mg/kg/gün'lük başlangıç intravenöz doz 24 saatlik sürekli infüzyon şeklinde uygulanmalıdır.
Erişkinlerde ve çocuklarda transplant sonrası dönemde doz ayarlaması:
Genellikle ADOPORT dozlan, transplant sonrası dönemde azaltılır. Bazı vakalarda, birlikte uygulanan immünosüpresif tedavinin sonlandıniması ve bu nedenle ADOPORT monoterapisinin başlatılması muhtemeldir. Organ nakli sonrasında hastanm klinik durumunda meydana gelen iyileşmeler, takrolimusun farmakokinetik özelliklerini değiştirebilir ve ileri doz ayarlamalarım gerektirebilir.
Rejeksiyon tedavisi - erişkinler ve çocuklar:
m
^(Bkz. 4.8 İstenmeyen etkiler).
Tedavinin ADOPORT ile değiştirilmesi için, esas immünosüpresyonda önerilen oral başlangıç dozu ile tedaviye başlanmalıdır.
Siklosporin tedavisinden ADOPORT tedavisine geçilmesine ilişkin bilgi için “Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler” bölümüne bakımz.
Doz tavsiveleri - Böbrek nakli:
Transplant rejeksiyonunun profilaksisi - erişkinler:
Oral ADOPORT tedavisine, günde iki bölünmüş doz şeklinde (sabah ve akşam) 0,20-0,30 9 mg/kg dozunda başlanmalıdır. Uygulama, cerrahi müdahale uygulandıktan sonraki yaklaşık 24 saat içerisinde başlamalıdır. Hastanm klinik durumu nedeniyle doz oral yoldan alınamazsa, 0,05-0,10 mg/kg/gün'lük doz ile, 24 saatlik sürekli infüzyon şeklinde intravenöz tedaviye başlanmalıdır.
Transplant rejeksiyonunun profilaksisi - çocuklar:
0,30 mg/kg/gün'lük oral başlangıç dozu, iki bölünmüş doz şeklinde (sabah ve akşam) alınmalıdır. Eğer hastanın klinik durum
u dozım oral yoldan alınmasını engelliyorsa, 0,075-0,100 mg/kg/gün'lük intravenöz başlangıç dozu 24 saatlik sürekli infiizyon şeklinde uygulanmalıdır.
Erişkinlerde ve çocuklarda transplant sonrası dönemde doz ayarlaması:
Genellikle ADOPORT dozlan, transplant sonrası dönemde azaltılır. Bazı vakalarda, birlikte uygulanan immünosüpresif tedavinin sonlandırılması ve bu nedenle ADOPORT bazlı dual tedavinin başlatılması muhtemeldir. Organ nakli sonrasında hastanm klinik durumunda
meydana gelen iyileşmeler, takrolimusun farmakokinetik özelliklerini değiştirebilir ve ilave doz ayarlamalannı gerektirebilir.
Rejeksiyon tedavisi - erişkinler ve çocuklar:
ADOPORT dozunun artırılması, ilave kortikosteroid tedavisi ve mono/poliklonal antikorların kısa süreli uygulanması, rejeksiyon epizodlanmn tedavisinde kullanılmaktadır. Toksisite belirtileri gözlenirse ADOPORT dozunun düşürülmesi gerekmektedir (Bkz. 4.8 İstenmeyen etkiler).
Tedavinin ADOPORT ile değiştirilmesi için, esas immünosüpresyonda önerilen oral başlangıç dozu ile tedaviye başlanmalıdır.
Siklosporin tedavisinden ADOPORT tedavisine geçilmesine ilişkin bilgi için “Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler” bölümüne bakınız.
Doz tavsiyeleri - Kalp nakli:
Transplant rejeksiyonunun profilaksisi - erişkinler:
ADOPORT, antikor indüksiyonu ile birlikte (takrolimus tedavisinin geç başlatılmasına yol açarak) veya alternatif olarak klinik durumu stabil hastalarda antikor indüksiyonu olmadan kullanılabilir.
Antikor indüksiyonunu takiben, oral ADOPORT tedavisine, günde iki bölünmüş doz şeklinde (sabah ve akşam) 0,075 mg/kg dozunda başlanmalıdır. Uygulamaya, cerrahi müdahale uygulandıktan sonraki beş gün içerisinde veya hastanın klinik durumunun stabilleşmesi ile birlikte mümkün olan en kısa sürede başlanmalıdır. Hastanın klinik durumu nedeniyle doz oral yoldan alınamazsa, 0,01-0,02 mg/kg/gün'lük doz ile 24 saatlik sürekli inflizyon şeklinde intravenöz tedaviye başlanmalıdır.
Oral takrolimusun organ naklinden sonraki 12 saat içerisinde uygulandığı alternatif bir strateji yayınlanmıştır. Bu yaklaşım, organ disfonksiyonu (örn. böbrek disfonksiyonu) bulunmayan hastalar için aynimıştır. Bu durumda, günde 2-4 mg'lık takrolimus oral başlangıç dozu, mikofenolat mofetil ve kortikosteroid veya sirolimus ve kortikosteroid ile kombine olarak kullamlmıştır.
Transplant rejeksiyonunun profilaksisi - çocuklar:
ADOPORT, pediyatrik kalp naklinde, antikor indüksiyonu ile birlikte veya antikor indüksiyonu olmadan kullamimaktadır. Antikor indüksiyonu olmayan hastalarda, eğer ADOPORT tedavisi intravenöz olarak başlatılacaksa önerilen başlangıç dozu, takrolimusun tam kan konsantrasyonlannın 15-25 ng/ml olmasını hedefleyen 24 saatlik sürekli infuzyon şeklinde 0,03-0,05 mg/kg/gün'dür. Hastalar klinik açıdan uygun olur olmaz mümkün olan en kısa sürede oral tedaviye geçmelidir. Oral tedavinin ilk dozu, intravenöz tedavi sonlandırıldıktan sonraki 8-12 saat içerisinde başlayacak şekilde günlük 0,30 mg/kg olmalıdır.
Antikor indüksiyonunu takiben, ADOPORT tedavisi oral olarak başlatılıyorsa, önerilen başlangıç dozu iki bölünmüş doz şeklinde (sabah ve akşam) günde 0,10-0,30 m^g'dır.
Erişkinlerde ve çocuklarda transplant sonrası dönemde doz ayarlaması:
Genellikle ADOPORT dozlan, transplant sonrası dönemde azaltılır. Organ nakli sonrasında hastanın klinik durumunda meydana gelen iyileşmeler, takrolimusun farmakokinetik özelliklerini değiştirebilir ve ilave doz ayarlamalarım gerektirebilir.
Rejeksiyon tedavisi - erişkinler ve çocuklar:
ADOPORT dozunun artıniması, ilave kortikosteroid tedavisi ve mono/poliklonal antikorlann kısa süreli uygulanması, rejeksiyon epizodlarınm tedavisinde kullanılmaktadır.
Tedavisi ADOPORT ile değiştirilen erişkin hastalarda, oral başlangıç dozu iki bölünmüş doz şeklinde (sabah ve akşam) günde 0,15 mg/kg olarak uygulanmalıdır.
Tedavisi ADOPORT ile değiştirilen pediyatrik hastalarda, oral başlangıç dozu iki bölünmüş doz şeklinde (sabah ve akşam) günde 0,20-0,30 mg/kg olarak uygulanmahdır.
Siklosporin tedavisinden ADOPORT tedavisine geçilmesine ilişkin bilgi için “Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler” bölümüne bakınız.
Hedef tam kan konsantrasyonu önerileri:
Dozlama primer olarak, her bir hastadaki rejeksiyon ve tolerabilitenin klinik değerlendirmelerine dayanmalıdır.
Dozlamayı en iyi şekilde yapmanın yam sıra, tam kandaki takrolimus konsantrasyonlannı belirlemek için yan otomatik mikropartikül enzim immünolojik testi (MEIA) gibi birkaç immünolojik test yapılması gerekmektedir. Yayınlanan literatürlerden alınan konsantrasyon değerleri ile klinik deneyimden elde edilen bireysel değerlerin karşılaştırmalan, dikkatlice ve kullanılan analiz yöntemlerinde deneyimli kişilerce değerlendirilmelidir. Mevcut klinik deneyimde, immünolojik test yöntemleri kullanılarak tam kan seviyeleri izlenmektedir.
Organ nakli sonrası dönemde takrolimusun kan çukur seviyeleri izlenmelidir. Doz oral yoldan alındığında, kan çukur seviyelerinin ölçümü son uygulamadan 12 saat sonra (bir sonreiki dozdan hemen önce) gerçekleştirilmelidir. Kan seviyelerinin ölçüm sıklığı, klinik gereksinimlerine göre düzenlenmelidir. ADOPORT düşük klerensli bir tıbbi ürün olduğundan, kan seviyelerindeki değişiklikler belirginleşmeden önce doz rejiminin ayarlanması birkaç gün sürebilir. Kan çukur seviyeleri, organ nakli sonrası erken dönemde yaklaşık haftada iki kez ve sonrasındaki idame tedavisi sırasında periyodik olarak izlenmelidir. Doz ayarı ve immünosüpresif rejimdeki değişiklikleri takiben veya takrolimusun tam kan konsantrasyonlarım değiştirebilecek maddelerin beraber kullammını takiben, takrolimusun kan çukur seviyeleri gözlenmelidir (Bkz. 4.5 Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri).
Klinik çalışmalann analizleri, takrolimus kan çukur seviyeleri 20 ng/ml'nin altında muhafaza edilirse, hastaların büyük bir çoğunluğunun başarıyla tedavi edilebileceğini göstermektedir. Tam kan seviyeleri değerlendirilirken hastanın klinik durumunun göz önünde bulundurulması gerekmektedir.
Klinik deneyimde, organ nakli sonrası erken dönemde, tam kan çukur seviyeleri karaciğer nakli uygulanmış hastalarda genellikle 5-20 mg/ml, böbrek ve kalp nakli uygulanmış hastalarda ise genellikle 10-20 ng/ml arasında değişebilmektedir. Bunu takip eden idame tedavisi sırasında, karaciğer, böbrek ve kalp transplant alıcılannda kan konsantrasyonlan genellikle 5-15 ng/ml aralığında değişmektedir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek yetmezliği:
Takrolimusun farmakokinetik özellikleri renal fonksiyonlar tarafından etkilenmediğinden, doz ayarlaması gerekmemektedir. Ancak, takrolimusun nefrotoksik potansiyeli nedeniyle, renal fonksiyonlann (serum kreatinin konsantrasyonunun Ölçülmesi, kreatinin klerensinin hesaplanması ve idrar çıkışmm izlenmesi dahil) dikkatle izlenmesi önerilmektedir.
Karaciğer yetmezliği:
Önerilen hedef aralığındaki kan çukur seviyelerini elde edebilmek için, ağır karaciğer yetmezliği olan hastalarda dozun azaltılması gerekebilir.
Pediyatrik popülasyon:
Genellikle pediyatrik hastalarda, erişkinlerdekine benzer kan seviyelerinin elde edilebilmesi için erişkin dozunun 1 '/2 - 2 katı dozların kullanılması gerekmektedir.
Geriyatrik popttlasyon:
Yaşlı hastalarda doz ayarlamasının gerekli olduğımu gösteren bir veri bulunmamaktadır.
Diğer;
Siklosporin tedavisinden takrolimus tedavisine geçilmesi;
Hastalar siklosporin bazlı tedaviden, ADOPORT bazlı tedaviye geçirilirken dikkatli olunmalıdır (Bkı. 4.4 Özel kullanım uyarılan ve önlemleri4.5 Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri).
Hastanın klinik durumu ve siklosporin kan konsantrasyonlan dikkate alındıktan sonra ADOPORT tedavisi başlatılmalıdır. Siklosporin kan seviyeleri ytiksek olan hastalarda tedavi ertelenmelidir, Pratikte, siklosporin tedavisi sonlandırıldıktan 12-24 saat sonra ADOPORT tedavisi başlatılmaktadır. Siklosporin klerensi etkilenmiş olabileceğinden, siklosporin tedavisi sonlandırıldıktan sonra da siklosporin kan seviyelerinin izlenmesi sürdürülmelidir.
4.3. Kontrendikasyonlar
ADOPORT, takrolimusa, diğer makrolid immünosüpresiflere ya da bileşiminde bulunan diğer maddelere aşın duyarlı olduğu bilinen hastalarda kullamimamalıdır.
4,4. öze] kullanım uyarılan ve önlemleri
ADOPORT tedavisinin başlamasına ve uygulanan immünosupresif tedavide değişiklik yapılmasına sadece immünosüpresif tedavi ve organ nakli uygulanmış hastalann tedavisinde uzmanlaşmış hekimler karar vermelidir. ADOPORT tedavisine, yeterli laboratuvar ve tıbbi destek olanaklanmn ve uzmanlaşmış personelin bulunduğu merkezlerde başlanmalıdır. Bağışıklık sisteminin baskılanması sonucu, enfeksiyonlara karşı duyarlılık artabilir ve muhtemel lenfoma gelişimi oluşabilir. İdame tedavinin sorumluluğunu üstlenen hekim, hastayı takip etmek için gerekli bilgilerin tamamına sahip olmalıdır.
Or^an nakli uygulanmış hastaların tedavisinde uzmanlaşmış ve hastanın sorumluluğunu almış hekimlerin bilgisi olmaksızın tedavinin sonlandırılması veya benzer ilaçlarlatedaviye devam edilmesi veya tedavinindeğiştirilmesi ciddi durumlar yaratabilir.
Organ nakli sonrası ilk dönemde rutin olarak şu parametrelerin çok yakından takibi gerekmektedir: Kan basıncı, EKG, nörolojik ve görme durumu, açlık kan şeker seviyeleri, elektrolitler (özellikle potasyum), karaciğer ve böbrek fonksiyon testleri, hematolojik parametreler, pıhtılaşma değerleri ve plazma proteinlerinin belirlenmesi. Klinik olarak anlamlı değişiklikler gözlenirse, immünosüpresif tedavi gözden geçirilmelidir.
Hızlı veya uzatılmış salimli takrolimus formülasyonlannın dikkatsiz, kasıtsız veya kontrol edilmeden değiştirilmesinin dahil olduğu ilaç tedavisi hataları gözlenmiştir. Bu durum, organ reddi veya az veya aşın takrolimus maruziyetinin sonucunda gelişen diğer yan etkilerin dahil olduğu ciddi advers olaylara neden olabilir. Hastalar, formülasyona karşılık önerilen günlük doz miktarı ile birlikte, aynı takrolimus formülasyonu ile tedaviye devam etmelidir.
Formttlasyondaki veya rejimdeki değişiklikler sadece transplant uzmanının yakın gözetimi altında gerçekleştirilmelidir(Bkz^ 4,2 Pozoloji ve uygulama şekli ve 4.8İstenmeyen etkiler).
Takrolimusun klinik etkinliğinde ve kan konsantrasyonlarında azalmaya neden olan etkileşim riskine bağlı olarak, ADOPORT alırken St. John's Wort (Hypericum perforatum) içeren bitkisel preparatlar veya diğer bitkisel preparatlann kullanılmasmdan kaçınılmalıdır
(Bkz. 4.5 Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri).
Diyare epizodları sırasında kandaki takrolimus seviyeleri anlamlı olarak değişebileceğinden, diyare epizodları süresince takrolimus konsantrasyonlarmm daha dikkatli izlenmesi tavsiye edilmektedir.
Siklosporin ve takrolimusun kombine kullanımından kaçımimijı ve daha önceden siklosporin almış hastalara takrolimus uygulanırken dikkatli olunmalıdır (Bkz. 4.2 Pozoloji ve uygulama şekli ve 4.5 Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri).
Kardiyomiyopati olarak bildirilen, ventriküler hipertrofı veya septum hipertrofısi seyrek durumlarda gözlenmiştir. Bu vakaların çoğu reversibl olmakta ve özellikle, takrolimus kan çukur konsantrasyonları önerilen maksimum değerlerden daha yüksek olan çocuklarda meydana gelmektedir. Daha önceden var olan kalp hastalığı, kortikosteroid kullanımı, hipertansiyon, böbrek veya karaciğer disfonksiyonu, enfeksiyonlar, sıvı yüklenmesi ve ödemin d^il olduğu diğer faktörlerin, klinik koşullara ait riskleri artırdığı gözlenmiştir. Buna göre, özellikle küçük çocukların ve yüksek miktarda immünosüpresan alan hastalann, organ nakli
öncesi ve sonrasında (örn: başlangıçta 3 ayda ve daha sonrasında 9-12 ayda) ekokardiyografi veya EKG gibi prosedürler kullanılarak izlenmesi gerekmektedir. Eğer tedaviye bağlı anormallikler gelişirse, ADOPORT tedavi dozunun azaltılması veya tedavinin diğer immünosüpresif ajana geçilerek değiştirilmesi düşünülmelidir. Takrolimus QT aralığını uzatabilir, fakat bununla birlikte Torsades de Pointes gelişimine neden olduğuna dair yeterli kamt bulunmamaktadır. Konjenital uzun QT sendromu varlığından şüphe edilen veya teşhis edilen hastalara dikkatli davranılmalıdır,
Takrolimus ile tedavi edilen hastalarda, Epstein-Barr Virüsü (EBV) ile ilişkili lenfoproliferatif bozukluklar gelişebildiği bildirilmiştir. Takrolimus tedavisine geçilen hastalarda beraberinde anti-lenfosit tedavi uygulanmamalıdır. Çok küçük (2 yaşın altındaki) EBV-VGA sero-negatif çocuklarda lenfoproliferatif bozukluk gelişme riskinin daha yüksek olduğu bildirilmektedir. Bu nedenle bu hasta grubunda takrolimus tedavisine başlamadan önce, EBV-VCA serolojisi araştınimalıdır. Tedavi sırasında, EBR-PCR ile dikkatli izleme önerilmektedir. Pozitif EBR-PCR aylarca devam edebilir ve kendi başına lenfoproliferatif hastalık veya lenfomaya işaret etmez.
Takrolimus ile tedavi edilen hastalarda posterior reversibl ensefalopati sendromu (PRES) geliştiği bildirilmiştir. Eğer takrolimus alan hastalarda, baş ağnsı, değişmiş mental durum ve görme bozuklukları gibi PRES'e bağlı semptomlar mevcut ise radyolojik prosedürler (örn. MRI) gerçekleştirilmelidir. Eğer PRES teşhis ediliyorsa, yeterli kan basınç kontrolü sağlanması ve sistemik takrolimusun hemen kesilmesi önerilmektedir. Çoğu hasta uygun önlemler alındıktan sonra tamamen iyileşmektedir.
ADOPORT dahil, immünosüpresanlarla tedavi edilen hastalar, fırsatçı enfeksiyonlann (bakteriyel, flıngal, viral ve protozoal) yüksek riski altındadır. Bu koşullar arasında, BK virüsü ile ilişkili nefropati ve Jacobs Creutzfeld virüsü ile ilişkili progresif multifokal lökoensefalopati (PML) bulıınmaktadır. Bu enfeksiyonlar çoğunlukla, yüksek toplam immünosüpresif y^e bağlıdır ve kötüleşen renal fonksiyonu veya nörolojik semptomları bulunan hastalarda hekimlerin göz önünde bulundurması gereken ciddi veya ölümcül durumlara neden olabilmektedir.
Diğer immünosüpresif ajanlarda olduğu gibi, malignan deri değişiklikleri riski nedeniyle ^ güneşe ve UY ışığına maruziyet, koruyucu bir giysi ve yüksek koruma faktörlü güneş kremi kullanılarak azaltılmalıdır.
Diğer etkili immünosüpresif bileşiklerde olduğu gibi, sekonder kanser riski bilinmemektedir (Bkz. 4.8 İstenmeyen etkiler).
Sodyum;
Bu tıbbi ürün her kapsülde 1 mmol ( 23 mg )'dan daha az sodyum ihtiva eder. Dozu nedeniyle sodyuma bağlı herhangi bir uyarı gerekmemektedir.
Laktoz:
Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktoz yetmezliği ya da glikoz-galaktoz malabsorbsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Metabolik etkileşimler:
Sistemik olarak mevcut takrolimus, karaciğerde CYP3A4 izoenzimi tarafmdan metabolize edilir. Aynca barsak duvarmda, CYP3A4 tarafmdan gerçekleştirilen gastrointestinal metabolizmasma dair kanıtlar da bulunmaktadır. CYP3A4'ü inhibe ettiği veya indüklediği bilinen tıbbi ürünler veya bitkisel ilaçlar, takrolimusun metabolizmasını etkileyebilir ve dolayısıyla takrolimus kan seviyelerini artırabilir veya azaltabilirler. Bu nedenle, CYP3A metabolizmasını değiştirme potansiyeli bulunan maddeler ile birlikte alındığında takrolimus kan seviyelerinin izlenmesi ve benzer takrolimus maruziyetini sağlamak amacıyla takrolimus dozunun uygun bir şekilde ayarlanması önerilmektedir (Bkz. 4,2 Pozoloji ve uygulama şekli ve 4.4 Özel kuUamm uyanları ve önlemleri).
Metabolizma inhibitörleri:
KJinik açıdan, aşağıdaki maddelerin takrolimus kan seviyelerini artırdığı gösterilmiştir:
Ketokonazol, flukonazol, itrakonazol ve vorikonazol, makrolit antibiyotik eritromisin veya HIV proteaz inhibitörleri (öm. ritonavir) gibi antifungal ajanlarla birlikte güçlü etkileşimler gözlenmektedir. Bu maddelerin birlikte kullanımı, takrolimus dozunun hemen hemen tüm hastalarda azaltılmasmı gerektirebilmektedir.
Klotrimazol, klaritromisin, josamisin, nifedipin, nikardipin, diltiazem, verapamil, danazol, etinilöstradiol, omeprazol ve nefazodon ile birlikte zayıf etkileşimler gözlenmektedir.
İn vitro
olarak aşağıdaki şu maddelerin takrolimus metabolizmasının potansiyel inhibitörleri olduğu gösterilmektedir: Bromokriptİn, kortizon, dapson, ergotamin, gestoden, lidokain, mefenitoin, mikonazol, midazolam, nilvadipin, noretisteron, kinidin, tamoksifen,
troleandomisin.
Greyfurt suyunun, takrolimus kan seviyelerini artırdığı bildirilmiştir ve bu nedenle greyfurt suyunun içilmesinden kaçınılmalıdır.
Metabolizma indükleyicileri:
Klinik açıdan, aşağıdaki şu maddelerin takrolimus kan seviyelerini azalttığı gösterilmektedir:
Rifampisin, fenitoin veya St. John's Wort (Hypericum perforatum) ile birlikte, hemen hemen tüm hastalarda takrolimus dozunu artırmayı gerektiren güçlü etkileşimler gözlenmektedir. Klinik olarak anlamlı etkileşimler aynca fenobarbital ile de gözlenmektedir.
Kortikosteroidlerin idame dozlarının takrolimus kan seviyelerini düşürdüğü gösterilmektedir.
Akut rejeksiyon tedavisi için uygulanan yüksek doz prednizolon veya metilprednizolonun, takrolimusun kan seviyesini artırma veya azaltma potansiyeli bulunmaktadır.
Karbamazepin, metamizol ve izoniazidin takrolimus konsantrasyonlarım azaltma potansiyeli bulunmaktadır.
Takrolimusun diğer tıbbi ürünlerin metabolizması üzerindeki etkisi:
Takrolimus bilinen bir CYP3A4 inhibitöriidür; bu nedenle CYP3A4 tarafından metabolize olduğu bilinen tıbbi ürünler ile birlikte takrolimusun kullanınai, bu gibi ürünlerin metabolizmasını etkileyebilmektedir.
Siklosporinin yanlanma ömrü, beraberinde takrolimus verildiğinde uzamaktadır. İlave olarak, sineı^istik/aditif nefrotoksik etkiler de oluşabilir. Bu nedenle, siklosporin ve takrolimusun kombine kullanımı önerilmez ve daha önceden siklosporin kullanmış hastalara takrolimus verilirken dikkatli olunması tavsiye edilir (Bkz. 4.2 Pozoloji ve uygulama şekli4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri).
Takrolimusun fenitoinin kan seviyelerini artırdığı gösterilmiştir.
Takrolimus, steroid bazlı kontraseptiflerin klerensini, artmış hormon maruziyetine bağlı olarak azaltabileceğinden, kontraseptif önlemler üzerinde karar verirken özel dikkat gösterilmelidir.
• Statinler ile takrolimus arasmdaki etkileşimlere dair sınırlı bilgi bulunmaktadır. Mevcut veriler, takrolimus ile birlikte kullanıldığında statin farmakokinetiklerinin büyük oranda değişmediğini öne sürmektedir. Hayvan verileri, takrolimusun potansiyel olarak pentobarbital ve antipirin'in klerensini azaltabildiğini ve yanlanma süresini artırabildiğini göstermektedir.
Klinik açıdan zararlı etkilere neden olan diğer etkileşimler:
Nefrotoksik veya nörotoksik etkileri olduğu bilinen tıbbi ürünler (örn: aminoglikozidler, giraz inhibitörleri, sülfametoksazol+trimetoprim, non-steroid anti-enflamatuvar ilaçlar (NSAİİ), gansiklovir veya asiklovir gibi) ile takrolimusun birlikte kullanımı bu etkilerde artışa yol açabilir.
Amfoterisin B ve ibuprofen, takrolimus ile kombine kullanıldığında nefrotoksisitenin arttığı gözlenmiştir.
Takrolimus tedavisi, hiperkalemi ile ilişkilendirilebileceğinden veya daha önceden var olan hiperkalemiyi şiddetlendirebileceginden; fazla miktarda potasyum atımından veya potasyum ^ tutucu diüretiklerin (amilorid, triamteren veya spironolakton gibi) kullanımından kaçınılmalıdır.
İmmünosüpresanlar aşılanma cevabını etkileyebilir ve takrolimus tedavisi sırasında yapılan aşılama daha az
etkili olabilir. Canlı attenüe aşıların kullanımından kaçınılmalıdır.
Proteinlere bağlanma:
Takrolimus plazma proteinlerine yaygın olarak bağlanır. Plazma proteinlerine afinitelerinin yüksek olduğu bilinen diğer tıbbi ürünler (örn. NSAİİ, oral antikoagülanlar veya oral antidiyabetikler) ile birlikte olası etkileşimlerin olabileceği göz önünde bulundurulmalıdır.
4.6. Gebelik ve laktasyon
Genel tavsiye
Gebelik kategorisi: C
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadmlar/Doğum kontrolü (koutrasepsiyon)
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik /ve-veya/ embriyonal/fetal gelişim /ve-veya/ doğum /ve-veya/ doğum sonrası gelişim üzerindeki etkiler bakımmdan yetersizdir.
Gebelik dönemi
İnsan verileri, takrolimusun plasentadan geçebildiğin! göstermektedir. Organ transplant alıcılanndan elde edilen smırlı veriler, diğer immünosüpresif tıbbi ürünlere kıyasla takroiimus tedavisinde hamilelik stiresince ve sonrasında artan yan etki riski olduğuna dair bir bulgu göstermemektedir. Bugüne kadar, herhangi bir başka epidemiyolojik veri ortaya çıkmamıştır. Tedaviye ihtiyaç duyulması nedeniyle, daha güvenli bir alternatif olmadığında ve elde edilecek yarar fetusa olan potansiyel riski karşıladığında takroiimus kullanımı gebe kadınlarda düşünülebilir. İn utero
maruziyet durumunda, takrolimusun olası yan etkilerine (özellikle böbrekler üzerindeki etkileri) karşı yenidoğamn izlenmesi tavsiye edilmektedir. Prematüre doğum (<37 hafta) ve aynı zamanda yenidoğanda genellikle kendi kendine normale dönen hiperkalemi riski bulunmaktadır.
ADOPORT gerekli olmadıkça hamilelik döneminde kullanılmamalıdır.
Laktasyon dönemi
İnsan verileri, takrolimusun anne sütüne geçtiğini göstermektedir. Yenidoğan bebeklerdeki zararlı etkileri göz ardı edilemeyeceğinden takroiimus kapsül ile tedavi sırasında anneler bebeklerini emzirmemelidir.
Üreme yeteneği/Fertilite
Fare ve tavşanlarda, takroiimus matemal toksisite gözlenen dozlarda embriyofetal toksisiteye sebep olmuştur (Bkz. 5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileri).(Bkz. 5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileri).
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Takroiimus, görsel ve nörolojik bozukluklara neden olabilir. ADOPORT alkol ile birlikte alındığında bu etkiler güçlenebilir.
4.8. İstenmeyen etkiler
Altta yatan hastalığın varlığı ve birden fazla ilacın birlikte kullanımı nedeniyle, immünosüpresif ajanlarla ilişkilendirilen yan etki profilinin saptanması güçtür.
Aşağıda bildirilen yan etkilerin çoğu geri dönüşlüdür ve/veya dozun azaltılması ile azalır. Oral kullanım sırasında gözlenen yan etkilerin sıklığı IV kullanım sırasında gözlenen yan etkilerden daha az gibi gözükmektedir. Yan etkiler gözlenme sıklıklarına göre şu şekildedir:
Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygm olmayan (>1/1.000 ila <1/100); seyrek (>1/10.000 ila <1/1000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Kardiyak hastalıklar
Yaygın; İskemik koroner arter bozuklukları, taşikardi
Yaygm olmayan: Ventriküler aritmi ve kardiyak arest, kalp yetmezlikleri, kardiyomiyopatiler, ventriküler hipertrofi, supraventriküler aritmi, palpitasyonlar, EKO tetkiklerinde anormallik, kalp hızı ve nabız tetkiklerinde anormallik
Seyrek; Perikardiyal efüzyon
Çok seyrek: Ekokardiyogram anormalliği
Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Yaygın: Anemi, lökopeni, trombositopeni, lökositoz, kırmızı kan hücre analizlerinde
anormallik
Yaygm olmayan: Koagülopati, koagülasyon ve kanama analizlerinde anormallik, pansitopeni, nötropeni
Seyrek: Trombotik trombositopenik purpura, hipoprotrombinemi
Sinir sistemi hastalıkları
Çok yaygın: Tremor, baş ağrısı
Yaygın: Epizodlar, bilinç bozukluğu, parestezi ve disestezi, periferal nöropati,
sersemlik, yazma bozukluğu, sinir sistemi bozukluklan Yaygm olmayan; Koma, merkezi sinir sistemi hemorajisi ve serebrovasküler olaylar, paralizi ve parezi, ensefalopati, konuşma ve dil bozukluklan, amnezi Seyrek: Hipertoni
Çok seyrek: Miyasteni
Göz hastalıkları
Yaygm: Görüş bozuklukları, foto fobi, göz bozuklukları
Yaygın olmayan: Katarakt Seyrek: Körlük
Kulak ve iç kulak hastalıkları
Yaygm: Tinnitus
Yaygm olmayan; Hipoakuzİ Seyrek: Nörosensoriel sağırlık
Çok seyrek: Duyma bozukluğu
Solunum, göğüs hastalıkları ve mediastinal hastalıklar
Yaygın: Dispne, parankimal akciğer bozuklukları, plevral efüzyon, farenjit, öksürük,
burun tıkamklığı ve enflamasyon ^ Yaygın olmayan: Solunum yetmezliği, solunum yolu bozukluklan, astım Seyrek: Akut respiratuar distres sendromu
Gastrointestinal hastalıklar
Çok yaygm: ishal, bulantı
Yaygın: Gastrointestinal inflamatuvar durumlan, gastrointestinal ülserasyon ve
perforasyon, gastrointestinal hemoraji, stomatit ve ülserasyon, assit, kusma, gastrointestinal ve abdominal ağnlar, dispeptik semptomlar,konstipasyon, flatulans, şişkinlik ve distansiyon, seyrek dışkılama, gastrointestinal semptom ve bulgular
Yaygın olmayan: ParaJitik ileus, peritonit, akut ve kronik pankreatit, kan amilaz artışı, gastroözefajeal reflü hastalığı, gastrik boşaltım bozukluğu Seyrek; Subileus, pankreatik psödokist
Böbrek ve idrar yolu hastalıkları
Çok yaygm: Böbrek bozukluğu
Yaygın; Böbrek yetmezliği, akut böbrek yetmezliği, oligüri, renal tübüler nekroz,
toksik nefropati, üriner anormallikler, mesane ve üretral belirtiler Yaygm olmayan: Anüri, hemolitik üremik sendrom Çok seyrek; Nefropati, hemorajik sistit
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Yaygm: Pnıritus, döküntü, al öpesi, akne, fazla terleme
Yaygm olmayan: Dermatit, ışığa duyarlılık
Seyrek: Toksik epidermal nekroz (Lyell's sendromu)
Çok seyrek: Stevens-Johnson sendromu
Kas-iskelet bozuklukları, bağ doku ve kemik hastalıkları
Yaygm: Artralji, kas kramplan, uzuvlarda ağrı, sırt ağnsı
Yaygın olmayan; Eklem bozukluklan
Endokrin hastalıklar
^ Seyrek: Hirsutizm
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Çok yaygın: Hiperglisemik durumlar, diabetes mellitus, hiperkalemi
Yaygın; Hipomagnezemi, hipofosfatemi, hipokalemi, hipokalsemi, hiponatremi, fazla
sıvı yüklenmesi, hiperürisemi, iştah azalması, anoreksi, metabolik asidozlar, hiperlipidemi, hiperkolesterolemi, hipertrigliseridemi, diğer elektrolit anormallikleri
Yaygın olmayan: Dehidratasyon, hipoproteinemi, hiperfosfatemi, hipoglisemi Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar
Diğer kuvvetli immünosüpresif ajanlar için de bilindiği gibi, takrolimus kullanan hastalar sıklıkla enfeksiyon riski altındadır (viral, bakteriyel, flmgal ve protozoal). Önceden var olan enfeksiyonlar alevlenebilir. Hem yaygın, hem de lokalize enfeksiyonlar oluşabilir.
ADOPORT dahil olmak üzere, immünosüpresanlarla tedavi edilen hastalarda, BK virüsü ile ilişkili nefropati vakaları ve aynı zamanda Jacobs Creutzfeld virüsü ile ilişkili progresif ^ multifokal lökoensefalopati (PML) vakalan bildirilmiştir.
Yaralanma, zehirlenme ve prosedürsel komplikasyonlar<
KULLANMA TALİMATI
ADOPORT 0.5 mg Kapsül Ağızdan uygulanır.
• Etkin madde:
Her kapsül 0.5 mg takrolimus'a eşdeğer 0.511 mg takrolimus monohidrat içermektedir.
• Yardımcı madde(ler):
Hipromelloz (Methocel E6 LV), laktoz monohidrat, kroskarmelloz sodyum (Ac Di Sol), magnezyum stearat, jelatin, titanyum dioksit (El71), sodyum lauril sülfat, sorbitan monolaurat, sarı demir oksit (El 72), şellak, propilen glikol, siyah demir oksit (E 172), potasyum hidroksit.
Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.
• Bu kullanma talimatım saklayınız. Daha sonra tekrar okumaya ihtiyaç duyabilirsiniz.
• Eğer ilave sorularınız olursa, lütfen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
• Bu ilaç kişisel olarak sizin için reçete edilmiştir, başkalarına vermeyiniz.
• Bu ilacın kullanımı sırasında, doktora veya hastaneye gittiğinizde bu ilacı kullandığınızı doktorunuza söyleyiniz.
• Bu talimatta yazılanlara aynen uyunuz. İlaç hakkında size önerilen dozun dışındayüksek veya düşük dozkullanmayınız.
Bu Kullanma Talimatında:
1. ADOPORT nedir ve ne için kullanılır?
2. ADOPORTu kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
i. ADOPORT nasıl kullanılır?
4. Olası yan etkiler nelerdir?
5.ADOPORT'un saklanması
^ Başlıklan yer almaktadır
1. ADOPORT nedir ve ne için kuHanıhr?
• ADOPORT, sert jelatin kapsüldür. Gövdesi beyaz renkli opak, kapağı fildişi renkli “4” ebadında kapsüllerde; beyaz- kirli beyaz toz İçeren 50 kapsüllük ambalajlarda takdim edilmektedir. Kutu içerisinde kapsülleri nemden konmıak için içinde nem çekici bulunan koruyucu bir aluminyum folyo ambalaj içerisindeki 10 kapsüllük 5 blister bulunmaktadır.
• ADOPORT, immünosüpresanlar adı verilen bir ilaç grubuna aittir. Organ naklinizi takiben (örn. karaciğer, böbrek, kalp) vücudunuzun bağışıklık sistemi yeni organı reddetmeye çalışacaktır. ADOPORT, vücudunuzun bağışıklık cevabını kontrol ederek, vücudunuzun nakledilen orgam kabul etmesini sağlamak için kullamimaktadır. ADOPORT çoğu kez, bağışıklık sistemini baskılayan diğer ilaçlarla birlikte kullanılır.
• Ayrıca ADOPORT, size nakledilen karaciğer, böbrek, kalp ya da diğer organınızın devam eden reddi için ya da daha önceden almış olduğunuz bir tedavinin organ naklinden sonraki bağışıklık cevabını kontrol edemediği durumlarda da verilebilir.
2. ADOPORT'u kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
ADOPORT'u aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ
• Eğer takrolimus veya ilacın içerdiği maddelerin herhangi birine karşı aleıjiniz (aşırı duyarlılığımz) varsa,
• Eğer makrolid antibiyotiklerin alt grubundaki herhangi bir antibiyotiğe (örn. eritromisin, klaritromisin, josamisin) karşı alerjiniz (aşın duyarlılığınız) varsa.
ADOPORT'u aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ
• Nakledilen organınızın reddini önlemek için bağışıklık sisteminizin baskıianmasına ihtiyaç duyduğunuz sürece ADOPORT'u her gün almanız gerekecektir. Doktorunuzla düzenli olarak iletişim halinde olmamz gerekmektedir.
• ADOPORT'u kullanırken doktorunuz zaman zaman bir takım testler yaptırmamzı (kan, idrar, kalp fonksiyonu, görme ve nörolojik testler dahil) isteyebilir. Bu oldukça normaldir ve doktorunuzun sizin için en uygun ADOPORT dozuna karar vermesine yardımcı olacaktır.
• Almamz gereken ADOPORT dozunu ve etkinliğini etkileyebileceği için, St. John's Wort (Hiperikum perforatum) (San Kantaron) gibi bitkisel ilaçlan ya da diğer herhangi bir bitldsel tirünü kullanmaktan kaçınınız. Şüphede olduğunuz takdirde, herhangi bir bitkisel ürün ya da ürünü kullanmadan önce lütfen doktorunuza damşmız.
• Eğer karaciğer probleminiz varsa ya da karaciğerinizi etkilemiş olabilecek bir hastalık geçirdiyseniz, alacağınız ADOPORT dozunu etkileyebileceği için lütfen doktorunuza söyleyiniz.
• Eğer bir günden uzun süre ishal olursanız, lütfen doktorunuza söyleyiniz, çünkü aldığımz ADOPORT dozunun ayarlanması gerekebilir.
• ADOPORT kullanırken uygun koruyucu kıyafetler giyerek ve yüksek koruma faktörlü bir güneş kremi kullanarak, güneş ışığına ve UV ışığına maruz kalmanızı sımrlandırmalısmız. Bunun nedeni, bağışıklık sistemini baskılayan tedavilerde kötü huylu cilt değişikliklerine dair potansiyel risk olmasıdır.
• Eğer herhangi bir aşı olmamz gerekiyorsa, lütfen doktorunuza önceden haber veriniz. Doktorunuz sizin için en uygun yöntemi tavsiye edecektir.
Bu uyarılar, geçmişteki herhangi bir dönemde dahi olsa sizin için geçerliyse lütfen
doktorunuza danışınız.
ADOPORT'un yiyecek ve içecek ile kullanılması
ADOPORT'u genellikle boş mide ile veya yemekten 1 saat önce ya da 2 ila 3 saat sonra
almalısınız. ADOPORT alırken greyfurt ve greyfurt suyu tüketiminden kaçınılmalıdır.
Hamilelik
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
• Hamile olmayı planlıyorsanız veya hamile olduğunuzu düşünüyorsamz herhangi bir ilacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu fark ederseniz hemen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Emzirme
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Takrolimus anne sütüne geçmektedir. Bu nedenle ADOPORT kullanırken bebeğinizi emzirmemelisiniz.
Araç ve makine kullanımı
ADOPORT kullandıktan sonra, baş dönmesi veya uyku hali hissediyorsanız veya net görme konusunda problem yaşıyorsanız herhangi bir araç, alet ya da makine kulİ2inmayınız. Bu etkiler, ADOPORT alkol ile birlikte alındığında daha sık olarak gözlenmektedir.
ADOPORT'un içeriğinde bulunan bazı yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler
Bu tıbbi ürün her kapsülde 48,489 mg laktoz ihtiva eder. Eğer daha önceden doktorunuz tarafından bazı şekerlere karşı dayamksız olduğunuz söylenmişse bu tıbbi ürünü almadan önce doktorunuzla temasa geçiniz.
ADOPORT, her kapsülde 1 mmol (23 mg)'dan daha az sodyum ihtiva eder. Dozu nedeniyle sodyuma bağlı herhangi bir uyan gerekmemektedir.
Diğer ilaçlar ile birlikte kullanımı
ADOPORT, siklosporinlerle birlikte alınmamalıdır.
ADOPORT kan düzeyleri aldığınız diğer İlaçlardan etkilenebilir ve diğer ilaçların kan düzeyleri de ADOPORT kullanmanızdan etkilenebilir ve bu durum ADOPORT dozunun artınlmasım veya azaltılmasını gerektirebilir. Özellikle, aşağıdaki etkin maddeleri içeren ilaçlar alıyorsamz veya yakın zamanda aldıysamz doktorunuzu bilgilendirmelisiniz:
• Enfeksiyonların tedavisinde kullanılan ve özellikle makrolid antibiyotikler adı verilen antibiyotikler ve antifungal ilaçlar, örn. ketokonazol, flukonazol, itrakonazol, vorikonazol, klotrimazol, eritromisin, klaritromisin, josamisin ve rifampisin
• HIV proteaz inhibitörleri, örn. ritonavir
• Mide ülserlerinin tedavisinde kullanılan omeprazol
• Etinilöstradiol (Öm. ağızdan alınan doğum-kontrol hapı) veya danazol ile yapılan hormon tedavileri
• Nifedipin, nikardipin, diltiazem ve verapamil gibi yüksek tansiyon veya kalp problemlerinde kullanılan ilaçlar
• Yüksek kolesterol ve trigliseridlerin tedavisinde kullanılan ve “statinler” olarak bilinen ilaçlar
• Epilepsi (sara) hastalığında kullanılan antiepileptik ilaçlar fenitoin veya fenobarbital
• Kortikosteroidler prednizolon ve metilprednizolon
• Depresyon tedavisinde kullanılan antidepresan nefazodon • StJohn Wort (hiperikum perforatum) (San Kantaron)
Ibuprofen, amfoterisin B veya antiviraller (öm. asiklovir) alıyorsanız veya almanız gerekiyorsa doktorunuza söyleyiniz. Bunlar ADOPORT ile birlikte alındığında böbrek veya sinir sistemi sorunlarınızı kötüleştirebilir.
Ayrıca ADOPORT'u aldığımz sırada potasyum takviyeleri veya potasyum tutucu diüretikler (idrar söktürücüler) (öm. amilorid, triamteren veya spironolakton), belirli ağrı kesiciler (NSAİl adı verilen ilaçlar, öm. ibuprofen) antikoagülanlar (kan pıhtılaşmasını Önleyici ilaçlar) veya diyabet tedavisi için oral tedavi alıyorsanız, doktorunuzun bitmesi gerekmektedir.
Eğer aşı olmanız gerekiyorsa, öncesinde lütfen doktorunuzu bilgilendiriniz.
Eğer reçeteli ya da reçetesiz herhangi bir ilacı anda kullanıyorsanız veya son zamanlarda kullandıysanız lütfen doktorunuza veya eczacınıza bunlar hakkında bilgi veriniz.
3. ADOPORT nasıl kullanılır?
Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar:
ADOPORT'u her zaman doktorunuzun size söylediği gibi alınız. Emin olmadığmız durumlarda doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Organ naklinde uzman hekiminiz farklı bir takrolimus ilacına değiştirmeye karar vermediği sürece reçeteniz her yazıldığında aynı takrolimus ilacını aldığınızdan emin olunuz. Bu ilaç günde iki kez alınmalıdır. Eğer ilacın görünüşü her zamankinden faridı ise veya doz talimatları değişmişse doğru ilacı aldığınızdan emin olmak için en kısasürede doktorunuzla ya da eczacmızlakonuşunuz.
Nakledilen organınızın reddini önlemek için başlangıç dozu, vücut ağırlığınıza göre hesaplanarak doktorunuz tarafından belirlenecektir. Organ naklinden hemen sonraki başlangıç dozları genellikle nakledilen organa bağlı olarak
vücut ağırlığı (kg) başına günlük 0.075-0.30 mg
aralığında olacaktır.
Dozunuz genel durumunuza ve kullanmakta olduğunuz diğer bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlara bağlıdır. Doğm dozu belirlemek veya zaman zaman dozu ayarlamak için doktorunuz düzenli kan testlerine ihtiyaç duyacaktır. Durumunuz İstikrarlı olduğunda, doktorunuz genellikle ADOPORT dozunu azaltacaktır. Doktorunuz size alacağınız kapsül miktarını ve sıklığım tam olarak söyleyecektir.
ADOPORT, genellikle sabah ve akşam olmak üzere günde iki defa ağız yoluyla alınır. ADOPORT'u genellikle boş mide ile veya yemekten en az 1 saat önce veya 2 ila 3 saat sonra almahsmız.
Uygulama yolu ve metodu:
Kapsüller bir bardak su ile bütün halde yutuimalıdır. ADOPORT aldığınız sırada greyfurt ve greyfurt suyu tüketiminden kaçınınız. Folyo ambalajda bulunan nem çekiciyi yutmayınız.
Değişik yaş gruplan: Çocuklarda kuUammı:
Doktorunuzun tavsiye ettiği şekilde kullamimalıdır.
Yaşlılarda kullanımı:
Özel kullanımı yoktur.
Özel kullanım durumları: Böbrek yetmezliği:
Özel kullanımı yoktur.
Karaciğer yetmezliği:
Doktorunuzun tavsiye ettiği şekilde kullanılmalıdır.
Eğer ADOPORT'un etkisinin çok güçlü veya zayıf olduğuna dair bir izleniminiz var ise doktorunuz veya eczacınız ile konuşunuz.
Kullanmanız gerekenden daha fazla ADOPORT kullandıysanız
Eğer kazayla ADOPORT'dan kullanmanız gerekenden fazlasını kullanmışsanız bir doktor veya eczacı ile konuşunuz veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz.
ADOPORT kullanmayı unutursanız
ADOPORT kapsüllerinizi almayı unutursanız, sonraki dozun zamanı gelene kadar bekleyiniz ve daha sonra önceki gibi devam ediniz.
Unutulan dozları dengelemek için çift doz almayınız.
ADOPORT ile tedavi sonlandırıldığında oluşabilecek etkiler
ADOPORT tedavinizi durdurmak, nakledilen organınızın reddedilme riskini artırabilir. Doktorunuz bunu yapmanızı söylemedikçe tedavinizi kesmeyiniz.
İlacın kullanımı ile ilgili ilave sorularınız olduğunda, doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
4. Olası yan etkiler nelerdir?
Tüm ilaçlar gibi, ADOPORT'un içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir.
ADOPORT, nakledilen organı reddetmenizi engellemek için vücudunuzun kendi savunma mekanizmasını zayıflatır. Bunun sonucunda, vücudunuz enfeksiyonlarla mücadelede her
zamanki kadar iyi olmayacaktır. Bu nedenle ADOPORT ahyorsamz, cilt, ağız, mide ve barsak, akciğer ve idrar yollan enfeksiyonları gibi enfeksiyonlara normalden daJıa fazla yakalanabilirsiniz.
Aleıjik ve anafüaktik reaksiyonlar gibi şiddetli yan etkiler rapor edilmiştir. Bağışıklık sisteminin baskılanmasınm bir sonucu olarak ADOPORT tedavisinin ardından iyi ve kötü huylu tümörler bildirilmiştir.
Olası yan etkiler ajşagıdaki kategorilere göre listelenmektedir:
Çok yaygın yan etkiler, on hastanın en az birinde görülmektedir.
Yaygm yan etkiler, on hastamn en fazla birinde ancak yüz hastamn da en az birinde görülmektedir.
Yaygm olmayan yan etkiler, yüz hastanın en fazla birinde ancak bin hastamn da en az birinde görülmektedir.
Seyrek yan etkiler, bin hastanın en fazla birinde ancak on bin hastanın da en az birinde görülmektedir.
Çok seyrek yan etkiler, on bin hastanın en fazla birinde görülmektedir.
Aşağıdakilerden biri olursa, ADOPORT'u kullanmayı durdurunuz ve DERHAL doktorunuza bildiriniz veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz:
Seyrek yan etkiler:
• Köriük
• Sağıriık
• Çabuk yorulma, nefes darlığı
• Ani nefessizlik
Yaygın olmayan yan etkiler:
• İnme, felç, beyin rahatsızlığı, konuşma ve lisan anormallikleri, hafıza problemleri
• Göz merceğinde donukluk
• Duymada bozukluk
• Düzensiz kalp atışı, kalp atışının durması, kalbinizin performansında azalma, daha güçlü kalp atışı, kalp hızı ve nabızda anormallik
• Şok, bayılma
Bunlann hepsi çok ciddi yan etkilerdir. Eğer bunlardan biri sizde mevcut ise, sizin ADOPORT'a karşı ciddi aleıjiniz var demektir. Acil tıbbi müdahele veya hastaneye yatınlmanıza gerek olabilir.
Aşağıdakilerden berbangi birini fark ederseniz, hemen doktorunuza bildiriniz veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz:
Çok seyrek yan etkiler;
• Kas zayıflığı
• Kanlı idrar ile birlikte ağnlı idrar yapma
Seyrek yan etkiler:
• Deride nokta şeklinde kanamalar, morarmalar
• Kas sertliğinde artış
• Deri, ağız, gözler ve cinsel organlarda kabarcıkla beliren ciddi hastalık, tüylenmede artış
• Göğsünüzde sıkışma hissi, hareket yeteneğinde azalma, ülser
Yaygm olmayan yan etkiler:
• Nefes alma zorluğu, astım benzeri şikayetler
• Barsakta tıkanıklık, mide içeriğinin ağzınıza geri gelmesi, hazımsızlık, şişkinlik
• İdrar yapamama
Yaygm yan etkiler:
• Kanama, kan basıncında düşüş
• Nefes darlığı
• Mide kanaması
• Karaciğer problemleri nedeniyle ciltte sarılaşma
• Azalan idrar üretimi, bozuk veya ağniı idrar yapma
• Nakledilen organın yetersiz fonksiyonu
Bunların hepsi ciddi yan etkilerdir. Acil tıbbİ müdahele gerekebilir.
Aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz, doktorunuza söyleyiniz:
Çok seyrek yan etkiler:
• Yağ dokusunda artış Seyrek yan etkiler:
• Susuzluk, bitkinlik Yaygın olmayan yan etkiler:
• Dermatit (deri iltihabı), güneş ışığında yanma hissi
• Eklem bozukluklan
• Ağniı adet görme ve adet kanamasında anormallik
• Grip benzeri hastalık, sıcağa ve soğuğa karşı artan hassasiyet, göğsünüzde baskı hissi, aşın sinirlilik veya anormal hissetme, kilo kaybı
Yaygm yan etkiler:
• İştahta azalma
• Anksiyete semptomlan (kaygı belirtileri), zihin karışıklığı ve dezoryantasyon (yönelim bozukluğu), depresyon, duygu durum değişiklikleri, kabus, sann, zihinsel bozıJcluklar
• Nöbetler, bilinç rahatsızlıklan, ellerde ve ayaklarda karıncalanma ve uyuşukluk (bazen ağniı), baş dönmesi, yazma yeteneğinde bozukluk, sinir sistemi bozuklukları
• Görme bulanıklığı, ışığa karşı hassasiyet artışı, göz bozuklukları
• Kulaklarda çınlama sesi
• Daha hızlı kalp atışı
• Gırtlakta iltihap, öksürük, grip benzeri semptomlar
• Kann ağnsı veya ishale neden olan iltihap veya yaralar, ağızda iltihap veya yaralar, kusma, kann ağrıları, hazımsızlık, kabızlık, midede gaz, karında şişkinlik/aşın gerginlik, yumuşak dışkı, mide problemleri
• Kaşıntı, döküntü, saç dökülmesi, akne, terlemede artış
• Eklemlerde, kol, bacak veya sırtta ağn, kas krampları
• Genel halsizlik, ateş, vücudunuzun su tutması, ağrı ve rahatsızlık, kilo artışı, sıcaklıkla ilgili rahatsızlık hissi
Çok yaygm yan etkiler:
• Kan şekerinde artış, şeker hastalığı
• Uyuma zorluğu
• Titreme, baş ağrısı
• Tansiyon yükselmesi
• İshal, mide bulantısı
• Böbrek işlev problemleri
Bunlar ADOPORT'un hafif yan etkileridir.
Eğer bu kullanma talimatında bahsi geçmeyen herhangi bir yan etki ile karşılaşırsanız doktorunuzu veya eczacınızı bilgilendiriniz.
5. ADOPORT'un saklanması
ADOPORT'u çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.
•
Kapsülleri blisterden çıkardıktan hemen sonra kullanınız.
• 25°C'nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
• Blister kuru bir yerde saklanmalıdır.
• Alüminyum folyo açıldıktan sonra 12 ay içerisinde kullanılmalıdır.
Son kullanma tarihiyle uyumlu olarak kullanmız.
Ambalajdaki son kullanma tarihinden sonra ADOPORT'u kullanmayınız.
Eğer üründe ve/veya ambalajında bozukluklar fark ederseniz ADOPORT'u kullanmayınız.
Ruhsat sahibi:
Sandoz İlaç San. ve Tic, A.Ş.
Küçükbakkalköy Mh. Şehit Şakir Elkovan Cad.
N: 2 34750 Kadıköy - İstanbul Tel:0216 570 95 00 Faks:0216 578 95 12
İmalatçı:
Sandoz Private Limited, Navi Mumbai, Hindistan
Bu kullanma talimatı... tarihinde onaylanmıştır.